• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Babam ve Ben

Nihil

Guru
Kayıtlı Üye
11 Mart 2010
5.252
718
398
31 yaşındayım ve ilk kez içim huzur dolu. Mutluyum...

Mutluluğumun sebebi; o!

Zaten hayatımdaki her şeyin sebebi o.

Kızlar ve babaları... En sıkı karma, karmaşa bu olsa gerek.

Kendimi bildim bileli onunlaydı savaşım. Okuduğum kitapların, giydiğim kıyafetlerin, olmaya çabaladığım kadının, sevdiğim adamların, seçtiğim mesleklerin nedeniydi o.

Babasının kızı olma eylemlerim hiçbir zaman bitmedi. Bitemezdi... Ah bir en gözdesi olabilseydim. Bunu becerebilseydim. Ona yetebilseydim.

Anneler başkadır.
Anne hep hazırda bekler, anne hep kollar, sen neysen osundur.
Mesela annen için değişmen gerekmez. O seni daha karnında taşırken kabul eder. Annenin kızıyla durumu bellidir; olmak istediği kadını kızında bulmak.
Ama anne seni zorlamaz, anne en büyük taraftarındır.

Gel gör ki babanla kavgan hiç bitmez. Bazen gizliden, bazen açık açık silahlar çekilir. O senin olmalıdır, sadece senin. Yerini alabilecek herkes, her şey en büyük düşmanındır.
Sen de onun buyurduğu kadın!
Çok kızdım ben babama, hem de çok sevdim. Hayatının erkeği kim diye sorsalar, hani ben de kıvırmadan dürüstçe cevap versem, cevap tekti; babam.
Yaptığı her şeyin bana inat olduğunu zannettim. Ben de inatta birinciydim hani.
O "Ak" dedi, ben "Kara". O Beşiktaş'a âşıktı, ben Fenerbahçe'ye. O "Yapamazsın" dedi, ben; "Hodri Meydan" çektim.
Zıtlaştım, kalbine bastım, damarını kopardım, kapıları yüzüne kapattım.
O da kızdı, kapıları çarpıp çıktı, yüreğimi ezdi, kanımı çekti, uykularımı kaçırdı.
Gidişini kabullenemedim. Sanki hiç gelmemişti... O da benim değişimimi kabullenemedi. Eh biraz dişliydim, ele avuca sığmaz, kontrol edilemezdim.
Yıllarca sağlam bir sınav verdik biz.
Ama dün sabah fark ettim ki biz değiştik. O da ben de bu sınavdan yıldızlı pekiyi ile çıktık.
Artık en yakın arkadaşım, sırdaşım o benim.

Dün Ayşe'yle (Arman) yaptığım röportajı okumuş, aradı. Hani "Hayatla değil babamla didişiyormuşum meğer" dediğim röportajı. Benimle gurur duyduğunu, içimdeki değişimi gördüğünü, kendisinin de artık değiştiğini söyledi.
Evet! Babam bana ilk kez dolu dolu "aferin" dedi. İlk kez "değişti".
Bu yolculuğumuz boyunca geldiğimiz en güzel yerdi.
Birbirimize açık olmayı, tam yeri geldiğinde konuşmayı, çatır çatır tartışmayı, olaylara birbirimizin penceresinden bakmayı öğrenmiştik nihayet.

O 63 yaşında ben 31 yaşında hayatta derin nefes almanın formülünü bulmuştuk.
Formül; sevdiğini olduğu gibi bırakmak.
Formül; onun kendi olmasına izin vermek.
Formül; onu neden sevdiğini unutmamak.
Formül; sebeplerini anlamaya çalışmak.
Formül; paravansız konuşmak.
Formül; her şeye inat birbirinizden vazgeçmemek.
Hani diyorum ki, belki bizim formül sizin de işinize yarar. Bizi gerçekten seven, her şeye rağmen yanımızda dimdik duran insanlar bulmamız çok zor değil mi?
Biliyorsunuz, herkese "Aile" denmiyor. Aile bedavadan olunmuyor.
Lütfen siz de bu pazar düşünün. Kırgınlıklarınızı içinize gömmeyin, gidin konuşun. Anlayın, dinleyin.
O en değerli varlıklarınızı sevin. Tuttuğunuz ipleri gevşetin. Haklı olma derdini çöpe atın.
Göreceksiniz, her şey değişecek.
Zaman alabilir ama değişecek.

