- 5 Aralık 2012
- 612
- 718
- Konu Sahibi ACIBADEMSEKERI
- #1
GEZİ Parkı eylemleri sırasında, polisin attığı gaz fişeğinin başına isabet etmesi sonucu ağır yaralanan ve 269 gün sonra tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitiren Belkin Elvan, Okmeydanı’nda vurulduğu yerde anıldı.Mezar başında yapılan anmada ise anne Gülsüm Elvan’ın ağıtları çevrede bulunan herkesi ağlattı.
Berkin Elvan’ın vurulmasının ikinci yılında, arkadaşları saat 10.00 sıralarında vurulduğu sokakta toplanarak, "Berkin Elvan ölümsüzdür" şeklinde sloganlar attı. Yüzlerinde Elvan’ın maskesi bulunan arkadaşları, yere ekmek ve karanfil koydu. Daha sonra Elvan’ın vurulduğu sokağa gelen anne Gülsüm ve baba Sami Elvan, oğullarının yerde bulunan fotoğrafı üzerine karanfil bıraktı. Elvan ailesiyle birlikte anmaya katılan yakınları ve bazı sivil toplum kuruluşu temsilcileri, Elvan’ın anısına yere karanfil bırakıp mum yaktı.
SORUŞTURMA İLERLEMİYOR
Burada açıklama yapan ailenin avukatı Oya Aslan, davanın sürecini anlatarak, "Biliyorsunuz soruşturması devam ediyor, savcısıyla görüşmeye çalışıyoruz, şu an kaçar durumda. 4 kişinin kimliğinin belirlenmesi gerekiyor. Savcı harekete geçmiyor, avukatlardan kaçıyor durumda. Soruşturma ilerlemiyor. İlerlememesinin nedeni siyasi iktidardan aldıkları güç, korku ve tehdit. Dolayısıyla yargılama süreci, siyasi iktidar tarafından sabote edilmiş durumda. 4 kişinin kimliğinin tespiti çok mu zor? Hayır biliyorlar. O kişileri değişik yerlere dağıttıklarını da açıkladılar. Sözüm ona korumak için bazı polisleri değişik illere gönderdiklerini söylediler. Dolayısıyla katillerin kim oldukları, devletçe biliniyor. Şu an için gizliyorlar ama bu uzun sürmeyecek. Çünkü kararlıyız bunun peşini bırakmayacağız" dedi.
KATİLLERİ HALA ORTADA YOK
Avukatın ardından söz alan baba Sami Elvan, "Bu ülkede ekmek almak suç, minibüse binmek suç, kartopu oynamak suç, sokağa çıkmak suç, adalet istemek suç. Biliyorsunuz, daha dün haberlerde izledim üç tane çocuğumuz, Berkin için doğum gününde açtıkları pankart yüzünden 8 yılla yargılanıyor. Ama bugün hala Berkin’in katilleri ortada yok. Berkin’in katilleri belki de bizi bir yerlerden gözetliyor" dedi.
EKMEK ALMANIN BELGESİNİ SORUYOR, AMA HIRSIZLIKLARIN SORMUYOR
Hiç kimseden bir çöp dahi istemediklerini belirten baba Elvan şunları söyledi: "Biz sadece adaletin gelmesini istiyoruz. Bugün bu adalet sadece Berkin Elvan’ın ailesine lazım değil, yarın ve yarından daha yakın en tepedeki insana lazım olacak. Biz sadece diyoruz ki, ’Berkin’i vuran insanlar yargılansın’. Aslında Berkin’in katili de en tepedeki insandır bunu hepiniz çok iyi biliyorsunuz. Bugün ben onun peşindeyim, bırakmayacağım yakasını. Sonuna kadar mücadelemi devam ettireceğim. Çünkü 14 yaşındaki bir çocuğu aldı ‘terörist’ ilan etti.
Ekmek almanın belgesini sordu, ama hırsızlıkların belgesini sormadı. Evet, benim çocuğum ekmek almaya çıktı. Biz belgesini de veririz gerekirse, her şeyini de veririz. Ama kendisi nasıl verecek? Onu soruyorum buradan sesleniyorum. Ayrıca şunu da söylemek istiyorum; biliyorsunuz yeni seçim geçti. Yüzde 60’a sesleniyorum buradan herkes şapkasını gözünün önüne getirsin, Gezi her şeyi ortaya koyuyor."
OĞLUM ONUN VİCDANINI SIZLATIYOR
Anma sırasında yanında bulunan Taksim Dayanışması’ndan mimar Mücella Yapıcı’nın elinin tutan anne Gülsüm Elvan da, "Sözün, lafın tükendiği yer. Ama ben buna eminim, oğlum ona vicdanını sızlatıyor. Çıkmıyor piyasaya çıkmıyor. Bitirdi onun itibarını sıfıra indirdi" diye konuştu.
MEZARI BAŞINDA GÖZYAŞLARI SEL OLDU
Okmeydanı’ndaki anmanın ardından aile, yakınları ve beraberindekiler Elvan’ın, Feriköy Mezarlığı’ndaki mezarına gitti. Anne Gülsüm Elvan, mezar başına gelir gelmez, "Oğlum arkadaşların karne aldı, sen nerdesin" diye bağırdı. Daha sonra mezarın üzerindeki fotoğrafın üzerine kapanan Elvan, dakikalarca ağladı. Elvan’ın sürekli ağıt yakması çevrede bulunanların duygulanmasına neden oldu. Yaklaşık 10 dakika mezar taşının üzerine kapanarak ağlayan anneyi, yakınları sakinleştirmeye çalıştı. Ağıtlarını sürdüren Elvan, daha sonra bir otomobille mezarlıktan götürüldü.
Burada konuşan Sami Elvan, eşinin iki yıldır aynı durumda olduğunu belirterek, "Ben iki yıldır eşime haber vermeden oğlumun mezarına geliyorum. Biz sadece adalet istiyoruz" diyerek, basın mensuplarına teşekkür etti.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/29297787.asp
