kocanı aklıyorsun şu anda. boşanmak istemediğin için onu haklı çıkaracak sebep buluyorsun. ilk aşama bu zaten.
ben de sen gibi; acaba biri mi fitneledi, aklına saçma bi şey mi soktular, nazar mı, büyü mü, ailesi mi.... onu haklı bulup, kendimi kandırdım. halbuki koskoca herif, kanmasın , aldanmasın birilerine, iradeli olsun, karım ya o benim desin!
kimseyi kırmayan, en ufak hakareti olmayan insan, bana gelince her şey el kol, ağız dolusu küfür hakaret! her şey mübah! aklım almıyor bir türlü. insan en iyi halini karısına göstermez mi? herkese sonsuz sabır ve tahammülü varken, bana neden zerre kadar yok ki? hep hayatını kolay ve mutlu etmeye çalışırken üstelik. sonunda ne oldu biliyor musun? ben değil o ayrılmayı istedi!
yine de cesaret edemedim ben onun yaptığına. Türk kadını işte! "başkası daha mı iyi olacak. erkeklerin hepsi böyle, hengisi mükemmel ki, o kızgınsa sen sus, napıcaksın idare edeceksin, evlilikler hep böyle" dediler, ve ben de gerçekten öyle gördüm. etrafımdaki evlilikler en az benimki kadar kötü.
karar senin. bence biraz susmayı dene. bunu da denedim dersin en azından. malum yuvayı dişi kuş yapar.