Günümüz insanın en fazla şikayetçi olduğu hastalıkların başında Bel Fıtığı geliyor. Bel Fıtığı; genellikle 30-60 yaş arasındaki erişkin grupta görülmesine rağmen, hemen her yaşta ortaya çıkabiliyor. Obezite, hareketsizlik, sigara kullanımı ve mesleki faktörlerin bel fıtığına neden olabileceğini belirten Osmaniye Özel Yenihayat Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr.orhan mertcan, Bel Fıtığı tedavisinde kullanılan fizik tedavi ile ilgili bilgiler verdi.
Dr. O.MERTCAN, “Tek veya her iki bacağa vuran ağrılar, ayaklarda uyuşmalar, hareket kısıtlılıkları, yürüme ve oturmada güçlük Bel Fıtığı’nın belirtileridir. Bel fıtığı ilerlerse iktidarsızlık, çabuk yorulma, idrarını tutamama, yürüyememe gibi belirtiler de bu şikayetlere eklenebilir. Fizik tedavi, hasta veya yaralanmış vücut yapılarına yeniden tam bir güç ve fonksiyon kazandırmak için hastayı tedavi etmeyi hedefleyen bir yöntemdir. Fizik tedavi uygulamalarında; ışık, sıcak, soğuk, elektrik akımları, hidroterapi (su ile tedavi) ses dalgaları, manyetik alan ve fonksiyon gibi diğer fiziksel araçlar kullanılır. Fizik tedavi yöntemi ile ağrıyı azaltmak, kas gücü ve elastikiyetini artırmak ve eklemlerin hareketliliğini sürdürmek dolaysı ile de günlük yaşamın kolaylaştırılması hedeflenir” dedi.
Bel fıtığı tedavisinin dört aşamalı olduğunu ifade eden Karakale, “Eğer hastada idrar ve büyük abdest kaçırma, ayakta duramama ve bacaklarda çitti güç kaybı gibi acil ameliyat gerektirecek bir koşul yoksa, tedavi bu sıralamaya uyan bir şekilde gerçekleştirilir. İlk aşama, istirahat ve ilaç tedavisidir. Hastanın bu tedaviyle şikayetlerinde gerileme olmazsa ikinci aşama olarak fizik tedavi uygulandığını söyleyen,dr.orhan mertcan, Bel fıtığı tedavisinde ameliyat oranı oldukça düşüktür. Hastalar, ilaç ve fizik tedavi gibi ameliyat dışı tedavi yöntemleriyle sağlıklarına kavuşabilirler. Fizik tedavi, ilaç, egzersiz ve diğer yöntemlerin uygulanmasına rağmen geçmeyen ve günlük yaşantıyı ileri derecede etkileyen ağrılarda operasyon bir seçenek olabilir” diye konuştu.
Bel fıtığı tedavisinde fizik tedavinin de önemli bir yeri olduğunu belirten Dr.Mertcan, “Hastanelerin büyük bir kısmı fizik tedaviden faydalanır. Ancak bel fıtığının tekrarlamaması için fizik tedavisi sırasında öğretilen egzersizlerin düzenli olarak yapılması gerekir. Aynı zamanda hastaların sporu da hayatlarının bir parçası olarak kabul etmesi gerekir. Düzenli olarak yürüyüş yapılmalıdır. Aynı zamanda yüzmede bel fıtığı olan hastalar için önemlidir. Egzersizlerin yanı sıra fazla kilolardan kurtulmak ve sağlıklı beslenmek önemlidir. Fazla kilolar bele baskı yaparak, bel fıtığının tekrarlamasına neden olabilir. Bel fıtığından korunmak için beli zorlayıcı hareketlerden kaçınmak, ağır eşyaları kaldırmamak ve taşımamak çok önemlidir. Bunun dışında hastaların ehliyetsiz kişilere masaj veya elle tedavi yaptırmamaları gereklidir. Zira bel bölgesine yapılan yanlış bir uygulama bacakların felç olmasıyla sonuçlanabilir hastanemizde ağrı tedavisinde fizik tedavi yöntemlerine ek olarak osteopati, celle tedavi kinezyotape (özel bandajlama) ve nörol terapi (enfeksiyon tedavisi) de uygulanmaktadır” şeklinde konuştu.
