'Balyoz'da tahliye kararı hükümetin cemaatle ilişkisi olmadığına inandığı kadın hâkim

okypete

Nirvana
Kayıtlı Üye
28 Mart 2008
84.873
40.715

[h=2]Murat Yetkin: HSYK için, daha önce selam dahi verilmeyen kadın hâkim ve savcılar özellikle değerli[/h]

page_balyozda-tahliye-karari-hukumetin-cemaatle-iliskisi-olmadigina-inandigi-kadin-hakimlerden_565306735.jpg


- A +
TARİH20 Haziran 2014 09:30



in[COLOR=#333333 !important]Paylaşın




Anayasa Mahkemesi’nin 230 Balyoz sanığıyla ilgili olarak verdiği hak ihlali kararının ardından, tahliye kararı veren İstanbul Anadolu 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi heyetinin kadın hakimlerde oluştuğuna dikkat çeken Radikal gazetesi yazarı Murat Yetkin, “Şu sıra, başında Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın bulunduğu HSYK için, birkaç yıl önce koridorlarda selam dahi verilmeyen kadın hâkim ve savcılar özellikle değerli. Çünkü hükümet, cumhuriyet ve laiklik ilkelerine değer veren kadın ve hâkimlerin cemaatle ilişkisi olmayacağına inanıyor. İyi mi?” dedi.
Murat Yetkin, “Sonra bir bakıyorsunuz, Balyoz gibi hassas bir davanın verildiği mahkemenin üç hâkimi de kadın ve verdikleri karar da evrensel hukuk ilkeleri uyarınca, sanıklar lehine çıkıyor. Hani kadınların kamudaki varlığının artmasını istiyoruz ya, işte o boşuna değil. Adalete, cumhuriyete ve demokrasiye kadınlar, ama eğitimli, özgürlüğünü eline almış kadınlar erkeklerden daha iyi sahip çıkıyor çünkü” görüşünü dile getirdi.
Murat Yetkin’in Radikal gazetesinin bugünkü (20 Haziran 2014) nüshasında yayımlanan, “Son kararı üç kadın hakim verdi” başlıklı yazısı şöyle:
‘Son kararı üç kadın hakim verdi’
Anayasa Mahkemesi'nin Balyoz Davasının 'adil olmayan yargılama' nedeniyle yeniden görülmesi gereğine yol açan kararı 3 kadın hâkim yorumladı.
Üç kadın hâkim: Özlem Karaçam, Mübeccel Saraçoğlu ve Gülperi Güneş.
İstanbul-Anadolu 4’üncü Ağır Ceza hâkimleri.
Dün 19 Haziran günü, Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) 18 Haziran’da aldığı Balyoz Davası’nın ‘adil olmayan yargılama’ nedeniyle yeniden görülmesi gereğine yol açan kararı onlar yorumladı. Heyetin tamamen kadınlardan oluştuğuna haber masamızda Özgür Korkmaz dikkat çekti.
Aslında 230 sanığın hepsinin tahliye dilekçesi yoktu. Ama Anayasa Mahkemesi’nin kararını, sanıklar lehine yorumlayarak tahliyelerine karar verdiler.
Dört buçuk yıl önce, 30 Ocak 2010 günü Taraf muhabiri Mehmet Baransu’nun, bir bavul dolusu evrakı İstanbul’da, o zaman Beşiktaş’taki adliyeye getirip teslim etmesi ardından 19 Temmuz 2010’da kabul edilen Balyoz iddianamesini dört savcı hazırladı. 19 Temmuz 2010: Mehmet Ergül, Murat Yönder, Süleyman Pehlivan ve Ali Haydar. Aralarında kadın yoktu.
21 Eylül 2012’de mahkeme sonuçlandı. Emekli Deniz Kuvvetleri Komutanı Özden Örnek, emekli Hava Kuvvetleri Komutanı İbrahim Fırtına, emekli Birinci Ordu Komutanı Çetin Doğan “Türkiye Cumhuriyeti icra vekilleri heyetini, cebren ıskat veya vazife görmekten cebren men etmek” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkûm edildiler. Ama ‘teşebbüs eksik’ diye cezaları 20 yıla indirildi.
