E
EU1
Ziyaretçi
-
- Konu Sahibi EU1
- #1
Nazilli, Ege Bölgesinin eski yerleşim merkezlerinden biridir. İlk yerleşim yeri Mastavra'dır. Burası Lidya'lılar tarafından kuruldu. Daha sonra buradan bugünkü Pınarbaşı Mahallesi ve Çapahasan mahallesine göçler oldu. Bu iki yerde de bölgenin pazarları kuruldu. Pınarbışı mahallesinin bulunduğu yere Yukarı Pazarköy, Çapahasan ve Dumlupınar mahallesinin bulunduğu yere ise Aşağı Pazarköy ismi verildi.
Persler İ.Ö. 546'da Lidya'lıları yenerek, Lidya devletine son verdiler.
Sonra Büyük İskender İ.Ö. 344 de Persleri yenerek bu toprakları Makedonya toprakları içerisine kattı. İskender'in ölümünden sonra kurulan Selovkoslar'ın eline geçen bölge daha sonra Roma İmparatorluğunun eline geçti. Bu dönemde ekonomik yönden kalkınmalar oldu.
Romalılar döneminde bu bölgede gelişmemiş yerlerde; yerli halk ve köleler için üretim merkezleri kurularak, buraların gelişmesi sağlandı.
Bu dönemde tahıl ekim alanları genişletildi. Üzüm, incir, zeytin, portakal ve pamuk üretimi yapıldı. Bunların verimlerinin artırılması ve yeni ürünlerin yetiştirilmesi için büyük çabalar gösterildi.
Roma İmparatorluğu İ.S. 395'da Doğu Roma İmparatorluğu ve Batı Roma İmparatorluğu diye ikiye ayrılınca Nazilli Bizans İmparatorluğu sınırları içerisinde kaldı.
Menderes Vadisi, Bizans yönetiminin siyasi, dini ve kültürel yapılaşmayı başkent İstanbul yönünde yoğunlaştırması bu bölgede ticari ve ekonomik yönden sıkıntılara neden oldu.
Bizans döneminde burası Hıristiyanlık inancı yönünden önemli bir bölge haline geldi. Afrodisyas ve Harpasa ( Arpaz ) piskoposluk merkezi oldu.
Selçuklular 1176 yılında Miryakefalon savaşını kazandı.
Bu topraklar Selçukluların eline geçince Nazilli ve çevresinde yeni bir kültür ve uygarlık başladı.
Selçuklular döneminde bu bölgeye Oğuz boylarına bağlı Gökhan, Dağhan, Gedüklü, Haydarlı, Hocabeyli, Toygar, Alanyuntlu, Kireges, Bayındır, Kızıllar gibi Türk oymakları yerleşti.
Bu Türk oymakları dokumacılıkla uğraştıkları için pamuk üretimine önem verdiler. Pamukçuluğu geliştirdiler.
Muğla çevresinde kurulan Menteşe Beyliği 1280 yılında Nazilli ve çevresini ele geçirdi. Daha sonra Aydınoğulları Nazilli'yi kendi topraklarına kattı.
1390 yılında Yıldırım Beyazıt Nazilli ve yöresini Osmanlı topraklarına kattı.
1402 yılında Timur, Yıldırım Beyazıt'ı Ankara savaşında yenince
Nazilli ve çevresi Timur'un eline geçti. Daha sonra Timur bu bölgeyi Aydınoğullarına bıkaktı. Çok geçmeden ikinci Murat Anadolu da ki isyanları bastırdıktan sonra Nazilli ve çevresini tekrar Osmanlı egemenliği altına aldı.
Nazilli'ye ismini veren Nazlı Kız Efsanesi
Aydın Sancak Beyi Süleyman Beyin, Osman isminde yakışıklı, delikanlı bir oğlu vardı. Osman Bey vergi işlerine bakardı. Bir gün Osman Bey, vergi toplamak için Pazar Köye geldi. Bu köyün ileri gelenlerinden Ahmet Ağanın evine misafir olur. Ahmet Ağanın, Nazlı isminde çok da güzel bir kızı vardı. Osman Bey Nazlı 'yı görür ona aşık olur. Nazlı' da onu sever. Nazlı' yı Babasından istedir. Ahmet Ağa kızı vermez. Nazlı, Osman Beysiz yapamaz. Ona kaçar. Ahmet Ağa bu olaya dayanamaz zehir içer ölür. Nazlı Babasının ölüm haberini alır almaz Pazar köye gelir. Babasının ölümüne kendisinin sebep olduğunu düşünerek bu acıya dayanamaz kendisini Menderes ırmağına atar ölür. Ölüm haberini alan Osman Bey Pazar köye gelir. Nazlı' nın acısına dayanamaz o da kendisini Menderes ırmağına atarak ölür. İkisini aynı mezara korlar kimsenin bilmediği yere gömerler. Bundan sonra Pazar köyün ismi Nazlı Köy, Nazlı il, sonra da Nazilli olur.