Dr. O.MERTCAN, “Tek veya her iki bacağa vuran ağrılar, ayaklarda uyuşmalar, hareket kısıtlılıkları, yürüme ve oturmada güçlük Bel Fıtığı’nın belirtileridir. Bel fıtığı ilerlerse iktidarsızlık, çabuk yorulma, idrarını tutamama, yürüyememe gibi belirtiler de bu şikayetlere eklenebilir. Fizik tedavi, hasta veya yaralanmış vücut yapılarına yeniden tam bir güç ve fonksiyon kazandırmak için hastayı tedavi etmeyi hedefleyen bir yöntemdir. Fizik tedavi uygulamalarında; ışık, sıcak, soğuk, elektrik akımları, hidroterapi (su ile tedavi) ses dalgaları, manyetik alan ve fonksiyon gibi diğer fiziksel araçlar kullanılır. Fizik tedavi yöntemi ile ağrıyı azaltmak, kas gücü ve elastikiyetini artırmak ve eklemlerin hareketliliğini sürdürmek dolaysı ile de günlük yaşamın kolaylaştırılması hedeflenir” dedi.
Bel fıtığı tedavisinin dört aşamalı olduğunu ifade eden Karakale, “Eğer hastada idrar ve büyük abdest kaçırma, ayakta duramama ve bacaklarda çitti güç kaybı gibi acil ameliyat gerektirecek bir koşul yoksa, tedavi bu sıralamaya uyan bir şekilde gerçekleştirilir. İlk aşama, istirahat ve ilaç tedavisidir. Hastanın bu tedaviyle şikayetlerinde gerileme olmazsa ikinci aşama olarak fizik tedavi uygulandığını söyleyen,dr.orhan mertcan, Bel fıtığı tedavisinde ameliyat oranı oldukça düşüktür. Hastalar, ilaç ve fizik tedavi gibi ameliyat dışı tedavi yöntemleriyle sağlıklarına kavuşabilirler. Fizik tedavi, ilaç, egzersiz ve diğer yöntemlerin uygulanmasına rağmen geçmeyen ve günlük yaşantıyı ileri derecede etkileyen ağrılarda operasyon bir seçenek olabilir” diye konuştu.
Bel fıtığı tedavisinde fizik tedavinin de önemli bir yeri olduğunu belirten Dr.Mertcan, “Hastanelerin büyük bir kısmı fizik tedaviden faydalanır. Ancak bel fıtığının tekrarlamaması için fizik tedavisi sırasında öğretilen egzersizlerin düzenli olarak yapılması gerekir. Aynı zamanda hastaların sporu da hayatlarının bir parçası olarak kabul etmesi gerekir. Düzenli olarak yürüyüş yapılmalıdır. Aynı zamanda yüzmede bel fıtığı olan hastalar için önemlidir. Egzersizlerin yanı sıra fazla kilolardan kurtulmak ve sağlıklı beslenmek önemlidir. Fazla kilolar bele baskı yaparak, bel fıtığının tekrarlamasına neden olabilir. Bel fıtığından korunmak için beli zorlayıcı hareketlerden kaçınmak, ağır eşyaları kaldırmamak ve taşımamak çok önemlidir. Bunun dışında hastaların ehliyetsiz kişilere masaj veya elle tedavi yaptırmamaları gereklidir. Zira bel bölgesine yapılan yanlış bir uygulama bacakların felç olmasıyla sonuçlanabilir hastanemizde ağrı tedavisinde fizik tedavi yöntemlerine ek olarak osteopati, celle tedavi kinezyotape (özel bandajlama) ve nörol terapi (enfeksiyon tedavisi) de uygulanmaktadır” şeklinde konuştu.