Ben gerçekten benim hakkımda öyle düşündüğüne ve hissettiğine inanıyorum. Ne zaman yüz yüze veya telefonda görüşsek hep alttan alttan verip veriştirir laf dokundurur. Sonuçta annem olduğu için iletişimi hepten koparamıyorum.o anlık sinirle söylenmiş kötü cümleler. üzülüp kendinizi yıpratmayın elbette anne olursunuz niye olmayasınız ve ben inanıyorum çok mükemmel bir anne olacaksınız.
Eşim de hep öyle diyor. Hasta o takılma ona diye. Ama pek de görmezden gelmek mümkün olmuyor ki. Dış kapının dış mandalı da söylese sinirlenirsiniz, üzülürsünüz. Bir de annem dedi bana bunları. Arızalı, berbat bir anne, nankör bir çocuk, elin adamlarına kırıtmak... Küçükken böyle şeyler yaşandığında büyüyüp kendi hayatımı kurunca tüm bunlardan kurtulacağıma inanırdım. Büyüdüm ve geçmedi. Ömrüm boyunca hep bir yerlerden çıkıp beni mutsuz edecek gibi hissediyorum ve çok üzülüyorum.Bu ne ya? Ne biçim laflar etmiş anneniz. İnanılmaz.
Söylediklerinde en ufak doğruluk payı olmadığı belli. Çocuksunuz tabii ki 23 Nisan'a katılmak da istersiniz, ayakkabı da istersiniz. Neresi nankörlük? Yahu çocuksunuz çocuk.
Bilmiyorum, lütfen kusura bakmayın ama annenizin psikolojik sorunları var muhtemelen. Sizi de etkilemesine izin vermeyin. Sözel/psikolojik şiddet tamamen. Saçmalık.
Aslında ameliyatlardan sonra doktor anne olamazsın demedi, tüp bebek bile önermedi, sıkıntı görünmüyor şu an dedi. Deneyin olmazsa tedaviye başlarız dedi. 4 yıllık evliyiz ben yeni istemeye başladım zaten. Ama öyle de deyince...her kadın doguramayabilir ama her kadın anne de olamaz.
üzülecek bişey yok. sizin de sınavınız annenizmis
görüşmeyin yok sayın. ben olsam görüşmez aramazdim. ben de iyi bi anne olamamaktan ölümüne korkardim. belki mükemmel olamadim ama elimden geleni yapıyorum. siz de yapacaksınız.
sınırlarınızı korumaniz gerekiyo bu kişi anneniz bile olsa
Eşim de hep öyle diyor. Hasta o takılma ona diye. Ama pek de görmezden gelmek mümkün olmuyor ki. Dış kapının dış mandalı da söylese sinirlenirsiniz, üzülürsünüz. Bir de annem dedi bana bunları. Arızalı, berbat bir anne, nankör bir çocuk, elin adamlarına kırıtmak... Küçükken böyle şeyler yaşandığında büyüyüp kendi hayatımı kurunca tüm bunlardan kurtulacağıma inanırdım. Büyüdüm ve geçmedi. Ömrüm boyunca hep bir yerlerden çıkıp beni mutsuz edecek gibi hissediyorum ve çok üzülüyorum.
Hiçbir şey diyemedim. Bu dönem biraz duygusal hissediyorum. Öyle sayıp dökmeye başlayınca da donup kaldım. Sadece dinledim. Hayatımdan silemiyorum. Öyle ya da böyle ama sonuçta annem ve beni doğurdu büyüttü bu yüzden tamamen kopmak ona haksızlık olur diye düşünüyorum.Ben sen değilim! de mi diyemediniz? Anneniz iğrenç bir kadın. Kusura bakmayın. Yerinizde olsam asla ama asla konuşmam, her yerden engellerim. Hayatımdan silerim! Anne olmayı bırakın insan bile olamamış. Çüş.
Anneniz tam bir pislikmiş.Herkese merhaba. Kendimi çok çok kötü hissediyorum. Durup durup ağlama krizine giriyorum. Yazmak istedim.
Daha önceki konumda annemin pek de örnek bir anne olmadığından bahsetmiştim. Bugün maksat üzerime düşeni yapayım diye annemi aradım. Konuşurken konu yaklaşan 23 Nisan'a geldi. Annem başladı 23 Nisan etkinliklerine katılacağım diye ömrümü yerdin bilmem ne bilmem ne. Çocukluğumdan konu açıldı. Nankör bir çocukmuşum, bir 23 Nisan'da kırmızı ayakkabılar için ağlamışım bilmem ne. Ben de kızdım "Evet," dedim, "sonra beni o aldığınız kırmızı ayakkabılarla döverek cezamı kesmiştin hatırlarsan."
Vay sen misin onu diyen. Demediğini bırakmadı. Nankör pisliğin tekiymişim, başkası olsa beni kapının önüne koyarmış, çok afedersiniz o**spunun tekiymişim, rol yapıyorum ayağına sahnede elin adamlarına kırıtıyormuşum(tiyatrocuyum), kocam da nasıl bir adamsa beni hâlâ boşamıyormuş, zaten o da benden farklı değilmiş elin kadınlarıyla yan yana müzik çalıyorum diye fingirdiyormuş(eşim üniversitede akademisyen, yaylı çalgılar anasanat dalında), inşallah benim gibi berbat bir evladım olurmuş, benim ona yaptığım gibi hayatını mahvedermiş, zaten berbat bir evlat olduğum gibi berbat bir anne olacakmışım, tabi olabilirsemmiş, ben aslında arızalıymış o yüzden doktora yapıyorum ayağına milleti oyalıyormuşum hepsi çocuk sahibi olamayacağım içinmiş.(geçen yıl iki defa myomlar yüzünden ameliyat oldum. Doktor anne olamazsın gibi bir şey demedi ama)
Böyle saydı döktü bağıra bağıra. Çok çok canım yandı. O kadar da zayıf bir anımdaydım ki hiçbir şey diyemedim, telefonu bile kapatamadım o şokla. Ellerim titreye titreye her sözünü dinledim. Yüzüme kapattı. Sonra ağlamaya başladım. Bağıra çağıra ağladım. Eşim geldi noldu diye. Söyleyemedim. Banyoya gittim kapıyı kapattım orada yazıyorum. Sürekli ağlama krizleri geliyor ne yapsam durduramadım. Kendimi çok kötü hissediyorum. Canım yanıyor. Sanki hiç büyüyemeyecekmişim gibi, hep aynı annesinin kaprislerini çekmek zorunda olan küçük kız olarak kalacakmışım gibi. Berbat bir anne olacaksın dedi ayrıca canım yandı.
Yazıp rahatlamak istedim, çok uzun oldu hakkınızı helal edin.