- 3 Ocak 2011
- 6.292
- 16.403
- 39
Mustafa Kemal Atatürk'ün Cumhurbaşkanı olduktan sonra Fransa'dan hoca getirip özel dersler aldığını, giydiği kıyafetleri tasarlayıp çizimini yapabilecek kadar stilist olduğunu biliyor muydunuz?
Az sonra okuyacaklarınıza çok şaşıracaksınız. Gelin anlatayım.
1* Atatürk, okuduğu kitaplarda önemli gördüğü yerleri çizen, işaretleyen, yanına notlar alan bir tarza sahip. Mesela Victor Pauchet isimli yazarın Genç Kalınız isimli eserini okurken şu cümlenin altını çizip işaretliyor:
2* Bu çizgiler aslında onun yaşamı boyunca neden çok şık ve güzel görünümü olduğunun sırrını veriyor. Onun fotoğraflarında bir devlet başkanından çok giyinmeyi seven, giyinmeye önem veren bir stilist görüyoruz.
3* Atatürk, Cumhurbaşkanı olduktan sonra Fransa’dan özel bir adab-ı muaşeret hocası getiriyor. Sosyal konulardan yemek yeme usullerine, giyime, oyunlara ve danslara kadar pek çok konuda kendisini geliştirmeye çalışıyor.
4* Dönemin meclis başkanı Kazım Özalp, Atatürk’ün aldığı bu eğitimleri bakan ve vekillere de tavsiye ettiğini, hatta meclis başkanı seçildiğinde kendisine “redingotsuz başkan olmaz” diyerek kendi redingotlarından birini hediye ettiğini anlatıyor.
5* Atatürk, Levon Kordonciyan genç bir terzi kalfasını eğitim için Paris’e gönderiyor ve döndükten sonra şahsi terzisi olarak tutuyor. Sık sık Kordonciyan’ın Kınalı Ada’daki evinde kıyafet çizimleri üzerinde çalışıyor.
6* Bir keresinde böbrek rahatsızlığı nedeniyle sıcak tutması için sırtı trikolu, önü kumaş bir yelek tasarlıyor. Kordonciyan o kadar beğeniyor ki kendisi için de dikiyor.
7* Kumaş ve kravatları genellikle dışarıdan.. Gömlek ve elbiselerini ise İstanbul’daki şahsi terzilerinden temin ediyor. Ürün olarak ipek ve pamuklu tercih ediyor. Bebe yaka, şal yaka, gömlek yaka, Ata yaka gibi moda yakalara oldukça ilgili.
8* Ceketlerinde ise yakanın değişik formlarında çift ya da tek düğmeli tercihler görüyoruz. Resmi etkinliklerde frak ve smokinden şaşmıyor. Yelek onun için bir vazgeçilmez. Yeleği, takımın rengiyle kombinliyor. Desenli yahut düz renk… Çeşitliliğe açık bir tarzı tercih ediyor.
9* Pantolonu ise dönemin akımıyla uyumlu şekilde dar paça tercih ediyor. Onun giyim tarzı esasen paltoda ortaya çıkıyor. Alışılmışın aksine paltoda sınırlı bir zevki bulunmuyor. Kıyafetlerine uygun renk, kumaş ve modelde pek çok palto kullandığı biliniyor.
10* Mendil, altın kol düğmeleri, kravat iğneleri, adının baş harflerinden oluşan armalı ipek fularlar, kumaş yahut deri eldivenler, siyah, kahve, kemik rengi değişik ağaçlardan baş tarafı oltu veya lüle taşından yapılmış bastonlar, köstekli saatler ve nihayet sigaralıklar..
11* Atatürk’ün kendisine has bir tarzı var. Mesela bir rugan ayakkabısının içerisinde bordo kadife astar tercih ediyor. Aynı zamanda fotoğraflarında çoraplarının jilet gibi düz olduğunu görüyoruz. Çünkü çorap jartiyeri kullanıyor. Dönemin popüler bir erkek aksesuarı...
12* Cumhuriyet'in yıl dönümünde taşıması zor bir pelerin tercih ediyor. Üstelik elinde fötr şapkayı gayet estetik şekilde dik tuttuğunu da görüyoruz. Elindeki eldivenler ise özenle "ters çevrilmiş" durumda. Ayakkabılarda toz zerresi bile bulunmuyor.
Gerçekten harika bir tarz...
13* Orman Çiftliği gezisinde beyaz giydiğini görüyoruz. İşlenmemiş ham keten tercih ediyor. Tamamen yerli bir ürün.. Milli bir müesseseyi açarken hem arazi şartlarına, hem ortama hem de milliliğe istinaden yerli bir ürün tercihi gerçekten üzerine kafa yorulduğunu gösteriyor.
