- 8 Şubat 2009
- 2.145
- 1
1970'lerin 2. yarısından itibaren video display terminal adı verilen monitörler yaygın olarak kullanılmaya başlandı. İnternet ve bilgisayarların kullanımındaki son 5 yıldaki inanılması güç artış bu teknolojik cihazları neredeyse yaşamımızın vazgeçilmez bir parçası haline soktu. Şu anda sedece A.B.D'de 50 milyon bilgisayar kullanıcısı olduğu, ve bunların en az yarısının üreme çağındaki kadınlardan oluştuğu tahmin ediliyor. Gelecekte hemen herşeyin bilgisayar yardımı ile yapılacağı düşünülürse konunun önemi daha belirginleşiyor.
1980'lerin başlarında yapılan çalışmalarda VDT'lerin ölçülebilir miktarlarda X-ışını yaymadığı tespit edildi. VDTler X-ışını üretse bile bu ışının doğumsal defek yaratacak kadar yüksek olmadığı, ve ışının terminal tarafından absorbe edildiği fark edildi.
Daha sonraları gebelikleri esnasında VDT kullanan kadınlarda düşük ve doğum defekleri bildirilmesi üzerine, bu terminallerin bazı eski televizyon cihazları gibi zararlı olabilecek ışınlar yaydığı iddiaları ortalığı karıştırdı.
Günümüzde bu tartışma hala daha devam etmektedir. Geçen yıllar içerisinde teknoloji ve bilgilerdeki değişiklikler radyasyonun yanısıra elektromanyetik alan (EMA) kavramını literatüre kazandırmıştır. Elektrik kabloları ve elektrikli cihazlar EMA yaratırlar. Radyasyondan farklı olarak EMA hücrelerde ölüme yol açmaz, genlere hasar vermez ve uzunca bir süredir güvenli olarak kabul edilirler.
A.B.D.'de bir yüksek gerilim hatlarına yakın bölgelerde yaşayan çocuklarda lösemi başta olmak üzere bazı kanser türlerinin nerdeyse 2 misli fazal görüldüğünün fark edilmesi dikkatleri yeniden bu konu üzerine çekmiştir. EMA'ın gebelik üzerine etkilerini araştıran pekçok yapılmıştır ve bu çalışmaların birkısmı hala daha devam etmektedir. Bazı çalışmacılar EMA'ların gebelik için büyük risk taşıdığına inanırken diğer bazı çalışmacılar bunun tam aksini savunmaktadırlar.
Nielsen ve arkadaşları 6000'den fazla kadın üzerinde yaptıkları araştırmada VDT kullanımı ile düşük doğum ağırlığı, erken doğum, ölüdoğum ve yenidoğan döneminde ölüm arasında herhangi bir ilişki olmadığını ortaya koymuşlardır
1. Bramwell ve arkadaşları ise gebelikleir esnasında VDT kullanan kadınları tüm gebelikleri boyunca izlemiş ve yine gebelik üzerine herhangi bir olumsuz etki saptamamışlardır. Yazarlar ayrıca VDT kullanımı ile infertilite arasında da bir ilişki olmadığı sonucuna varmışlardır.
2.Grajewski ise telefon santrali operatörlerini incelemiş ve yine benzer bulgular elde etmiştir. Ayrıca bu çalışmada VDT karşısında geçirilen süre ile de riskde artış olmadığı ortaya konmuştur. Bütün mesaisini bilgisayar ekranı karşısında geçiren kadınlarda bile olumsuz bir etki saptayamamışlardır.
3. Brandt ve arkadaşları ise Danimarkada konjenital anomalili bebek dünyaya getiren anneleri incelediklerinde monitör kullanımının konjenital anomali riskini arttırmadığı sonucuna varmışlardır.
4. Yine aynı çalışmacı başka bir araştırmasında haftada 21 saatten fazla bilgisayar kullanan kadınlarda gebe kalmak için geçen sürede anlamlı bir artış olduğunu, ancak bu sonucun hatalı olabileceğini iddia etmektedir.
5. Delpizzo 1984 ile 1992 yılları arasında bu konuda yapılmış çalışmaları yeniden değerlendirdiğinde VDT'lerin düşük ve çok düşük frekanslı elektromanyetik dalgalar yaydığını ve bu dalgaların normal bir evde maruz kalınan EMA'dan daha fazla olmadığı sonucuna varmıştır.
6.Huuskonen ve arkadaşları ise gebe fareleri VDT'lerin yaydığı miktarda elektromanyetik alana maruz bırakarak yaptıkları çalışmalarında konjenital anomali oranlarında hiçbir artış olmadığını tespit etmişlerdir.