Persler İ.Ö. 546'da Lidya'lıları yenerek, Lidya devletine son verdiler.
Sonra Büyük İskender İ.Ö. 344 de Persleri yenerek bu toprakları Makedonya toprakları içerisine kattı. İskender'in ölümünden sonra kurulan Selovkoslar'ın eline geçen bölge daha sonra Roma İmparatorluğunun eline geçti. Bu dönemde ekonomik yönden kalkınmalar oldu.
Romalılar döneminde bu bölgede gelişmemiş yerlerde; yerli halk ve köleler için üretim merkezleri kurularak, buraların gelişmesi sağlandı.
Bu dönemde tahıl ekim alanları genişletildi. Üzüm, incir, zeytin, portakal ve pamuk üretimi yapıldı. Bunların verimlerinin artırılması ve yeni ürünlerin yetiştirilmesi için büyük çabalar gösterildi.
Roma İmparatorluğu İ.S. 395'da Doğu Roma İmparatorluğu ve Batı Roma İmparatorluğu diye ikiye ayrılınca Nazilli Bizans İmparatorluğu sınırları içerisinde kaldı.
Menderes Vadisi, Bizans yönetiminin siyasi, dini ve kültürel yapılaşmayı başkent İstanbul yönünde yoğunlaştırması bu bölgede ticari ve ekonomik yönden sıkıntılara neden oldu.
Bizans döneminde burası Hıristiyanlık inancı yönünden önemli bir bölge haline geldi. Afrodisyas ve Harpasa ( Arpaz ) piskoposluk merkezi oldu.
Selçuklular 1176 yılında Miryakefalon savaşını kazandı.
Bu topraklar Selçukluların eline geçince Nazilli ve çevresinde yeni bir kültür ve uygarlık başladı.
Selçuklular döneminde bu bölgeye Oğuz boylarına bağlı Gökhan, Dağhan, Gedüklü, Haydarlı, Hocabeyli, Toygar, Alanyuntlu, Kireges, Bayındır, Kızıllar gibi Türk oymakları yerleşti.
Bu Türk oymakları dokumacılıkla uğraştıkları için pamuk üretimine önem verdiler. Pamukçuluğu geliştirdiler.
Muğla çevresinde kurulan Menteşe Beyliği 1280 yılında Nazilli ve çevresini ele geçirdi. Daha sonra Aydınoğulları Nazilli'yi kendi topraklarına kattı.
1390 yılında Yıldırım Beyazıt Nazilli ve yöresini Osmanlı topraklarına kattı.
1402 yılında Timur, Yıldırım Beyazıt'ı Ankara savaşında yenince
Nazilli ve çevresi Timur'un eline geçti. Daha sonra Timur bu bölgeyi Aydınoğullarına bıkaktı. Çok geçmeden ikinci Murat Anadolu da ki isyanları bastırdıktan sonra Nazilli ve çevresini tekrar Osmanlı egemenliği altına aldı.
Nazilli'ye ismini veren Nazlı Kız Efsanesi
Aydın Sancak Beyi Süleyman Beyin, Osman isminde yakışıklı, delikanlı bir oğlu vardı. Osman Bey vergi işlerine bakardı. Bir gün Osman Bey, vergi toplamak için Pazar Köye geldi. Bu köyün ileri gelenlerinden Ahmet Ağanın evine misafir olur. Ahmet Ağanın, Nazlı isminde çok da güzel bir kızı vardı. Osman Bey Nazlı 'yı görür ona aşık olur. Nazlı' da onu sever. Nazlı' yı Babasından istedir. Ahmet Ağa kızı vermez. Nazlı, Osman Beysiz yapamaz. Ona kaçar. Ahmet Ağa bu olaya dayanamaz zehir içer ölür. Nazlı Babasının ölüm haberini alır almaz Pazar köye gelir. Babasının ölümüne kendisinin sebep olduğunu düşünerek bu acıya dayanamaz kendisini Menderes ırmağına atar ölür. Ölüm haberini alan Osman Bey Pazar köye gelir. Nazlı' nın acısına dayanamaz o da kendisini Menderes ırmağına atarak ölür. İkisini aynı mezara korlar kimsenin bilmediği yere gömerler. Bundan sonra Pazar köyün ismi Nazlı Köy, Nazlı il, sonra da Nazilli olur.