Kararı veren Özel Yetkili İstanbul 10’uncu Ağır Ceza Mahkemesi heyeti şu isimlerden oluşuyordu: Ömer Diken, Ali Efendi Peksak ve Murat Üründü; aralarında kadın yoktu.
Günler geçti, köprülerin altından çok sular aktı.
Mesela, Başbakan Erdoğan Özel Yetkili savcı ve hâkimlerin 7 Şubat 2012’de, kendisinin PKK ile irtibat kurmakla görevlendirdiği MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın, PKK ile ilişkisi var diye sorgulanmak istenmesine çok kızmıştı. Fidan’ı yedirirse devamı gelir diye düşünüyordu, yasayı değiştirdi, koruma sağladı ve o ekibe bir mim koydu.
O ekip ki 2006-2007’den bu yana Erdoğan’ın yolunu adeta buldozer gibi temizlemekte ön saftaydı; özellikle de polis ve yargı teşkilatı içindeki varlıklarıyla. CHP’nin o zamanki lideri Deniz Baykal, daha o zamanlar “Derin devlet ortadan kaldırılmıyor, el değiştiriyor, F-Tipi derin devlet kuruluyor” mealinde demeçler veriyordu. Ama o zaman bu konudan söz etmek doğrudan darbecilik sayılıyordu.
PKK ile diyalog ve dershaneler tartışmasıyla AK Parti saflarındaki gerilim yükseldi ama mesela Gezi protestoları sırasında derin bir çelişki yoktu; yol arkadaşlığı homurdanarak da olsa devam ediyordu. Yolların asıl ayrılması 17 ve 25 Aralık 2013 yolsuzluk soruşturmasıyla oldu. Erdoğan bunu Fethullah Gülen ekibinin kendisine karşı darbe girişimi olarak gördü.
Özel yetkili mahkemeler kaldırıldı. Hâkimler Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) Yasası değiştirildi, çok sayıda hâkim ve savcının yeri değiştirildi, daha işlevsiz görevlere verildiler.
Mesela Balyoz hâkimlerinin üçü de bu furyadan payını aldı.
Bir zamanlar Erdoğan ne zaman gözünü kendilerine çevirse önüne “Bir suikast girişimini daha önledik” dosyası koyan polis camiası artık gözden düşmüştü. En son Erdoğan’ın beş yıl koruma müdürlüğünü yapan Zeki Bulut, odasına dinleme cihazı yerleştirme soruşturmasında gözaltına alındı.
Sonra Anayasa Mahkemesi 18 Haziran’da, tam da 12 Eylül 1980 darbecilerinin müebbet hapis aldığı gün dedi ki, o mahkeme dijital kanıtların sahte olduğu iddiasını dikkate almamış, dinlenmesi gereken tanıkları dinlememiştir, dolayısıyla yargılama adil olmamıştır, yenilenmelidir.
Tamam, kadın hâkimlere geliyorum.
Şu sıra, başında Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın bulunduğu HSYK için, birkaç yıl önce koridorlarda selam dahi verilmeyen kadın hâkim ve savcılar özellikle değerli. Çünkü hükümet, cumhuriyet ve laiklik ilkelerine değer veren kadın ve hâkimlerin cemaatle ilişkisi olmayacağına inanıyor. İyi mi?
Sonra bir bakıyorsunuz, Balyoz gibi hassas bir davanın verildiği mahkemenin üç hâkimi de kadın ve verdikleri karar da evrensel hukuk ilkeleri uyarınca, sanıklar lehine çıkıyor.
Hani kadınların kamudaki varlığının artmasını istiyoruz ya, işte o boşuna değil.
Adalete, cumhuriyete ve demokrasiye kadınlar, ama eğitimli, özgürlüğünü eline almış kadınlar erkeklerden daha iyi sahip çıkıyor çünkü.