VDT ve düşük
1991 yılında A.B.D. Ulusal Meslek Güvenliği ve Sağlığı Enstitüsü tarafından yapılan oldukça geniş kapsamlı bir çalışma tüm gün boyunca VDT ile çalışan kadınların, VDT ile temas etmeyen kadınlara göre düşük risklerinin daha yüksek olmadığını ortaya koymuştur. Bu konuda yapılan diğer çalışmaların çoğuda benzer sonuçlar vermiştir.
Yine bu çalışma VDT kullanıcıların evlerdekinden daha fazla elektromanyetik enerjiye maruz kalmadıkları sonucunu çıkarmıştır. Şu an elimizde olan veriler gebelikte bilgisayar monitörü kullanımının düşük riskini arttırmadığı ve güvenli olduğu yönündedir.
VDT'e bağlı risk artışı olmamasına rağmen, bilgisayar kullanıcılarının çoğunda ense, bilek, el ve omuz ağrıları mevcuttur. Yine bu kişilerde gözlerde problemler ortaya çıkabilmektedir. Bu durum çoğu kişide stres yaratmaktadır ve stres gebelik üzerinde olumsuz etkiye sahiptir.
Önlemler
VDT'lerin olumsuz etkileri saptanmamış olmakla birlikte, konunun spekülatif olması önlem almayı uygun kılmaktadır. Bilgisayar kullanan gebe kadınların hem x-ışınlarından hem de EMA'dan korunmak için ekrandan en az bir kol boyu uzaklıkta çalışmaları önerilmektedir. Bu mesafe yaklaşık 50 santimetre kadardır ve EMF ile radyasyonun gücü 50 santimden sonra kaybolmaktadır.
Bilgisayar ile çalışmaya bağlı psikolojik ve fizyolojik stres uygun şekilde ayarlanan çalışma saatleri ve molalar ile azaltılabilir. Yine çalışma ortamı ve masasının dizaynı stres azaltmakta etkilidir. Rahat koltuklar ve masalar, belden destekleyici yastıklar yaararlı olur.Uzun süre mola vermeden çalışmak kaslarda gerginlik, tendonlarda ve bağlarda inflamasyon ve dolaşımda bozukluğa yol açar. Bütün bunlar gebe kadında huzursuzluk yaratır. Uygun zamanlada mola vermek şarttır. Bunun için 2 saatte bir 15 dakika ara vermek yeterlidir. Ayağa kalkıp biraz dolaşmak ve gerinmek çoğu gebeye iyi gelir. Bu amaçla yapılan baş ve boyun hareketleri ile omuzlar ve ayakları çevirmek dolaşımı destekler.
Sonuç olarak bütün bu bilimsel verilerin ışığında, meslekleri gereği bilgisayar kullanmak zorunda olan kadınların yukarıdaki önlemleri almak kaydı ile gebelikleri süresince güvenle monitör karşısında çalışabileceklerini ve bununla ilgili endişe duymalarının gereksiz olduğunu söyleyebiliriz.
1980'lerin başlarında yapılan çalışmalarda VDT'lerin ölçülebilir miktarlarda X-ışını yaymadığı tespit edildi. VDTler X-ışını üretse bile bu ışının doğumsal defek yaratacak kadar yüksek olmadığı, ve ışının terminal tarafından absorbe edildiği fark edildi.
Daha sonraları gebelikleri esnasında VDT kullanan kadınlarda düşük ve doğum defekleri bildirilmesi üzerine, bu terminallerin bazı eski televizyon cihazları gibi zararlı olabilecek ışınlar yaydığı iddiaları ortalığı karıştırdı.
Günümüzde bu tartışma hala daha devam etmektedir. Geçen yıllar içerisinde teknoloji ve bilgilerdeki değişiklikler radyasyonun yanısıra elektromanyetik alan (EMA) kavramını literatüre kazandırmıştır. Elektrik kabloları ve elektrikli cihazlar EMA yaratırlar. Radyasyondan farklı olarak EMA hücrelerde ölüme yol açmaz, genlere hasar vermez ve uzunca bir süredir güvenli olarak kabul edilirler.
A.B.D.'de bir yüksek gerilim hatlarına yakın bölgelerde yaşayan çocuklarda lösemi başta olmak üzere bazı kanser türlerinin nerdeyse 2 misli fazal görüldüğünün fark edilmesi dikkatleri yeniden bu konu üzerine çekmiştir. EMA'ın gebelik üzerine etkilerini araştıran pekçok yapılmıştır ve bu çalışmaların birkısmı hala daha devam etmektedir. Bazı çalışmacılar EMA'ların gebelik için büyük risk taşıdığına inanırken diğer bazı çalışmacılar bunun tam aksini savunmaktadırlar.