Ayşe Özyılmazel
.bugün.
 
takip ettiğim bir yazar değil. ara ara bakarsam okurum. bugün de o ara aralardan biri. kaç kez okuduğumu, kaç kez daha iyi anlamaya çalıştığımı saymadım,
neden buraya da ekleme ihtiyacı hissettiğimi de bilmiyorum,, somutlaştırmak istemişte olabilirim belki, kimbilir,,
ben bilirim.
bilmek istersem tabi,,
 
klavye tıkırtadasım var bu gece!
baba'ma değil ama; baba'ya ithafen. köpük köpük çoğalmalarım..

Babasız kızlar
ve babasının kızları…
İki ayrı ülke, iki farklı coğrafya gibidirler! Hep karanlıkta,
el yordamıyla sever babasız kızlar; duvarlara çarpa çarpa, kafa göz yara yara…
Sevgiliyle "baba"nın aynı şey olmadığını anlayıncaya kadar ne çok kalp ve hayal kırıklığı yaşarlar!

-aşklaşmış bir duygu bu! adeta nefessiz adeta nefes nefese, heyecanla cümlelerinin anlamlarına, anlamlarının ardına vurulduğum adam-
güzel şeyler.. seni anlamanın t-adı bu..

devamı var. öncesi olduğu gibi. olmalı..
 
okumaya başlandığında nereden başladım bu kitaba dedirten,
insanın içini çaresiz bırakırcasına boğan,
bitişe doğru tüm yelkenleri suya indiren. kaya gibi çarpan kısa bir okumaydı 'dönüşüm'.

kitap hakkında kişinin beğenisi önceki yaşadıklarından gelir.
ilgisi de.
ilgiyi de yönelimi de yaşantı belirler.
falanca kitap enfesti, kesinlikle herkes okumalı fikrine muhalefetim,
parfüm gibidir kitap. ruh tenine uyarsa sonuna kadar kısa kısa uzun uzun kullanırsın.okursun.tüketirsin.
değilse iki sh çevirir koyar bırakırsın rafa. aksesuarcasına.
 
canim ya acik mavi renkli yazini ne yazikki okuyamadim :(
 
olivia'cım, kendiliğinden mi oldu ben mi renk değiştirdim anlamadım. düzeltemedim de.
konu yöneticine özel mesaj ile ilettim,
 
-irade dışı- Baba'ma, Baba'ya duyduğum,
duyaduya besleyip habire büyüttüğüm özlemek duygusu .
Allah'ım.
ne çok duyguymuş bu. ne çokmuş! hissediyorum hissediyorum tükenmiyor.
sağlık sınavından geçiyormuş. öyle yazmış..
geçici değilim diye de yazmış..
canının içi nasıl dayansın bunu bilmeye.
daha da fenası,,
yok.
bilip ama görememek. yok ki dahası.
neden buradayız da diyormuş.neden diyormuş.
egil birazcık Babacığım' fısıldayayım kulağına';
ama sahi kızar mısın yine bana. korkutur musun beni söylersem. inanır mısın bana. inanır mıyım sana. ..
gıdıklama baba. acıyorum.
hissettiklerim taşıyor. sevgim acıyor.
yine sustur beni. bu sefer ağlamayacağım.
 
bazıları hiç delirmez
ben, bazen koltuğun arkasında
3-4 gün boyunca yattığım olur
orda bulurlar beni
melaikeymiş derler
sonra gırtlağımdan aşağı şarap döküp göğsümü ovarlar
yağ serperler üzerime
sonra kükreyerek kalkarım.
atıp tutar, köpürürüm
onlara ve evrene küfreder
bahçeye kadar kovalarım
sonra kendimi çok iyi hisseder
tost ve yumurtanın başına otururum
bir şarkı mırıldanıp
aniden
pembe besili bir balina gibi
sevimli olurum

bazıları hiç delirmez

ne korkunç hayat sürüyorlardır
allah bilir

iç huzurunu dış huzursuzluklarından alan adam.
sevgisiz ç b.