http://t24.com.tr/haber/balyozda-ta...-olmadigina-inandigi-kadin-hakimlerden,261771




[/COLOR]
 
Zaten senelerce aslı olmayan birşey için yattılar..ne kadar sahte delil varsa çıkardılar, darbe yapacaklar adı altında yatırdılar şimdi hepsi paralel yapının oyunu Oldu

Yarında bayan hakimler yanlış karar verdi diyecekler..bu insanlar senelerce neden yattı diye acaba kaç kişi soracak..çok sevindim çıkmalarina ,şimdi herkes yedi mi bu olanlari

Hiç kimsenin yağmurun bile böyle küçük elleri yoktu. .
 
Cemaat-AKP eleleyken özel yetkili mahkemeleri kurup bu insanları da o mahkemelerde yargılatıp, senelerce bu delillerin sahte olduğu avukatlar tarafından ispat edilmesine rağmen bu insanlara kendini savunma şansı bile vermeyerek, meydanlarda vay efendim bunlar darbeci, bavul bavul evraklar çıktı evlerinden, bunlar düzeni bozmak, ülkeyi kaosa sürüklemek istiyorlar, ülkenin gelişmesini istemiyorlar darbeye karşı tavrımız nettir cezalarını çekecekler derken hiçte cemaatçi değildi o hakimler savcılar, polisler. Gayette başbakana göre görevlerini yapmışlardı ve onları tebrik yağmuruna tutmuştu, cezalar onandığında da ne bir itirazı ne bir konuşması oldu bunun hakkında asla onay vermiyoruz bu karara demedi.

Senelerce yattı o insanlar haksız yere, cd lerdeki usulsüzlük ayan beyan belliyken, şaibe varken yattılar. Çocukları büyüdü göremediler, eşleri hapishane kapısını aşındırdı hep görmezde geldiler, halkı kışkırttılar halkta Erdoğan ağzıyla konuşup darbeci bunlar iyi oldu bunlara ülkeyi karıştıracak dediler.

Peki şimdi ne oldu cemaat-AKP ittifakı bitince bir anda tüm bunları yapan cemaat ve paralel devlet oldu, kendileri işbirliğiyle sırf bu insanları ortadan kaldırmak için yargılamak için yetkili hale getirdikleri özel mahkemeleri kapattılar, sanki senelerdir hiiç o hakim ve savcıların cemaatten olduğundan haberi yokmuş gibi ilk defa 17 Aralık sürecinden sonra öğrenmiş gibi onları tasfiye etti yerler değişti. Cemaatten olmadıklarına emin olduğu kişileri koydu hale bakın ki lailkiği yerlere atan cemaatin senelerce sırtını sıvazlayan insan şimdi onlardan medet umar oldu.

Son çıktı hiç meydanlarda o konuşmaları yapan o değil mi gibi bunca zaman olanlardan haberi yokmuş gibi onların çıkarılmasına hükümetimiz ön ayak olmuştur biz istedik yaptık çıkarıldılar dedi sormazlar mı adama kaç senedir aklın neredeydi o zaman. O bağıran, benim partimi düşürmek istiyorlar diye senin ikizin miydi acaba. Cumhurbaşkanlığı seçim öncesi atakları bunlar ve o darbeci bunlar diyen millet başbakan ağzıyla konuşan millet şimdi de yine ezberleyip yine başbakan ağzıyla cemaat tıkmıştı onları başbakan çıkardı helal olsun insanlar boşa yattı diyor şimdi kahvehanelerde, sokaklarda, sosyal medyalarda. Erdoğan o çıkan insanları seviyor mu peki gerçekten sevindi mi tabii ki hayır. Sadece çıkarları için bunu yaptı oy içi yaptı keşke gerçektne samimi olsa. Sen kaç sene cemaatle çalış herşeyi beraber planla onun planlarını uygula ama foyanı ortaya çıkardı ya beraber yaptıklarını temizlemeye çalış şimdi ama yok ne yapsanız temizlenmez o insanlara o seneleri o çocuklara babasız günlerini geri veremezsiniz.

