- 8 Eylül 2013
- 2.322
- 3.501
insan birini çok sevip aynı zamanda çok fazla nefret edebilir mi ?
benim yaşadığım tam olarak bu.
yaşadığım sorunları daha öncesinde anlatmıştım bir ara düzelmişti.. altılı üstlü oturmanın avantajları ve dezavantajları..
eskiden herşeyime karışan ben yokkene vime girip eşyalarıma müdahale eden yatak odama bile girip bundan rahatsızlık duymayan evime misafir çağıracak kadar evi kendi evi sanan kayınvalidemle açık açık sıkıntılarımı konuşup rahatsızlığımı dile getirmiştim..
karşılıklı kırgınlıklar olsa bile bi şekilde çözüldü olay işi tatlıya bağladık .. bağlamıştık..
kayınvalidemin iyi niyetinden zerre şüphem yok. ne yapıyorsa benim işimi kolaylaştırmak için yapıyor fakat ben rahatsız oluyorum..
geçen hafta kız kardeşimin bizde kalması gerekti 1 hafta bizdeydi evimde ben yokken gayette takıldı duşunu aldı yemeğii yaptı ütümü yaptı evimi süpürdü sildi.. bir gram rahatsızlık duymadım. ama o yaptığında iyi niyetli olduğunu bilsem bile istemiyorum burası benim evim nasıl yapar diyorum.. eşim o benim annem ne olacak yardımcı tutsak parayla yapsa hoşuna gider diyo ee haklı ama niye böyle hissediyorum.. acaba eskiden özelime çok girdi diye şimdi içimde hep o korku mu var nedir yani bu içimdeki huzursuzluk.
anahtarı geri almak istemiyorum çünkü evi yeni yaptırmış olmamıza rağmen duvarlar terliyor bir gün evi havalandırmayayım perdeyi açmayayım hemen küfleniyor duvar kenarlarım.. ee ihtiyacım oluyor bazen anne kıymayı çıkarır mısın perdeyi kapar mısın vs diye kaldı ki kadın zaten çocuğuma bakacak ve o zaman sabahtan akşama kadar evimde olacak..
bakın bunu içten söylüyorum içimdeki bu kini atmak istiyorum.. kardeşim evimdeyken nasıl umrumda değilse aynı şeyi onun içinde hissedebilmek istiyorum.
sevdiğim adamı bugüne getirmiş insan bugün bu kadar güzel bi hayatım varsa eşimin katkısı büyüktür bunda ee dolayısıyla annesininde..
eskiden hep kavga ederdim eşime bağırıp çağırırdım istemiyorum nasıl karışır bu ne terbiyesizlik diye sonra bi gece çok büyük bir kavga ettik annesi evime misafir çağırdığında daha önceki konumda yazmıştım bunu o geceden sonra biz 3-4 gün ayrı yattık sonra bi şekilde barıştık ama hep içimizde bi burukluk kaldı daha yeni evliydik o zaman.. üstüne bi daha o konuyu açmamıştık bi akşam durduk yere eşim beni karşısına aldı bak dedi ben hayatımı sana adadım ömrümün kalanını seninle geçircem seni gerçekten seviyorum yaşadığın şeylere alışkın olmadığının farkındayım bazı konularda sonuna kadar haklıydın ama o zamanlar herşeyi abartıp büyük bi meseleymiş gibi davranıyordun bende senin geçekten neyden rahatsız olduğunu anlayamıyordum çünkü aklımda zaten hekza herşeyi sorun eden biri aslında annemin yaptıgı hersey normal.. direk bu durum vardı dedi.. şimdi sen herşeyden şikayetçi olmasan ama canını sıkan bişey olduğunda bak şu durum benim hoşuma gitmedi desen ben seni ciddiye almam mı tabiki önemserim ama hergün hergün herşeyden şikayet eden birini beyin otomatik olarak ciddiye almıyor dedi.
aklını kullan sen akıllı bir kadınsın kendini zaten ezdirmezsin benim müdahaleme dahi gerek kalmadan halledersin baktım müdahale gerekiyor ben zaten gerekeni yaparım o zaman yapmamamın sebebi çok yeniydik ve senin abarttığını düşnüüyordum dedi..