Nielsen ve arkadaşları 6000'den fazla kadın üzerinde yaptıkları araştırmada VDT kullanımı ile düşük doğum ağırlığı, erken doğum, ölüdoğum ve yenidoğan döneminde ölüm arasında herhangi bir ilişki olmadığını ortaya koymuşlardır
1. Bramwell ve arkadaşları ise gebelikleir esnasında VDT kullanan kadınları tüm gebelikleri boyunca izlemiş ve yine gebelik üzerine herhangi bir olumsuz etki saptamamışlardır. Yazarlar ayrıca VDT kullanımı ile infertilite arasında da bir ilişki olmadığı sonucuna varmışlardır.
2.Grajewski ise telefon santrali operatörlerini incelemiş ve yine benzer bulgular elde etmiştir. Ayrıca bu çalışmada VDT karşısında geçirilen süre ile de riskde artış olmadığı ortaya konmuştur. Bütün mesaisini bilgisayar ekranı karşısında geçiren kadınlarda bile olumsuz bir etki saptayamamışlardır.
3. Brandt ve arkadaşları ise Danimarkada konjenital anomalili bebek dünyaya getiren anneleri incelediklerinde monitör kullanımının konjenital anomali riskini arttırmadığı sonucuna varmışlardır.
4. Yine aynı çalışmacı başka bir araştırmasında haftada 21 saatten fazla bilgisayar kullanan kadınlarda gebe kalmak için geçen sürede anlamlı bir artış olduğunu, ancak bu sonucun hatalı olabileceğini iddia etmektedir.
5. Delpizzo 1984 ile 1992 yılları arasında bu konuda yapılmış çalışmaları yeniden değerlendirdiğinde VDT'lerin düşük ve çok düşük frekanslı elektromanyetik dalgalar yaydığını ve bu dalgaların normal bir evde maruz kalınan EMA'dan daha fazla olmadığı sonucuna varmıştır.
6.Huuskonen ve arkadaşları ise gebe fareleri VDT'lerin yaydığı miktarda elektromanyetik alana maruz bırakarak yaptıkları çalışmalarında konjenital anomali oranlarında hiçbir artış olmadığını tespit etmişlerdir.
VDT ve düşük
1991 yılında A.B.D. Ulusal Meslek Güvenliği ve Sağlığı Enstitüsü tarafından yapılan oldukça geniş kapsamlı bir çalışma tüm gün boyunca VDT ile çalışan kadınların, VDT ile temas etmeyen kadınlara göre düşük risklerinin daha yüksek olmadığını ortaya koymuştur. Bu konuda yapılan diğer çalışmaların çoğuda benzer sonuçlar vermiştir.
Yine bu çalışma VDT kullanıcıların evlerdekinden daha fazla elektromanyetik enerjiye maruz kalmadıkları sonucunu çıkarmıştır. Şu an elimizde olan veriler gebelikte bilgisayar monitörü kullanımının düşük riskini arttırmadığı ve güvenli olduğu yönündedir.
VDT'e bağlı risk artışı olmamasına rağmen, bilgisayar kullanıcılarının çoğunda ense, bilek, el ve omuz ağrıları mevcuttur. Yine bu kişilerde gözlerde problemler ortaya çıkabilmektedir. Bu durum çoğu kişide stres yaratmaktadır ve stres gebelik üzerinde olumsuz etkiye sahiptir.
Önlemler
VDT'lerin olumsuz etkileri saptanmamış olmakla birlikte, konunun spekülatif olması önlem almayı uygun kılmaktadır. Bilgisayar kullanan gebe kadınların hem x-ışınlarından hem de EMA'dan korunmak için ekrandan en az bir kol boyu uzaklıkta çalışmaları önerilmektedir. Bu mesafe yaklaşık 50 santimetre kadardır ve EMF ile radyasyonun gücü 50 santimden sonra kaybolmaktadır.
Bilgisayar ile çalışmaya bağlı psikolojik ve fizyolojik stres uygun şekilde ayarlanan çalışma saatleri ve molalar ile azaltılabilir. Yine çalışma ortamı ve masasının dizaynı stres azaltmakta etkilidir. Rahat koltuklar ve masalar, belden destekleyici yastıklar yaararlı olur.Uzun süre mola vermeden çalışmak kaslarda gerginlik, tendonlarda ve bağlarda inflamasyon ve dolaşımda bozukluğa yol açar. Bütün bunlar gebe kadında huzursuzluk yaratır. Uygun zamanlada mola vermek şarttır. Bunun için 2 saatte bir 15 dakika ara vermek yeterlidir. Ayağa kalkıp biraz dolaşmak ve gerinmek çoğu gebeye iyi gelir. Bu amaçla yapılan baş ve boyun hareketleri ile omuzlar ve ayakları çevirmek dolaşımı destekler.
Sonuç olarak bütün bu bilimsel verilerin ışığında, meslekleri gereği bilgisayar kullanmak zorunda olan kadınların yukarıdaki önlemleri almak kaydı ile gebelikleri süresince güvenle monitör karşısında çalışabileceklerini ve bununla ilgili endişe duymalarının gereksiz olduğunu söyleyebiliriz.