Anemik faz
Hizla gelişen anemi sonrasinda solukluk, dispne, başagrisi, halsizlik, giderek yükselen ateş, lenfadenopati, hepatosplenomegali ve sarilik başlica belirti ve bulgulardir. Eritrosit sayisi milimetreküpte 1.000.000’un altindadir.
Geçiş fazı
Ateşin düştügü, hemolizin durdugu ve dolaşimdaki infekte eritrosit sayisinin hizla azaldigi, eritropoezin hizlandigi dönemdir. 1-2 hafta sürebilecegi gibi uzayabilen bu fazda süperinfeksiyonlar görülebilir.
Döküntülü faz
Ekstremitelerin ekstansör yüzeyleri, gövde ve yüzde daha fazla olmak üzere oral mukoza dahil her yerde görülebilen, kırmızıdan mora kadar değişen renkte, 1-2 cm. çapında hemanjiomatöz nodüller görülür. Bu dönem aylarca sürebilir.
Tanı metotları
Periferik kan yayması ile eritrositler içinde tek tek veya birkaç sayıdaki etken görülebilir. Howell-Jolly body, Cabot halkası görülebilir. Kan kültürü ile üretilebilir ancak verrülerden etkenin üretilmesi çok güçtür. Ek olarak Coombs testi ve eritrosit agglutünasyon testleri negatifleşebilir.
Tedavi
Anemik Faz : Anemi genellikle kendiliğinden geriler. Oksijen desteği ve kan transfüzyonu verilmesi gereken ağır olgular da olabilir. Antibiyotik tedavisinde Penisilinler, kloramfenikol ve tetrasiklinler etkilidir. Kloramfenikol uygulanması, salmonellalara karşı da etkinliği nedeniyle özellikle önerilmektedir.(2-4 gram/gün 7-10 gün süre ile)
Döküntülü Faz : Genellikle antibiyotiklerden cevap alınamaz. Rifampisin (Büyüklerde 600mg/gün, çocuklarda 300mg/gün 6 gün süre ile) uygulanması önerilir. Streptomisin(1g/gün 10 gün süre ile) uygulanması da yararlı olabilir. Bu dönemde tetrasiklinler yararlı değildir. Büyük lezyonların cerrahi eksizyonu gerekebilir
doktorumonline.net