- 8 Haziran 2009
- 14.782
- 11.186
- 823
Gazeteci Ömer Ödemişin Suriye Şam Cezaevindeki cihatçılarla yaptığı röportajlar devam ediyor
Ödemişe konuşan Suriye Cezaevindeki cihatçı Ahmet Nadir Eldij, Silahları Reyhanlı'da bir çiflikte teslim alıp, Suriye'ye getiriyordum. Türkiye sınırları açmıştı zaten. şeklinde çarpıcı açıklamalarda bulundu.
İşte çok konuşulacak o röportaj:
(İLK İKİ RÖPORTAJI OKUMAK İÇİN LÜTFEN BÖLÜMLERİ TIKLAYIN: 1. BÖLÜMÜ İÇİN TIKLAYIN - 2. BÖLÜMÜ İÇİN TIKLAYIN)
AHMET NADİR ELDİJ
İdlibli. 26 Yaşında. 15 ay önce Suriye güvenlik güçlerince yapılan bir operasyonda yakalanmış. Şimdi Şam Mezze tutukevinde yatıyor. Türkiyeden Suriyeye yüzlerce silah ve bomba taşımış. Onlarca kez Türkiyeye yasal olmayan yollardan Türkiyeye girip çıkmış. Kimse ona ne yapıyorsun ne getirip götürüyorsun dememiş. Sınırların kevgire döndüğü Türkiyeden bir başka halkın katledilmesi için tonlarca mühimmatın temin edilmesine ve sınırdan çıkarılmasına göz yumulmuş. Ahmed Nadir Eldij kendi devletine karşı silahlı çetelerle birlikte savaş vermiş birisi. Onunla Mezze cezaevinde, Suriye devletinin verdiği izinle görüştüm.
TÜRKİYE'YE SİLAH GETİRMEK İÇİN SIK SIK GİRİP ÇIKTIM
ÖMER ÖDEMİŞ; Merhaba Ahmet Ben Türkiyeden gazeteci Ömer Ödemiş. Sen sıklıkla Türkiyeye gidip gelmişsin. Ne zaman gittin, neden, kimlerle görüştün?
Ahmet: Ben daha önce orada çalışıyordum. Suriye de çatışmalar başlayınca bu kez silah getirmek için gittim.
Ö.Ö; Silahları ne için getirecektin?
Ahmet; Suriyeye geçirmek için. Buraya getirip Abdurrahman Ceydana teslim ediyordum. Kendisi Cind el Tevhit isimli küçük bir tugay kurmuştu. Ama asıl amacı maddi idi. Para için yapıyordu.
Ö.Ö: Kaç kez gittin Türkiyeye, yasal mı gittin, hangi kapıdan girdin, silahları nasıl getirdin?
Ahmed: Olaylar sırasında iki kez yasal olarak gittim. Sonra da birçok kez kaçak olarak gittim. Bir kez Kilis kapısından girdim ama çoğunlukla Reyhanlı kapısından girdim. Kiliste bir Mısırlı vardı, onu getirmek için girdim.
"CUMA DEMİR AKP'Lİ OLDUĞU İÇİN SİLAH İŞİNİ RAHATÇA YAPIYORDU"
Ö.Ö: Reyhanlıya kimin yanına gidiyordun, silahları kimden alıyordun?
Ahmed: Reyhanlıda Cuma Demir ve kardeşi Ahmet Demir ile buluşuyordum. Silanları onlardan alıyordum. Bunlar Türk vatandaşları, Reyhanlılı. Abdurrahman ile aralarındaki ilişkiyi bilmiyorum. Silahları nereden alıp, bana veriyordu, ne karşılığında veriyordu, ben bilmiyorum. Ben sadece bana verilen silahları taşıyordum. Abdurrahman Cuma Demir ile önce ikamet için görüştü. Ben götürdüm. Cuma Demir AKP olduğu için bunu rahat yapabilecekti. Yaptı da. Sonrasında aralarında böyle bir ilişki gelişti ve bana bilgi vermediler.
"AKP'Lİ DEMİR SİLAH TEMİN EDİP PARA İLE VERİYORDU"
Ö.Ö; Cuma Demir AKPli miydi?