Gün gelecek devran dönecek ama..
 
Hapise atarken iste demokrasi budur;tahliye ederken iste demokrasi budur.
Bu Turkiyenin ne oldugunun ozeti.

Kadınlar Kulübü Mobil uygulaması kullanılarak gönderilmiştir.
 
Hapise atarken iste demokrasi budur;tahliye ederken iste demokrasi budur.
Bu Turkiyenin ne oldugunun ozeti.

Kadınlar Kulübü Mobil uygulaması kullanılarak gönderilmiştir.

Nabza göre şerbet buna deniyor canım onların çıkarları neyi uygun görüyorsa demokrasi tanımı da o onlar için belli bir tanımı yok yani onlara.

Sen çık meydanlarda atıp tut bavullarla çıktı da, akp yi düşürmeye çalışıyorlar da aleni darbedir de filan diye o kadar sene ceza alanlara üç maymunu oyna cemaatle işbirliğini her zamanki gibi sürdür körler sağırlar misali ama şimdi sırf cemaate darbe olsun diye çıkart bir de akp sayesinde çıkmışlardır de be adam bu zamana kadar acaba bu ülkede yaşamıyor muydun kaç sene yaa. Cumhurbaşkanlığı seçimi sen nelere kadirsin. Demek dediklerimi yutma vakitleri de gelecekmiş. Zaten o insanlar elbet biliyorlardı bir gün aklanacaklarını da o giden zamanlarını kim verecek onlara.
 
Cok sukur dogru bir karar oldu. Insanlarin senelerini caldilar. Utanmadan biz sizi cikardik diyorlar. Reziller.

Burda yasasin demokrasi, bu ulke kimsenin ciftligi degil artik diye zafer cigliklrri atanlar vardi ya hani onlara cok acayip goller atiliyor.
 
8 tane gol yemiş 1 tane gol attım diye seviniyor:KK24:
her çıkışın bir girişi vardır:KK51:
 
8 tane gol yemiş 1 tane gol attım diye seviniyor:KK24:
her çıkışın bir girişi vardır:KK51:

Yine ne sacmaliyorsun Allasen? Golleri ben atmiyorum o cok sevdiginiz adam size atiyor. Sen anlamazsin ama zorlama kendini.

Her cikisin bir girisi vardir demek de tam sana yakismis
 
Son düzenleme:
Yine ne sacmaliyorsun Allasen? Golleri ben atmiyorum o cok sevdiginiz adam size atiyor. Sen anlamazsin ama zorlama kendini.

Her cikisin bir girisi vardir demek de tam sana yakismis

Ne golü yahu maçta sanıyor birileri kendini galiba ama alıştık canım bu tavırlara verecek cevap olmayınca hep böyle işte acaba sayın başbaşkanlarının yanlışına yanlış demeyi öğrenmedikleri ve gözlerini kapadıkları sürece gol yiyenin kendileri oldğunun farkında değiller mi bu oy için tüm dediklerini yutan zamanında darbeci hükümeti düşüreceklerdi diye iftiralar atan cezalara gık sesini çıkarmayan ve o zaman bunh cemaatle elele yapan şahıs şimdi cemaate gol atmak ve cb seçimlerini almak için senelerce suçsuz yere yatan insanlara pardon diyor. Bir de yüzsüz ki bizim sayemizde çıktılar diyor hayır efendin onlar yüzünden senelerce yattılar şimdi mi o kanıtların usulsüz olduğy anlaşıldı soruyorun açıkça şimdi bu insanlaru haksız yere yatırdıkları hayatlarını çaldığı ortadayken oy vereceklerin vicdanı rahat olacak mı kendinizi o insanların eşi çocuğu yerine koyun rahatsa daha birşey diyemem ben buna ortak olmayacağım için rahatımm.
 
X