14* Ceket ve pantolonun da beyaz olması aldığı ilhamlarla ilgili aslında. Ve mendil asla es geçilmiyor. Yukarıda bahsedilen kitabın başka bir bölümünde altını özenle çizdiği şöyle bir cümle bulunuyor:
"Açık renk elbise giyin. Matem elbisesi giyen, bir mahzende yaşıyor demektir."
15* 1936'da İngiliz Kralı Edward’ın İstanbul ziyareti esnasında Atatürk, kralın gemide nasıl bir tarzda giyindiğini görevliler vasıtasıyla gizlice öğreniyor. Aldığı bilgilere göre terzisine lacivert blazer ve beyaz pantolon yaptırıyor ve onları giyiyor.
16* Giyimi ve tarzı dikkat çekici şekilde başarılı olan ve giydiklerini bizzat çizebilen birinin kılık kıyafet devrimi yapmış olmamasına şaşmamak gerekiyor. Üstelik Atatürk belki de en iddialı kombini Kastamonu’da, Şapka Devrimi için halkın karşısına çıktığında tercih ediyor.
17* Bu ziyaret esnasında kullandığı Panama modeli fötr şapka asla tesadüfi bir seçim değil. Çünkü hem cesaret isteyen iddialı bir tercihtir hem de geniş kenarlı fötr şapkalar, dönemin tarımla ve hayvancılıkla uğraşan çiftçiler arasında son derece popülerdir.
18* Son olarak onun kendisiyle özdeşleşen, şahsına has kombininden bahsetmek gerekiyor. Başarılı ve dünyaca ünlü bir mareşal olmasına ve resmi olarak başkomutan sıfatına sahip bulunmasına rağmen Atatürk, 1926 yılından itibaren askeri üniforma giymeyi bırakıyor.
19* Askeri manevralar için sahaya inmesi gerektiğinde dahi üniforma tercih etmiyor. Fakat arazi şartları için resmi kaçacak takımlardan veya gayri ciddi kaçacak spor kıyafetlerden uzak duruyor. Bunun yerine nevi şahsına münhasır bir kombin tasarlıyor.
20* Arazi şartlarına uyum için çizme ve hareket kolaylığı bol pantolonla askeri bir görünüm kazanırken beyaz gömleğinin üzerine giydiği yelek ve boynuna taktığı papyonla görünümünü sivilleştiriyor. Böylece askeri bir manevra için ideal yarı-sivil kombin yaratmış oluyor.
21* Ömrü boyunca pek çok savaş ve isyan görmüş, akabinde yeni bir ülke kurarak inkılaplar yapmış hayli yoğun ve meşgul bir liderin tüm bu hengâmede giyimine özel alaka gösterebilmiş ve kendi tarzı yaratabilmiş olması onu sürprizlerle dolu bir insan haline getiriyor.
22* 1914 yılında Sofya’da görevli olduğu günlerde katıldığı bir kıyafet balosunda günün en iyi giyineni seçildikten sonra Bulgaristan Meclis Başkanı’nın söylediği gibi:
Müthiş, müthiş bir adam!
Atatürk'ün maaşı ve harcamaları kayıtlıdır. Kendisinin ve akrabalarının gizli serveti "hiç" olmadı. Üzerine kayıtlı malları ve paraları devlete miras bıraktı.
Bilgisel bitmiştir.
Az sonra okuyacaklarınıza çok şaşıracaksınız. Gelin anlatayım.
1* Atatürk, okuduğu kitaplarda önemli gördüğü yerleri çizen, işaretleyen, yanına notlar alan bir tarza sahip. Mesela Victor Pauchet isimli yazarın Genç Kalınız isimli eserini okurken şu cümlenin altını çizip işaretliyor:
2* Bu çizgiler aslında onun yaşamı boyunca neden çok şık ve güzel görünümü olduğunun sırrını veriyor. Onun fotoğraflarında bir devlet başkanından çok giyinmeyi seven, giyinmeye önem veren bir stilist görüyoruz.
3* Atatürk, Cumhurbaşkanı olduktan sonra Fransa’dan özel bir adab-ı muaşeret hocası getiriyor. Sosyal konulardan yemek yeme usullerine, giyime, oyunlara ve danslara kadar pek çok konuda kendisini geliştirmeye çalışıyor.
4* Dönemin meclis başkanı Kazım Özalp, Atatürk’ün aldığı bu eğitimleri bakan ve vekillere de tavsiye ettiğini, hatta meclis başkanı seçildiğinde kendisine “redingotsuz başkan olmaz” diyerek kendi redingotlarından birini hediye ettiğini anlatıyor.
5* Atatürk, Levon Kordonciyan genç bir terzi kalfasını eğitim için Paris’e gönderiyor ve döndükten sonra şahsi terzisi olarak tutuyor. Sık sık Kordonciyan’ın Kınalı Ada’daki evinde kıyafet çizimleri üzerinde çalışıyor.