şimdi ben o günden beri eşime rahatszlıklarımı dile getirmemeye çalışıyorum.ama kendimi zor tutuyorum.. iyi bişey yapmış olsa bile huzursuzum sanki elimi versem kolumu kaptıracakmışım gibi geliyor.
bir de eşim hiç ummadığı bir anda zam aldı kayınvalimde de bana dün 1-2 sene sonra iyice yükselir maaşı sende evde oturursun zaten sabah uyanırken zorlanıyorsun dedi. bende ne münasebet boşuna mı okudum çalışcam tabiki evde otur otur ne olacak falan dedim evet aslında doğru diyosun kocandan nasıl para isticen hadi 1 istedin 2 istedin 3 ye bişey alırken insan utanır en iyisi kendi paranı harca daha iyi dedi.. bende istemem zaten kimsenin sırtından geçinmek gibi bi niyetim yok dedim ama şimdi ben bu lafa acayip uyuz oldum adam benim kocam isterim istemem sen hangi akla hizmet bana böyle bişey diyebiliyorsun. eşime söyleyecektim söylemedim yanlış anlar diye çünkü bir yanımda kadın kendi ayakaların üstünde dur oğlum bile olsa kimseye minnet etme diyen bi kadın..
ki sonuna kadar haklı kadınların çalışmasından yanayım hiçde işten çıkmayı düşünmüyorum ama bunu o söyleyince altında kötü niyet arıyorum..
ben mi kötü niyetliyim kalbim mi kararmış nedir vallahi üzülüyorum ya.
bazen o kadar seviyorum ki bazen de görmeye tahammülüm yok.
şimdi eşime bu durumu söylemek istiyorum söylersem sanki yine gereksiz yere huzursuzluk çıkarmış gibi olcam ama ya diyorum kadın acaba oğlumun parasını yemesin çalışsın yuazık oğluşuma modunda mı söyledi bunu ki biraz o da benim gibi bazen oğlunu yere göğe sığdıramayıp bazen de keşke kızım olsaydı ne hayırsız evlat aman kızım kendini ezdirme falan diyor.
eşim bana sürekli sen iyi ol ben senin içindeki iyiliği sevdim merhametlisin derdi. ben kendimi hiç iyi biri olarak görmüyorum artık. kaybediyorum gün geçtikçe içimdeki güzellikleri..
doğmamış çocuğumu kıskanıyorum ya ona anne derse diye kafamdan senaryolar kurup kin tutuyorum ona karşı.. ve ben ne zaman böyle oldum bilmiyorum o kadar üzgünüm ki...
benim yaşadığım tam olarak bu.
yaşadığım sorunları daha öncesinde anlatmıştım bir ara düzelmişti.. altılı üstlü oturmanın avantajları ve dezavantajları..
eskiden herşeyime karışan ben yokkene vime girip eşyalarıma müdahale eden yatak odama bile girip bundan rahatsızlık duymayan evime misafir çağıracak kadar evi kendi evi sanan kayınvalidemle açık açık sıkıntılarımı konuşup rahatsızlığımı dile getirmiştim..
karşılıklı kırgınlıklar olsa bile bi şekilde çözüldü olay işi tatlıya bağladık .. bağlamıştık..
kayınvalidemin iyi niyetinden zerre şüphem yok. ne yapıyorsa benim işimi kolaylaştırmak için yapıyor fakat ben rahatsız oluyorum..
geçen hafta kız kardeşimin bizde kalması gerekti 1 hafta bizdeydi evimde ben yokken gayette takıldı duşunu aldı yemeğii yaptı ütümü yaptı evimi süpürdü sildi.. bir gram rahatsızlık duymadım. ama o yaptığında iyi niyetli olduğunu bilsem bile istemiyorum burası benim evim nasıl yapar diyorum.. eşim o benim annem ne olacak yardımcı tutsak parayla yapsa hoşuna gider diyo ee haklı ama niye böyle hissediyorum.. acaba eskiden özelime çok girdi diye şimdi içimde hep o korku mu var nedir yani bu içimdeki huzursuzluk.
anahtarı geri almak istemiyorum çünkü evi yeni yaptırmış olmamıza rağmen duvarlar terliyor bir gün evi havalandırmayayım perdeyi açmayayım hemen küfleniyor duvar kenarlarım.. ee ihtiyacım oluyor bazen anne kıymayı çıkarır mısın perdeyi kapar mısın vs diye kaldı ki kadın zaten çocuğuma bakacak ve o zaman sabahtan akşama kadar evimde olacak..
bakın bunu içten söylüyorum içimdeki bu kini atmak istiyorum.. kardeşim evimdeyken nasıl umrumda değilse aynı şeyi onun içinde hissedebilmek istiyorum.
