Resmen kendinize dert yaratmışsınız bence. Evlenmeden önce kabul ettiğiniz şartlar farklı olsaydı anlayabilirdim sinirinizi ama bu şartları baştan kabul etmişsiniz. Eğer eşinizi seviyorsanız bu düşüncelerinizi değistirmek zorundasınız yok hala süründüğünüzü düşünüyorsanız bence ayrılın.
İş arkadaşlarınızdan pay biçin, Türkiye şartlarında karı koca öğretmen olup kadının her ay 1.000 tl sırf kendi harcamalarına ayırabilmesi nadir olabilir, ancak aileden zenginlerse başka gelirleri varsa olabilir. Ya çocukları için birikim yaparlar ya krediye saplanmışlardır.
Ayrıca eşiniz işsiz değil bunu kabullenin, ben mi yanlış anladım acaba, eşiniz ve ailesi sizin beğenmediğiniz işi yaparak geçimlerini sağlıyor ve size ev almışlar. Eşiniz maaşı az bularak öğretmenlik motivasyonunu kaybetmiş, böyle birinin öğretmenlik yapmaması lazım zaten. Ayrılmıyorsanız ve kendinize de 3.000 tl fazla kazanmayı yediremiyoraanız istifa edin madem evde oturun.
Ne güzel yazmışsınız.
Karı koca çalışıyoruz,
ortalamanın üzerinde kazanıyoruz,
borcumuz yok,evimiz,arabalarımız var ama
ne ben,ne eşim ayda 1000'er TL şahsımıza ayırmıyoruz.
Gelir de ortak biz de,gider de,birikim de.
Oturduğumuz ev iyi bir semtte,
ortalama bir daire,
kayınpederim bir kısmını karşılıksız verdiği ve birikimimiz olduğu halde 5 yıl kredi ödedik.
Evin borcu bitti yine krediyle arabaları yeniledik.
Bir yandan oğlumuzun okul taksitlerini ödedik.
Evvelki yıl eşim kolunu sakatladı,
moral olarak çok olumsuz etkilendi,çalışmadı,
evi ben geçindirdim o evde yemeği ve günlük işleri yaptı.
Evlilik böyle bir şey,iyi günde,kötü günde birbirine omuz verilir.
Böyle evlilikleri ve diyalogları hayretle izliyorum.
Eş ailesi iyi bir muhitte,lüx daire ve araba vermiş,adam iyi kötü bir işte çalışıyor,
evde olduğu günlerde evin işini yapıyor,
yine de yaranamıyor.
Konu sahibinin beklentileri ne kadar yüksek.
Üzerine bir de eşini ağır sözler söyleyerek eziyor.
Hazıra konunca kıymet bilinmiyor,
bunu anladım ben.