- 16 Kasım 2007
- 341
- 1
ben sadece bir kediyim…
kaçırmayın gözlerinizi benden.
önünüzde susamışlığınızdan büyük bardaklarınız,
ve asla bitiremeyeceğiniz yemekleriniz olsa da;
kaçırmayın gözlerinizi benden...
ben sadece bir kediyim.
o süslü ve pahalı yemeklerinizi benimle paylaşmak zorunda değilsiniz...
bilim adamlarınız en mükemmel canlı diye tanımlasalar da beni;
açlığım gururumu bastırır kimi zaman…
size sokulurum yemek kırıntılarınız için…
size sürtünürüm sevgi kırıntılarınız için…
esirgemediğiniz artıklar, beni mutlu etmeye yeter…
aşklarınız, ihanetleriniz, ayrılıklarınız,
kahkahalarınız yada hüzünleriniz, ilgilendirmez beni…
biraz sevgi, biraz yemek bana yeter…
gözlerinize baktığımda tanırım sizi ve hiç yanılmam.
sevgi gözlerinizdedir,
sevgi yanağımı okşayan parmaklarınızda…
nefret gözlerinizdedir,
nefret beni tekmeleyen ayaklarınızda…
kiminiz ekmeğini paylaşır benimle,
kiminiz yüreğini.
kiminiz evini açar,
kiminiz yaşamını…
iki monologdan bir diyalog kurulamaz belki ama,
iki yalnızlıktan bir sevgi kurulur bazen.
siz yıllarınızın bir kısmını verirsiniz bana,
ben size tamamını.
ama bazen…
kiminiz tüylerimi bahane eder,
kiminiz çocuklarının sağlığını.
kiminiz pislikten yakınır,
kiminiz pati izlerimden…
bahaneleriniz bizden fazladır çoğu zaman.
kendinizi unutup, nankör dersiniz bana.
kaçınız en yakın dostlarını aldattı kuytu köşelerde,
hanginiz renkli kağıt parçacıkları için kuyusunu kazdı kardeşinin.
hesaplarınızı, pazarlıklarınızı, cinayetlerinizi unutup,
miras kavgalarınız, ihanetleriniz, yalanlarınızla…
aynaları unutup nankör dersiniz bana !
aldanırsınız.
evlerinize çekilirsiniz, sokaklar bana kalır.
sizin sevginiz çoğalamaz, benimse yıllarım…
iki yalnızlık devam eder, kentin farklı mekanlarında.
gözlerinize baktığımda tanırım sizi ve hiç yanılmam.
kaçırmayın gözlerinizi benden.
önünüzde susamışlığınızdan büyük bardaklarınız,
ve asla bitiremeyeceğiniz yemekleriniz olsa da;
kaçırmayın gözlerinizi benden...
ben sadece bir kediyim… EROL ONUR.
ALINTIDIR.
kaçırmayın gözlerinizi benden.
önünüzde susamışlığınızdan büyük bardaklarınız,
ve asla bitiremeyeceğiniz yemekleriniz olsa da;
kaçırmayın gözlerinizi benden...
ben sadece bir kediyim.
o süslü ve pahalı yemeklerinizi benimle paylaşmak zorunda değilsiniz...
bilim adamlarınız en mükemmel canlı diye tanımlasalar da beni;
açlığım gururumu bastırır kimi zaman…
size sokulurum yemek kırıntılarınız için…
size sürtünürüm sevgi kırıntılarınız için…
esirgemediğiniz artıklar, beni mutlu etmeye yeter…
aşklarınız, ihanetleriniz, ayrılıklarınız,
kahkahalarınız yada hüzünleriniz, ilgilendirmez beni…
biraz sevgi, biraz yemek bana yeter…
gözlerinize baktığımda tanırım sizi ve hiç yanılmam.
sevgi gözlerinizdedir,
sevgi yanağımı okşayan parmaklarınızda…
nefret gözlerinizdedir,
nefret beni tekmeleyen ayaklarınızda…
kiminiz ekmeğini paylaşır benimle,
kiminiz yüreğini.
kiminiz evini açar,
kiminiz yaşamını…
iki monologdan bir diyalog kurulamaz belki ama,
iki yalnızlıktan bir sevgi kurulur bazen.
siz yıllarınızın bir kısmını verirsiniz bana,
ben size tamamını.
ama bazen…
kiminiz tüylerimi bahane eder,
kiminiz çocuklarının sağlığını.
kiminiz pislikten yakınır,
kiminiz pati izlerimden…
bahaneleriniz bizden fazladır çoğu zaman.
kendinizi unutup, nankör dersiniz bana.
kaçınız en yakın dostlarını aldattı kuytu köşelerde,
hanginiz renkli kağıt parçacıkları için kuyusunu kazdı kardeşinin.
hesaplarınızı, pazarlıklarınızı, cinayetlerinizi unutup,
miras kavgalarınız, ihanetleriniz, yalanlarınızla…
aynaları unutup nankör dersiniz bana !
aldanırsınız.
evlerinize çekilirsiniz, sokaklar bana kalır.
sizin sevginiz çoğalamaz, benimse yıllarım…
iki yalnızlık devam eder, kentin farklı mekanlarında.
gözlerinize baktığımda tanırım sizi ve hiç yanılmam.
kaçırmayın gözlerinizi benden.
önünüzde susamışlığınızdan büyük bardaklarınız,
ve asla bitiremeyeceğiniz yemekleriniz olsa da;
kaçırmayın gözlerinizi benden...
ben sadece bir kediyim… EROL ONUR.
ALINTIDIR.