- 20 Temmuz 2007
- 2.870
- 11
- 50
-
- Konu Sahibi BenOzgurce
- #1
Ben genelde küçük çocukların elinden mıncıklanıp ölmeye mahkum olmuş kedileri görürüm ve dayanamaz hemen alırım..Çocukların ısrarla buz gibi havada yıkamaya çalıştıkları kedilermi dersiniz,burnuna kum doldurup oynadıklarını dersiniz nedense hep karşılaşırım ben bu tür vakaalara..Birde arabaların çarptığı kediler,göz akması olan kediler,kanadı-ayağı kırılmış kuşlar...Hayatımın her aşamasında birden fazla hayvan besledim,tedavisi ile ilgilendim..Babamda sokaktan bulduğu tüm hasta yavru kedileri getirirdi kalıtımsal birşey bizde..Unutmayalım biz onların doğal ortamlarınıda ellerinden aldık,lütfen sahip çıkalım hayvanlara..
küçükken bir kuşum vardı balkona koymuştuk havalansın diye kedinin biri yeşilimi yemişti o zaman kedilere düşman olmuştum bu düşmanlık çok uzun zaman sürmüştü...ta ki ölmek üzere olan kedi yavrusunu görene kadar onu aldık yaralarını temizledik besledik...adını da sakız koyduk çünkü çok yılışıktı yerimseniben çok tatlıydı..zamanla büyüdü bahçeye çıkıyor geziyor geliyordu yine..bir gün gitti yine ama bir daha gelmedi...bekledik günlerce çok üzüldüm gittiği için...ama gelmedi... :a015:
Benimde bu konuda bir çok anım var ama bunda kendimi bir kahraman olarak görmüyorum aksine bunun bir borç olduğunu düşünüyorum onlara yardım etmek zorundayız aslında arkadaşın dediği gibi doğal ortamlarını ellerinden aldık.Ben ilk defa çocukken bir kedinin patilerinin arasından bir güvercin kurtarmıştım hemen tişörtümü çıkarıp onu sarmış ve eve getirmiştim ertesi gün veterinere götürüp krem filan almıştım 2 gün evimde baktım ilaçlarını verdim ama ne yazık ki aldığı ağır darbeler iyileşmesine izin vermemişti.Sanırım orta okulda filandım işte ogünden sonra kediler köpekler kuşlar yoldaki her canlı benim arkadaşım olmuştur özellikle sokak kedi ve köpeklerini yolda elimle beslemek en haz duyduğum şeydir onların o kuyruk sallaması kedilerin bacaklarınıza yapışıp kendini sevdirmesi paha biçilebilir mi:asigim:
belki de onlar bizim kahramanımız...:)hepinizin hayat veren ellerini tek tek sıkmak isterdim....
hamileydim, yolda bir miyavlama duydum, yanımdaki çöp konteynerinden geliyordu, eğildim göremedim, bir yavru ağlıyordu orada.üstünede çöp atmışlardı, karnım konteynerin dibine ulaşmama izin vermiyordu...Oradan ne halde çıkacağını kestiremiyordum.Var gücümle eğilip çöpleri araladım, bir çift yeşil göz karanlıktan bana bakıyordu, parmağımı güç bela ona uzattım ve küçücük bir pati çıktı aradan, parmağıma tutundu..o anı ömrüm oldukça unutmayacağım...onun parmağımı tutan minik patisi yaşama tutundu....
onlar karşıma çıktığında hayatımda kötü birşey olacağını ve onların da bunun diyeti olduğunu düşünüyorum..kahramanlıktan çok bir borç bir diyet bence de...
sevdiklerimin veya benim başımıza gelecek şeyi geri çeviren son şans gibi...
belki de onlar bizim kahramanımız...:)
hepinizin hayat veren ellerini tek tek sıkmak isterdim....
hamileydim, yolda bir miyavlama duydum, yanımdaki çöp konteynerinden geliyordu, eğildim göremedim, bir yavru ağlıyordu orada.üstünede çöp atmışlardı, karnım konteynerin dibine ulaşmama izin vermiyordu...Oradan ne halde çıkacağını kestiremiyordum.Var gücümle eğilip çöpleri araladım, bir çift yeşil göz karanlıktan bana bakıyordu, parmağımı güç bela ona uzattım ve küçücük bir pati çıktı aradan, parmağıma tutundu..o anı ömrüm oldukça unutmayacağım...onun parmağımı tutan minik patisi yaşama tutundu....
onlar karşıma çıktığında hayatımda kötü birşey olacağını ve onların da bunun diyeti olduğunu düşünüyorum..kahramanlıktan çok bir borç bir diyet bence de...
sevdiklerimin veya benim başımıza gelecek şeyi geri çeviren son şans gibi...
belki de onlar bizim kahramanımız...:)
hepinizin hayat veren ellerini tek tek sıkmak isterdim....