Ahmed; Evet, AKPydi. Cuma Demir silah temin edip, para ile Abdurrahman Ceydana veriyordu. Ben görmedim ama Abdurrahman öyle diyordu.
Ö.Ö: Ne tür silahlar aldın ondan, ne kadar aldın?
Ahmed: Her seferde 3 ya da 4 adet Bikisi, 15-20 adet Rus yapımı Kalaşnikof ve çok miktarda mermi ve mühimmat getirdim. Sık sık gidip geliyordum.
"CUMA'NIN BİR ÇİFTLİĞİ VAR SİLAHLAR ORADA DURUYOR"
Ö.Ö: Tüm bu silahları nasıl geçiriyordun Suriyeye, Türkiyede sana kimse karışmıyor muydu?
Ahmed: İdlibin Sermin bölgesinden Abu Muhammed Sermini diye birisi vardı. Geçiş işini o yapıyordu. Cuma sınıra kadar kendisi getiriyordu, Abu Muhammedde sınırdan karşılayıp, Suriye tarafına geçiriyordu. Cumanın bir çiftliği var. Silahlar orada duruyordu. Çiftlikten sınıra kadar hep Cuma getirdi.
Ö.Ö: Çiftlikte başka neler vardı, neler gördün?
Ahmed: Havan vardı, docka vardı, çokça Kalaşnikof vardı, docka tabanı yapıyorlardı. Aynı zaman da patlayıcı yüklü araçlar imal ediliyordu.
AKP'Lİ DEMİR TÜRKİYE'DE BOMBA YÜKLÜ ARAÇLAR İMAL EDİP SURİYE'YE GÖNDERİYOR
Ö.Ö: Yani patlatmak üzere araba mı hazırlıyorlar?
Ahmed: Evet sürekli yapıyorlardı. Ben Suriyeye 4 tanesini soktum.. Ama sürekli yapıyorlardı. Plakasız özel araçlar yapıyorlar. 3 tekerlekli küçük arabalarda yapıyorlar. Haciz noktalarına uzaktan gönderip patlatıyorlar. Uzaktan kumandalı araçlar bunlar. 60 km hızla kontrol noktalarına gönderilip, patlatılıyor.
"TÜRK ASKERİ SINIRLARI AÇTI. KARŞILIKLI ANLAŞMA VAR KİMSE KARIŞMIYOR"
Ö.Ö: Peki bu kadar şey, Türkiyeden götürdün, gelip gittin, Türkiyeden hiç kimse sana ne yapıyorsun demedi mi?
Ahmed: Bir anlaşma vardı. Karışmıyorlardı. Cuma onlarla anlaşmıştı. Türk askeri zaten sınırları açtı. Raht girip çıkalım diye. Onun için benim elimde ne var ne yok diye bakmazlardı hiç. Silahları geçirirken de Asker geliyordu, ama Cuma gidip konuşuyordu, nasıl yapıyordu bilmiyordum ama anlaşıyordu. Onlarda bizi bırakıyordu. Cuma her şeyi çözüyordu.
Ö.Ö: Suriyeye getirdiğin silahları kime teslim ediyordun?
Ahmed: Abu Suhaybe. Iraklı bu. 2003 Irak savaşından sonra buraya geldi. Yerleşti. Abdurrahmanın ekibine katıldı.
Ö.Ö: Sen bu işi neden yapıyordur?
Ahmed: Ben liseyi bitirdim, üniversiteye gidemedim. Para için bu işleri yaptım. Onlar bana, beni özel bir üniversiteye girdireceklerini söylediler. Ben cihat için yapmadım.
"BU İŞLERİ NASIL YAPIYORSUNUZ? BİZ AKP'LİYİZ SORUN DEĞİL"
Ö.Ö: Peki bu Cuma Demir AKPli mi?
Ahmed: Babası ve kendisi AKPli. Bunlar çiftlik kurmak için hayvancılık kredisi aldılar. Sordum nasıl yaptınız diye. Bana anlattılar, biz AKPliyiz, sorun değil dediler.
Ö.Ö: Ahmed tüm bu yaptıklarından dolayı pişman mısın?