şöyle büyük büyük harflerle küfredesim geldiği vakit aralıklarındayım
sahi, küfür. neden rahatlatıcı gelir ki biz insanoğluna insankızına
düşündün mü hiç? yada düşünülebileceğini düşündün mü?
öfke anında az hisseder insan kendini. belki de az hissettiğine öfkelenir
en baba küfürler erkeğe yüklenmiştir, erkeğin etkenliğine , kadının edilgenliğine.
sövdüğün zaman 'erk' hissedersin
üstte hissedersin.
böyle midendeki ateş topunu atarsın kızgın suya, ve.
 
babam öldü bugün.
vefat etmedi,öldü.
omuzlarım özgürlüğüne kavuştu. azar azar hafifleyeceğim.
tabanlarım acıyor acıya basmaktan, ama olsun, dedim ya azar azar.
babamVeBen öldü.
fikrimde hissimde bitti bugün . kilitliyorum sayfayı.
size beddua da etmeyeceğim
dua da etmeyeceğim.
görüşmemek üzere.
 
:43::43::43::43::43::43:
nişanlıyımmm. her gece düşünüyorum.ben bu eve nasıl arada sırada gelcem.. nasıl bu yatakta gözlerimi yummucam.

ailem söz konusu olduğunda koruma içgüdüm nasıl devreye giriyo..3tane abim var ama ablaları gibi onları korumak kollamak dertlerine derman olmak istiyorum...

offfff hele babam oyy canım anaamm.. ben bu yazıları ağlamadan okuyamıyorum yaaa..:43::43:

yüreğine sağlık
 
Son düzenleme:
Ellerine sağlık Esmer. İyi ki geldin.. Babama sevgim öfkem kadar yoğun. Ve çok.
Sevgi duygularımı hissetmemeye, farketmemeye çabalıyorum hatırıma geldiğinde. Halbuki dizlerimin önüne çöküp
sıcak, şevkatli, merhametli, tombik ellerini ısrarla öpüp öpüp
sesli sesli hem ellerine hem babama sarılarak ağlamak istiyorum. Görüş benimle demek istiyorum. Konuş benimle baba, çocukkenki gibi sevgin ile şevkatin ile bak bana, dinle beni, kızma ama. Kızmadan dinle, korkutmadan konuş benimle demek istiyorum. Çok şey istiyorum. Çok şey hissediyorum.
Babamın eksikliğinin yerini ne kadar sözcüklere dökmeye çalışsam, kelimeler hiç bir zaman yerini bulmaz.
 
Ellerine sağlık Esmer. İyi ki geldin.. Babama sevgim öfkem kadar yoğun. Ve çok.
Sevgi duygularımı hissetmemeye, farketmemeye çabalıyorum hatırıma geldiğinde. Halbuki dizlerimin önüne çöküp
sıcak, şevkatli, merhametli, tombik ellerini ısrarla öpüp öpüp
sesli sesli hem ellerine hem babama sarılarak ağlamak istiyorum. Görüş benimle demek istiyorum. Konuş benimle baba, çocukkenki gibi sevgin ile şevkatin ile bak bana, dinle beni, kızma ama. Kızmadan dinle, korkutmadan konuş benimle demek istiyorum. Çok şey istiyorum. Çok şey hissediyorum.
Babamın eksikliğinin yerini ne kadar sözcüklere dökmeye çalışsam, kelimeler hiç bir zaman yerini bulmaz.

tekrar o güzel yüreğine sağlık Nihil..

o kadar çok sevdiğin için öfken bu kadar büyük işte.. terazini iki ucu gibi..

gerçekten yazamıyorum sana.. ne desem de derman olsam gerçekten bilemiyorum.. yüzümün yüreğimin halini anlatcak kadar yazım da kuvvetli değil:43: tanımasam da seni

içtenlikle sarılmak gelir elimden sadece. kabul edersen:48:
 
Bu duygu birikimlerinin tesellisi yok gibi esmer.
Nitelikli bir çözümleme ile arınır insan bence. Kendi kendine yapamaz bunu tabi.
Baba ile olan içsel hesaplaşmamı bitirebilmem lazım. Benzeri hisleri yaşayanın da kendindeki içsel hesaplaşmasını bitirmesi lazım. Bunun dışında ki çözümler yapay ve sun'i, geçici çözümler sunmaktan öteye gidemez gibi geliyor, inandırıcı gelmiyor.
Bu huzursuzluğun karşıma çıkmasını engelleyemiyorum kendi başıma. Aşşağı çekiyor beni her hissettiğimde. Belki yazarsam azalır içimde dedim, ondan yazdım buraya da. Söyledim.
Değişmedi birşey.

Ben de senin yanaklarından öperim esmer:) Ben de sana sarılırım..

Okuyup, sendekileri paylaştığın için sağolasın..
 
Back