- 25 Kasım 2006
- 8.868
- 19
çok sorulduğu için kısaca yazıyorum babamı...
emekli olunca o mis kokulu yeri bırakıp antalyaya geldi.daha sık görüşüyoruz en azından.talihsiz iki evlilik daha yaptı ne talihsizlik ama anlatılır gibi değil. bir gün kızınca kendine kavunmu bu ne yapayım dedi .o kadarda değil çocuk değilsiniz ki gözü kapalı evlenmiş olmak için tanımadan...
allah bahşetmiş kaç duyu kullanın diye sende de var tanımadan nasıl evlenilirki.
hele olgun yaşlarda yaptığın...
bizimle görüşmek istemedi hatun (külkedisindeki üvey hatun mumla arasanız bulamazsınız ama bizi bulurlar.)evlenip gelince buraya ilk görüşmemizde belli etti kendini.ben hastayım(bencede hasta)öyle gelemezmiş,gidemezmiş,kalabalığa giremezmiş
ilk ve son görüşüm oldu
babama üzülme,sen gelirsin bana sık sık halamıda görürsün diyorum (bende kalıyor ablası)
yıllardır haftada,on günde bir hatta bayramlardada o gelir bize.doya doya
oturur,çene çalarız ne madamdan ne hatundan bahsetmeden
bu kadarıda mutlu olmamıza yetiyor
geldiğinde ve giderken öptüğümde çocukluğumdaki gibi lavanta kokusunu içime çekerek kokluyorum allaha emanet diyerek birbirimize... gidiyor.
oğlumun düğünündede özellikle karşılaşmadılar babam arkalarda bir yerlere
ilişmiş madam en önde düğün sahibi oymuşçasına...
sanki çocuklarımın doğumunda,doğum günlerinde,kızımın düğününde hep varmış edası ile...
babamın yanına gidiyorum hadi dans edelim diyorum pistte değil,masanın ucunda diyor dans ediyoruz öpüyorum onu
en arkalarda bırakarak kırık kanatlarımla önlere yürüyorum...
yeşilimin anılarından duygular...
emekli olunca o mis kokulu yeri bırakıp antalyaya geldi.daha sık görüşüyoruz en azından.talihsiz iki evlilik daha yaptı ne talihsizlik ama anlatılır gibi değil. bir gün kızınca kendine kavunmu bu ne yapayım dedi .o kadarda değil çocuk değilsiniz ki gözü kapalı evlenmiş olmak için tanımadan...
allah bahşetmiş kaç duyu kullanın diye sende de var tanımadan nasıl evlenilirki.
hele olgun yaşlarda yaptığın...
bizimle görüşmek istemedi hatun (külkedisindeki üvey hatun mumla arasanız bulamazsınız ama bizi bulurlar.)evlenip gelince buraya ilk görüşmemizde belli etti kendini.ben hastayım(bencede hasta)öyle gelemezmiş,gidemezmiş,kalabalığa giremezmiş
ilk ve son görüşüm oldu
babama üzülme,sen gelirsin bana sık sık halamıda görürsün diyorum (bende kalıyor ablası)
yıllardır haftada,on günde bir hatta bayramlardada o gelir bize.doya doya
oturur,çene çalarız ne madamdan ne hatundan bahsetmeden
bu kadarıda mutlu olmamıza yetiyor
geldiğinde ve giderken öptüğümde çocukluğumdaki gibi lavanta kokusunu içime çekerek kokluyorum allaha emanet diyerek birbirimize... gidiyor.
oğlumun düğünündede özellikle karşılaşmadılar babam arkalarda bir yerlere
ilişmiş madam en önde düğün sahibi oymuşçasına...
sanki çocuklarımın doğumunda,doğum günlerinde,kızımın düğününde hep varmış edası ile...
babamın yanına gidiyorum hadi dans edelim diyorum pistte değil,masanın ucunda diyor dans ediyoruz öpüyorum onu
en arkalarda bırakarak kırık kanatlarımla önlere yürüyorum...
yeşilimin anılarından duygular...