Ahmed; Ben onların ne yalancı olduğunu anladım ve onlardan ayrıldım. Sonra da yakalandım
Ömer Ödemiş
Odatv.com
Ödemişe konuşan Suriye Cezaevindeki cihatçı Ahmet Nadir Eldij, Silahları Reyhanlı'da bir çiflikte teslim alıp, Suriye'ye getiriyordum. Türkiye sınırları açmıştı zaten. şeklinde çarpıcı açıklamalarda bulundu.
İşte çok konuşulacak o röportaj:
(İLK İKİ RÖPORTAJI OKUMAK İÇİN LÜTFEN BÖLÜMLERİ TIKLAYIN: 1. BÖLÜMÜ İÇİN TIKLAYIN - 2. BÖLÜMÜ İÇİN TIKLAYIN)
AHMET NADİR ELDİJ
İdlibli. 26 Yaşında. 15 ay önce Suriye güvenlik güçlerince yapılan bir operasyonda yakalanmış. Şimdi Şam Mezze tutukevinde yatıyor. Türkiyeden Suriyeye yüzlerce silah ve bomba taşımış. Onlarca kez Türkiyeye yasal olmayan yollardan Türkiyeye girip çıkmış. Kimse ona ne yapıyorsun ne getirip götürüyorsun dememiş. Sınırların kevgire döndüğü Türkiyeden bir başka halkın katledilmesi için tonlarca mühimmatın temin edilmesine ve sınırdan çıkarılmasına göz yumulmuş. Ahmed Nadir Eldij kendi devletine karşı silahlı çetelerle birlikte savaş vermiş birisi. Onunla Mezze cezaevinde, Suriye devletinin verdiği izinle görüştüm.
TÜRKİYE'YE SİLAH GETİRMEK İÇİN SIK SIK GİRİP ÇIKTIM
ÖMER ÖDEMİŞ; Merhaba Ahmet Ben Türkiyeden gazeteci Ömer Ödemiş. Sen sıklıkla Türkiyeye gidip gelmişsin. Ne zaman gittin, neden, kimlerle görüştün?
Ahmet: Ben daha önce orada çalışıyordum. Suriye de çatışmalar başlayınca bu kez silah getirmek için gittim.
Ö.Ö; Silahları ne için getirecektin?
Ahmet; Suriyeye geçirmek için. Buraya getirip Abdurrahman Ceydana teslim ediyordum. Kendisi Cind el Tevhit isimli küçük bir tugay kurmuştu. Ama asıl amacı maddi idi. Para için yapıyordu.
Ö.Ö: Kaç kez gittin Türkiyeye, yasal mı gittin, hangi kapıdan girdin, silahları nasıl getirdin?
Ahmed: Olaylar sırasında iki kez yasal olarak gittim. Sonra da birçok kez kaçak olarak gittim. Bir kez Kilis kapısından girdim ama çoğunlukla Reyhanlı kapısından girdim. Kiliste bir Mısırlı vardı, onu getirmek için girdim.
"CUMA DEMİR AKP'Lİ OLDUĞU İÇİN SİLAH İŞİNİ RAHATÇA YAPIYORDU"
Ö.Ö: Reyhanlıya kimin yanına gidiyordun, silahları kimden alıyordun?
Ahmed: Reyhanlıda Cuma Demir ve kardeşi Ahmet Demir ile buluşuyordum. Silanları onlardan alıyordum. Bunlar Türk vatandaşları, Reyhanlılı. Abdurrahman ile aralarındaki ilişkiyi bilmiyorum. Silahları nereden alıp, bana veriyordu, ne karşılığında veriyordu, ben bilmiyorum. Ben sadece bana verilen silahları taşıyordum. Abdurrahman Cuma Demir ile önce ikamet için görüştü. Ben götürdüm. Cuma Demir AKP olduğu için bunu rahat yapabilecekti. Yaptı da. Sonrasında aralarında böyle bir ilişki gelişti ve bana bilgi vermediler.
"AKP'Lİ DEMİR SİLAH TEMİN EDİP PARA İLE VERİYORDU"
Ö.Ö; Cuma Demir AKPli miydi?
Ahmed; Evet, AKPydi. Cuma Demir silah temin edip, para ile Abdurrahman Ceydana veriyordu. Ben görmedim ama Abdurrahman öyle diyordu.