bu arada yalnız biz onların hayatını kurtarmıyoruz zaman zaman onlarda bizi kurtarabilmek için kendilerini tehlikeye atabiliyorlar mahallede beslediğimiz arap adında av kırması bir köpeğimiz vardı onu beslediğimiz için peşimizden hiç ayrılmazdı yine oğlumla yürüyüşe çıktığımız bir akşam üzeri arap yanımızda neşeli neşeli koştururken bir sokağa girdik karşımıza bir anda yedi sekiz tane köpek çıktı dişlerini gösterip hırlayarak üstümüze doğru hamle yapınca bizim onların yanında küçücük kalan arabımız önümüze geçip onlara havlayarak bize adeta kalkan oldu ben onu köpeklerle başbaşa bırakmak istemedim ama oğlum anne çabuk koşalım arap biz uzaklaştıkmı diye arkasına bakıyor biz uzaklaşırsak oda kaçar dedi nitekim öyle oldu şimdi arabı her hatırladığımda gözlerim doluyor çünkü güzelim arabımızı kendini bilmez bir kadın zehirli et atarak zehirledi neymiş geceleri çok havlıyormuş oysa zavallı arabımız mahalleyi koruyabilmek uğruna geceleri uyumazdı bile işte böyle hayvan seven iyi kalpli arkadaşlarım ne yazıkki herkes bizim gibi değil sevgiler
hangisini anlatsam bilemiyorum bildiğim tek şey kendimi yardıma muhtaç hayvanların yanında bulmam onlara yardım edebilmek beni çok mutlu ediyor bir dostum bana hiç dikkat ettinmi ne zaman başın dara düşsen allah yardımına yetişiyor bu hayvanlara yaptığın iyiliklerin karşılığı diyor kimbilir belkide doğrudur
en çarpıcı anımı anlatayım bir gün oğlumla yürüyüşe çıktığımızda kaldırımın kenarında bir kedi miyavlaması duyduk kapkara yeşil gözlü bir kedicik eğilip sevdik tam yürümeye başlamıştıkki arkamıza dönüp baktığımızda arkamızdan sürünmeye başladığını gördük geri dönüp bakınca ayaklarının felç olduğunu gördük alıp eve getirdik eşimde kedileri pek sevmez ama haline acıdı peki iyileşene kadar bakın ama iyileşiceğini sanmam dedi bizde oğlumla yalvar yakar razı ettik eşim doktor her gün onun getirdiği merhemlerle masaj yaptık inanılmaz şekilde iki ay sonunda kedicik koşmaya başladı eşim iyice alışmadan bulduğunuz yere götürüp bırakın unutmayın söz verdiniz dedi bizde bulduğumuz yere geri bıraktık hemen bir evin bodrum penceresine koştu son bir kez dönüp bize baktı emin olun o bakışı ömür boyu unutamam minnet ve sevgi doluydu sevgiler
arkadaşım bu topiği açtığın için bu hasaslığından dolayı kutluyorum..acaba hangi birini anlatsam diyorum , o kadar çok anım var ki. Özellikle sokakta olan hayvanlar için çok fazla duyarlıyım.Evimizn önüne, sokağın başındaki çöp tenekesinin yanına su ve yiyecek koymaya çalışıyorum.Annesiz kalmış kedileri sokaktan toplamaya çalışıyorum, mahallenin çoçuklaranıda söylüyorum annesiz kedi bulursanız bana getirin onlarda tamam abla görürüsek getiririz diyorlar.
ister kedi ister köpek ister kuş bunların itilip kakılmalarına gönlüm hiç razı degil eminim Allah' da razı gelmez.Şu an bahçeli bir eve sahibim,önce evimde bir süre baktığım şuansa bahçemde bakmaya devam ettiğim sarı bir tekirim var. Ne yollarla geldi bana o kedi,üyelerimizden olan beyhanbanu'dan aldım.Hikayesi uzun olur anlatmayayım. onun karnının doyması demek benim karnımında doyması demek,onu mutlu görmek benimde mutlu olmam demek. hayvanları, insanları sevenleri bende seviyorum.
eşimin büyükbabası var arada bize gelir kalır benim bu hassaslığımı görünce başlar anlatmaya , bilirmisin der ebu hüreyyeyi ben tabi bilmiyorum derim o da başlar anlatmaya devam eder. Ebu Hüreyye HZ.Muhammedin ona taktığı isimdir ,manası kedilerin babası demektir.Ebu hüreyyenin yaptıklarını anlatır bana, Ebu hüreyyeyi aklıma beynime zihnime yerleştirmiştir benim canım büyükbabam seni çok seviyorum:asigim:
bu konuyla ilgili ufak bir alıntı yapıcam sizleresırnaşık şey
asıl adı abdullah bin sahr'dır.daha önceki ismi ise abdüşşems(güneşin kulu) idi. ebu hureyre lakabını ise, kedileri çok sevmesinden dolayı hz. muhammed'in kendisini bir kez ebu hureyre"(kedilerin babası) olarak çağırması ve kendisinin bu lakabı benimsemesi üzerine almıştır.
ebu hureyre,sahabeler arasında en çok hadis rivayet eden kişidir.tam 5374 hadis rivayet etmiştir
a.s.a.s.
arkadaşlaar hepinizi çok seviyorum ve sizlerle gurur duyuyorum.iyiki varsınız.sokaktaki hayvanları görünce hemen bir markete girip sosis alın bayılıyorlar.yemeyelim yedirelim.çünkü çöp kutularından yeterince beslenemiyorlar.a.s.a.s.a.s.a.s.a.s.