BOZAYI KİMLER TÜKETMELİ, KİMLER TÜKETMEMELİ

Caddy

Guru
Pro Üye
28 Mart 2012
8.170
2.003
Zengin karbonhidrat, protein ve B vitaminleri içeriği nedeniyle adölesanlar, gebeler, emzikliler, sporcular ve kilo almak isteyen danışanlar için iyi bir enerji kaynağıdır. Doğum sonrası meme bezlerinden süt üretimini artırıcı özelliği ile boza, yeni annelere diyetisyenleri tarafından önerilmektedir.

Kilolu bireylerin, boza tüketirken ½ su bardağını geçmemelerini ve ara öğün yerine tüketmeleri diyet uzmanlarınca önerilir. Kilo vermek veya formuna dikkat etmek isteyen danışanların temkinli tüketmeleri gerekir. Diyabetli bireylerin bozayı, şeker içerdiğinden dolayı diyetisyenleri gözetiminde tüketmeleri uygun olacaktır. Fosfor içeriğinin yüksek olmasından dolayı da nefrolojik hastalığı bulunan bireylerin kullanımı için uygun bir içecek olmadığı unutulmamalıdır. Diğer tüketim detayları için lütfen diyetisyeninize danışınız.

BOZA NE KADAR TÜKETİLMELİ

Boza probiyotik özelliğinin yanı sıra B vitaminleri, fosfor, kalsiyum içeriği ile de fazla kilo problemi olmayan bireyler için dengeli bir ara öğün alternatifidir; ancak 1 su bardağı yaklaşık 355 Kkal enerji içeren bozanın ara öğün seçeneği olarak 1 çay bardağı tüketimi yeterlidir. Yüksek karbonhidrat içeriği nedeniyle diyetisyene danışılarak tüketilmesi önerilmektedir.

BOZANIN SAKLANMASI

Laktik asit bakterileri, besinlerin bozulması ve besin kaynaklı hastalıklara neden olan gram (+) ve gram (-)bakterilere karşı kimi bakterisidal maddeler üretir. Bu nedenle bazı besinlerin korunmasına katkıda bulunur. Uygun şartlarda muhafaza edilirse bozanın içilebilecek kıvamını koruduğu süre 6 veya 7 gündür; ancak buzdolabı gibi serin ortamda 3 – 5 gün saklanabilir. 3 – 5 günden fazla beklemiş bozanın tüketimi sonucunda bezin zehirlenmeleri oluşabileceğinden bu konuya dikkat edilmelidir.

EV YAPIMI BOZA TARİFİ

Malzemeler:

  • 3 su bardağı bulgur
  • 1 su bardağı toz şeker
  • ½ su bardağı boza (damızlık)
Hazırlanışı:

  1. Bulgur bir gece önceden bol suda bekletilir.
  2. Ezilinceye kadar haşlanıp tahta kaşık ile tel süzgeçten geçirilir.
  3. Bir su bardağı toz şeker ve maya olarak ½ su bardağı boza karıştırılır. Ilık ortamda 3 gün mayalanmaya bırakılır.
  4. Mayalanma süresince sık sık tahta, cam ya da porselen kaşıkla karıştırılır.
  5. Kokusu ve ekşiliği istenilen şekle gelince şekerin tamamı karıştırılıp buzdolabında saklanır.
  6. ½ çay bardağını geçmeyecek şekilde sarı leblebi ve tarçın ile süsleyerek servis edebilirsiniz.
Bozanın bir süre bekletildikten sonra üzerinde kabarcıklar oluşmaya başlaması fermente olduğunu, göz göz olan kabarcıkların daha da artması iyice ekşimiş olduğu anlamını taşır. Boza porselen veya cam kapta mayalandırılmalı, serin bir yerde ve yine cam veya porselen kaplarda muhafaza edilerek tüketilmelidir.

Hangi besini kadar tüketmeniz gerektiğine karar vermenin en kolay yolu, hiçbir besinde aşırıya kaçmamak, hiçbir besine mucizeymiş gibi davranmamak, besinden yeterli ve dengeli miktarlarda kullanmayı bilmekten geçer. Fazlası için diyetisyeninize danışabilirsiniz. Doğru seçimler, mutlu günler ve sağlıklı bir yaşam dilerim…
 
BOZANIN İNSAN VÜCUDUNA ETKİLERİ

Bozanın içerdiği laktik asit nedeniyle barsak florasını düzenleyici role sahip olduğu ayrıca mide bezinin faaliyetine olumlu etki sağlamaktadır. Bozanın zihin açıcı ve sinir sistemini dinlendirici etkisi bulunmaktadır. Boza, salep gibi öksürük tedavisinde kullanılmakta, süt yapıcı özelliği nedeniyle gebelerde ve vitamin kaynağı olarak da sporcularda önerilmektedir.

Aktif mayalar sayesinde sindirim sistemi üzerinde olumlu etkileri bulunur; yani bozanın probiyotik etkisi vardır. Mayalanması sırasında oluşan laktik asit de sindirim sistemi için oldukça önemlidir. Bozayı bu kadar değerli içecek yapan en önemli özelliklerin başında fermente olması gelmektedir. Katkı maddesi içeren ürünlerle beslendiğimiz bu çağda, düzgün bir barsak florası için elzem olan yararlı mikroorganizmaları vücudumuza yeterli miktarda alamamaktayız. Bu durum barsak fonksiyonlarını bozmasının yanı sıra bağışıklık sistemini zayıflatarak önemli hastalıkların oluşmasına yol açmaktadır. Bu nedenle boza, kefir vr ev yapımı yoğurtlar beslenme alışkanlıklarımız arasında kesinlikle yer alması gereken besinlerdendir. İçinde bulunun B-kompleks vitaminleri sinir sistemine; A, C ve E vitaminleri ise hem bağışıklık sistemine hem de antioksidan özelliğiyle kansere karşı koruyucu etkide bulunmaktadır. Yoğurda benzer şekilde, içinde bulunan yararlı bakteriler sayesinde boza, aynı zamanda sindirimi kolaylaştırıcı etkidedir. İçerisindeki laktik asit sayesinde barsak sağlığının korunmasında, hazmın kolaylaşmasında ve kabızlık şikâyeti yaşayanlar için olumlu etkileri bulunmaktadır.
 
X