Öyle görünüyor ki, bahar yorgunlarının sayısı artıyor!
Bunda küresel ısınmanın yol açtığı mevsim kaymalarının ve meteorolojik karmaşıklıkların da rolü olmalı. Baharla birlikte canlanan vücudunuzu ciddi bir yorgunluk dalgasının sarmasını istemiyorsanız, bu yazıyı dikkatle okumanızda yarar var!
UZMANLAR, bahar yorgunluğunun "tıbbi bir durum" olmaktan çok, mevcut bir sağlık sorununun alevlenmesi ile ilişkili olduğunu söylüyor. Eğer, güzel ve aydınlık bahar sabahlarına keyifle uyanamıyor, gün boyu gidip gelen yorgunluk dalgalarından yakınıyorsanız, sıradan bir bahar yorgunluğu dışında, önemli bir sağlık sorunu yaşıyor olabilirsiniz.
ROMANTİK YORGUNLUK
Yorgunluk, rahatsız edici bir duygudur. En büyük etkisi, bedensel ve ruhsal enerjinin kaybıdır. Eğer yorgunsanız, yeteri kadar güçlü ve enerjik biri olduğunuzu hissetmiyorsanız, bir süre sonra başka sağlık sorunlarının da ardı ardına filizlendiğini görürsünüz.
Baharla birlikte ortaya çıkan bu geçici yorgunluk hali, genellikle birkaç haftayı geçmez. Mevsim dönüşümünde ortaya çıkan, iyon dengesi değişimlerinin, meteorolojik şartlardaki farklılaşmalarının, ısı ve nem oynamalarının, aydınlık ve karanlıkta geçen saatlerde kaymaların ve daha pek çok nedenin bu "romantik yorgunluk"ta rolü olduğu söylenir.
Her ne sebeple meydana gelirse gelsin, baharın ilk günlerinde ortaya çıkan yorgunluğun, kısa süreli ve hafif bir yorgunluk olduğunu unutmamalı, eğer ciddi ve ilerleyici bir yorgunluk sorunu yaşıyorsanız, arkasında önemli bir bedensel veya ruhsal problemin olabileceğini bilmelisiniz.
Baharla birlikte ortaya çıkan yorgunlukların arkasında gizli bir depresyon, gözden kaçmış bir kansızlık, farkına varılmamış bir tiroid yetmezliği ya da vücudunuz her hangi bir yerine odaklanmış bir enfeksiyon hastalığı olabilir. İlerleyici yorgunlukların bazen kanser gibi daha ağır ve ciddi sağlık sorunlarıyla da ilişkili olabileceği unutulmamalıdır.
Yorgunluk ve halsizlik duygusu ayrı şeyler midir? Bu sorunun yanıtlanması pek kolay değildir. Halsizlik de kişinin kendisini enerjisi tükenmiş ve bitkin hissetmesini anlatan bir duygudur. Yetersiz dinlenmenin, kalitesiz ve yetersiz uykunun, iyi yönetilemeyen streslerin, sıkıntı, mutsuzluk, hayal kırıklığı, korku ve endişelerin sonucu olarak ortaya çıkabilen bu duyguyu, yorgunluğun hafif bir şekli gibi tanımlayanlar var.
Adına ister yorgunluk, ister halsizlik diyin, eğer tekrarlayıcı ve ilerleyici bir enerji kaybı ve bitkinlik sorunu yaşıyorsanız, bu sorunun çözümü için tıbbı yardım isteyin.
NASIL ATLATILACAK
Eğer, yorgunluğunuza geçici ama etkili çözümleri arıyorsanız, daha sık ve az miktarda gıda tüketmeye, vitamin ve mineral zengini sebze ve meyvelere ağırlık vermeye, meyve suları, bitki çayları ve mineral yükü fazla su tüketiminizi artırmaya özen gösterin. Daha iyi uyumaya, alkol kullanmamaya çalışın. Yoğun stres altında olduğunuzu düşünüyorsanız, size stres yüklediğini düşündüğüz sorunlardan biraz uzaklaşın. Açık havada yapılan 30-45 dakikalık yürüyüşlerin de yorgunluk giderici tabletler kadar etkili olabileceğini hatırlayın.
YORGUNLUK TİPLERİ
Üç tip yorgunluktan bahsedebiliriz: "Bedensel veya fiziksel yorgunluk", "ruhsal ya da psikolojik yorgunluk" ve "motivasyonel yorgunluk."
Fiziksel yorgunluk, ağır bir çabayı, yoğun egzersizi, gereğinden fazla bir bedensel aktiviteyi izleyerek oluşan halsizliktir.
Ruhsal yorgunluk, konsantrasyon eksikliği ve belirli bir aktiviteye odaklanma noksanlığından kaynaklanır. Kişisel yetenek ve sınırlarınızı bilmeden ya da önemsemeden kapasitenizi zorlarsanız, çöküntü ve depresyon kaçınılmazdır.
Motivasyonel yorgunlukta ise duygusal veya fiziksel aktivitelere katılma arzusunun eksikliğinden kaynaklanan bir yorgunluk söz konusudur.
UYGULAYIN
Enerjik olmak için öneriler
Eğer yorgunsanız, kendinizi güçsüz ve halsiz hissediyorsanız, yani enerjiniz yetersizse aşağıdaki beslenme önerilerinden yararlanabilirsiniz.
ÖĞÜN SAYISINI ARTIRIN Küçük porsiyonlar halinde günde 5-6 öğün yiyebilirsiniz. Sık sık ve az az yemeniz kendinizi daha enerjik hissetmenizi sağladığı gibi şişkinlik ve yorgunluğunuzu da azaltacaktır.
DÜZENLİ SIVI ALIN Düzenli ve sürekli sıvı alın. Yorgunluk çoğu kez susuzluğun ve sıvı eksikliğinin belirtisidir. Günde en az 8-10 bardak su içerek enerji düzeyinizi koruyabilirsiniz.
HAMURA EL SÜRMEYİN Hamur işlerinden uzak durun, hayvansal yağları terk edin. Birçok araştırma fazla miktarda hayvansal doymuş yağ ve hamur işi tüketenlerde yorgunluk ve halsizlik şikáyetlerinin daha sık olduğunu ortaya koymaktadır.
DAHA ÇOK MEYVE Daha çok meyve yiyin. Özellikle glisemik indeksi düşük, lif ve posa miktarı yüksek, antioksidan kapasitesi fazla meyveleri gün boyu küçük porsiyonlar halinde tüketmeniz enerji düzeyinizi artırır. Elma, şeftali, siyah erik, kiraz ilk tercihleriniz olmalıdır.
CİPSİ UNUTUN Patates, mısır cipsi ve kuruyemişler yerine taze hazırlanmış sebze çubuklarını (kabak, salatalık, yeşil veya kırmızıbiber) veya cevizi, bademi, fındığı tercih edin.
ŞEKERLEME YOK Küçük şekerlemeler, çikolatalar veya pastalar yerine kuru veya taze meyveler (kuru veya taze elma, erik, kayısı) yiyin.
KURU MEYVE Dondurma yerine dondurulmuş üzüm taneleri veya dondurulmuş küçük kavun ve şeftali parçaları yiyin.
FINDIK FISTIK Yağlı, tuzlu krakerler yerine tuzsuz badem, fındık ya da cevizi tercih edin.
SALATAYA DİKKAT Mayonez veya kremalı salata sosları yerine sirke, limon suyu veya balzamik sosları deneyin.
(alıntıdır)