Ö.Ö: Ne tür silahlar aldın ondan, ne kadar aldın?
Ahmed: Her seferde 3 ya da 4 adet Bikisi, 15-20 adet Rus yapımı Kalaşnikof ve çok miktarda mermi ve mühimmat getirdim. Sık sık gidip geliyordum.
"CUMA'NIN BİR ÇİFTLİĞİ VAR SİLAHLAR ORADA DURUYOR"
Ö.Ö: Tüm bu silahları nasıl geçiriyordun Suriyeye, Türkiyede sana kimse karışmıyor muydu?
Ahmed: İdlibin Sermin bölgesinden Abu Muhammed Sermini diye birisi vardı. Geçiş işini o yapıyordu. Cuma sınıra kadar kendisi getiriyordu, Abu Muhammedde sınırdan karşılayıp, Suriye tarafına geçiriyordu. Cumanın bir çiftliği var. Silahlar orada duruyordu. Çiftlikten sınıra kadar hep Cuma getirdi.
Ö.Ö: Çiftlikte başka neler vardı, neler gördün?
Ahmed: Havan vardı, docka vardı, çokça Kalaşnikof vardı, docka tabanı yapıyorlardı. Aynı zaman da patlayıcı yüklü araçlar imal ediliyordu.
AKP'Lİ DEMİR TÜRKİYE'DE BOMBA YÜKLÜ ARAÇLAR İMAL EDİP SURİYE'YE GÖNDERİYOR
Ö.Ö: Yani patlatmak üzere araba mı hazırlıyorlar?
Ahmed: Evet sürekli yapıyorlardı. Ben Suriyeye 4 tanesini soktum.. Ama sürekli yapıyorlardı. Plakasız özel araçlar yapıyorlar. 3 tekerlekli küçük arabalarda yapıyorlar. Haciz noktalarına uzaktan gönderip patlatıyorlar. Uzaktan kumandalı araçlar bunlar. 60 km hızla kontrol noktalarına gönderilip, patlatılıyor.
"TÜRK ASKERİ SINIRLARI AÇTI. KARŞILIKLI ANLAŞMA VAR KİMSE KARIŞMIYOR"
Ö.Ö: Peki bu kadar şey, Türkiyeden götürdün, gelip gittin, Türkiyeden hiç kimse sana ne yapıyorsun demedi mi?
Ahmed: Bir anlaşma vardı. Karışmıyorlardı. Cuma onlarla anlaşmıştı. Türk askeri zaten sınırları açtı. Raht girip çıkalım diye. Onun için benim elimde ne var ne yok diye bakmazlardı hiç. Silahları geçirirken de Asker geliyordu, ama Cuma gidip konuşuyordu, nasıl yapıyordu bilmiyordum ama anlaşıyordu. Onlarda bizi bırakıyordu. Cuma her şeyi çözüyordu.
Ö.Ö: Suriyeye getirdiğin silahları kime teslim ediyordun?
Ahmed: Abu Suhaybe. Iraklı bu. 2003 Irak savaşından sonra buraya geldi. Yerleşti. Abdurrahmanın ekibine katıldı.
Ö.Ö: Sen bu işi neden yapıyordur?
Ahmed: Ben liseyi bitirdim, üniversiteye gidemedim. Para için bu işleri yaptım. Onlar bana, beni özel bir üniversiteye girdireceklerini söylediler. Ben cihat için yapmadım.
"BU İŞLERİ NASIL YAPIYORSUNUZ? BİZ AKP'LİYİZ SORUN DEĞİL"
Ö.Ö: Peki bu Cuma Demir AKPli mi?
Ahmed: Babası ve kendisi AKPli. Bunlar çiftlik kurmak için hayvancılık kredisi aldılar. Sordum nasıl yaptınız diye. Bana anlattılar, biz AKPliyiz, sorun değil dediler.
Ö.Ö: Ahmed tüm bu yaptıklarından dolayı pişman mısın?
Ahmed; Ben onların ne yalancı olduğunu anladım ve onlardan ayrıldım. Sonra da yakalandım
Ömer Ödemiş
Odatv.com