sevdiğim adamı bugüne getirmiş insan bugün bu kadar güzel bi hayatım varsa eşimin katkısı büyüktür bunda ee dolayısıyla annesininde..
eskiden hep kavga ederdim eşime bağırıp çağırırdım istemiyorum nasıl karışır bu ne terbiyesizlik diye sonra bi gece çok büyük bir kavga ettik annesi evime misafir çağırdığında daha önceki konumda yazmıştım bunu o geceden sonra biz 3-4 gün ayrı yattık sonra bi şekilde barıştık ama hep içimizde bi burukluk kaldı daha yeni evliydik o zaman.. üstüne bi daha o konuyu açmamıştık bi akşam durduk yere eşim beni karşısına aldı bak dedi ben hayatımı sana adadım ömrümün kalanını seninle geçircem seni gerçekten seviyorum yaşadığın şeylere alışkın olmadığının farkındayım bazı konularda sonuna kadar haklıydın ama o zamanlar herşeyi abartıp büyük bi meseleymiş gibi davranıyordun bende senin geçekten neyden rahatsız olduğunu anlayamıyordum çünkü aklımda zaten hekza herşeyi sorun eden biri aslında annemin yaptıgı hersey normal.. direk bu durum vardı dedi.. şimdi sen herşeyden şikayetçi olmasan ama canını sıkan bişey olduğunda bak şu durum benim hoşuma gitmedi desen ben seni ciddiye almam mı tabiki önemserim ama hergün hergün herşeyden şikayet eden birini beyin otomatik olarak ciddiye almıyor dedi.
aklını kullan sen akıllı bir kadınsın kendini zaten ezdirmezsin benim müdahaleme dahi gerek kalmadan halledersin baktım müdahale gerekiyor ben zaten gerekeni yaparım o zaman yapmamamın sebebi çok yeniydik ve senin abarttığını düşnüüyordum dedi..
şimdi ben o günden beri eşime rahatszlıklarımı dile getirmemeye çalışıyorum.ama kendimi zor tutuyorum.. iyi bişey yapmış olsa bile huzursuzum sanki elimi versem kolumu kaptıracakmışım gibi geliyor.
bir de eşim hiç ummadığı bir anda zam aldı kayınvalimde de bana dün 1-2 sene sonra iyice yükselir maaşı sende evde oturursun zaten sabah uyanırken zorlanıyorsun dedi. bende ne münasebet boşuna mı okudum çalışcam tabiki evde otur otur ne olacak falan dedim evet aslında doğru diyosun kocandan nasıl para isticen hadi 1 istedin 2 istedin 3 ye bişey alırken insan utanır en iyisi kendi paranı harca daha iyi dedi.. bende istemem zaten kimsenin sırtından geçinmek gibi bi niyetim yok dedim ama şimdi ben bu lafa acayip uyuz oldum adam benim kocam isterim istemem sen hangi akla hizmet bana böyle bişey diyebiliyorsun. eşime söyleyecektim söylemedim yanlış anlar diye çünkü bir yanımda kadın kendi ayakaların üstünde dur oğlum bile olsa kimseye minnet etme diyen bi kadın..
ki sonuna kadar haklı kadınların çalışmasından yanayım hiçde işten çıkmayı düşünmüyorum ama bunu o söyleyince altında kötü niyet arıyorum..
ben mi kötü niyetliyim kalbim mi kararmış nedir vallahi üzülüyorum ya.
bazen o kadar seviyorum ki bazen de görmeye tahammülüm yok.
şimdi eşime bu durumu söylemek istiyorum söylersem sanki yine gereksiz yere huzursuzluk çıkarmış gibi olcam ama ya diyorum kadın acaba oğlumun parasını yemesin çalışsın yuazık oğluşuma modunda mı söyledi bunu ki biraz o da benim gibi bazen oğlunu yere göğe sığdıramayıp bazen de keşke kızım olsaydı ne hayırsız evlat aman kızım kendini ezdirme falan diyor.
eşim bana sürekli sen iyi ol ben senin içindeki iyiliği sevdim merhametlisin derdi. ben kendimi hiç iyi biri olarak görmüyorum artık. kaybediyorum gün geçtikçe içimdeki güzellikleri..
doğmamış çocuğumu kıskanıyorum ya ona anne derse diye kafamdan senaryolar kurup kin tutuyorum ona karşı.. ve ben ne zaman böyle oldum bilmiyorum o kadar üzgünüm ki...