6* Bir keresinde böbrek rahatsızlığı nedeniyle sıcak tutması için sırtı trikolu, önü kumaş bir yelek tasarlıyor. Kordonciyan o kadar beğeniyor ki kendisi için de dikiyor.
7* Kumaş ve kravatları genellikle dışarıdan.. Gömlek ve elbiselerini ise İstanbul’daki şahsi terzilerinden temin ediyor. Ürün olarak ipek ve pamuklu tercih ediyor. Bebe yaka, şal yaka, gömlek yaka, Ata yaka gibi moda yakalara oldukça ilgili.
8* Ceketlerinde ise yakanın değişik formlarında çift ya da tek düğmeli tercihler görüyoruz. Resmi etkinliklerde frak ve smokinden şaşmıyor. Yelek onun için bir vazgeçilmez. Yeleği, takımın rengiyle kombinliyor. Desenli yahut düz renk… Çeşitliliğe açık bir tarzı tercih ediyor.
9* Pantolonu ise dönemin akımıyla uyumlu şekilde dar paça tercih ediyor. Onun giyim tarzı esasen paltoda ortaya çıkıyor. Alışılmışın aksine paltoda sınırlı bir zevki bulunmuyor. Kıyafetlerine uygun renk, kumaş ve modelde pek çok palto kullandığı biliniyor.
10* Mendil, altın kol düğmeleri, kravat iğneleri, adının baş harflerinden oluşan armalı ipek fularlar, kumaş yahut deri eldivenler, siyah, kahve, kemik rengi değişik ağaçlardan baş tarafı oltu veya lüle taşından yapılmış bastonlar, köstekli saatler ve nihayet sigaralıklar..
11* Atatürk’ün kendisine has bir tarzı var. Mesela bir rugan ayakkabısının içerisinde bordo kadife astar tercih ediyor. Aynı zamanda fotoğraflarında çoraplarının jilet gibi düz olduğunu görüyoruz. Çünkü çorap jartiyeri kullanıyor. Dönemin popüler bir erkek aksesuarı...
12* Cumhuriyet'in yıl dönümünde taşıması zor bir pelerin tercih ediyor. Üstelik elinde fötr şapkayı gayet estetik şekilde dik tuttuğunu da görüyoruz. Elindeki eldivenler ise özenle "ters çevrilmiş" durumda. Ayakkabılarda toz zerresi bile bulunmuyor.
Gerçekten harika bir tarz...
13* Orman Çiftliği gezisinde beyaz giydiğini görüyoruz. İşlenmemiş ham keten tercih ediyor. Tamamen yerli bir ürün.. Milli bir müesseseyi açarken hem arazi şartlarına, hem ortama hem de milliliğe istinaden yerli bir ürün tercihi gerçekten üzerine kafa yorulduğunu gösteriyor.
14* Ceket ve pantolonun da beyaz olması aldığı ilhamlarla ilgili aslında. Ve mendil asla es geçilmiyor. Yukarıda bahsedilen kitabın başka bir bölümünde altını özenle çizdiği şöyle bir cümle bulunuyor:
"Açık renk elbise giyin. Matem elbisesi giyen, bir mahzende yaşıyor demektir."
15* 1936'da İngiliz Kralı Edward’ın İstanbul ziyareti esnasında Atatürk, kralın gemide nasıl bir tarzda giyindiğini görevliler vasıtasıyla gizlice öğreniyor. Aldığı bilgilere göre terzisine lacivert blazer ve beyaz pantolon yaptırıyor ve onları giyiyor.
16* Giyimi ve tarzı dikkat çekici şekilde başarılı olan ve giydiklerini bizzat çizebilen birinin kılık kıyafet devrimi yapmış olmamasına şaşmamak gerekiyor. Üstelik Atatürk belki de en iddialı kombini Kastamonu’da, Şapka Devrimi için halkın karşısına çıktığında tercih ediyor.
17* Bu ziyaret esnasında kullandığı Panama modeli fötr şapka asla tesadüfi bir seçim değil. Çünkü hem cesaret isteyen iddialı bir tercihtir hem de geniş kenarlı fötr şapkalar, dönemin tarımla ve hayvancılıkla uğraşan çiftçiler arasında son derece popülerdir.
18* Son olarak onun kendisiyle özdeşleşen, şahsına has kombininden bahsetmek gerekiyor. Başarılı ve dünyaca ünlü bir mareşal olmasına ve resmi olarak başkomutan sıfatına sahip bulunmasına rağmen Atatürk, 1926 yılından itibaren askeri üniforma giymeyi bırakıyor.
19* Askeri manevralar için sahaya inmesi gerektiğinde dahi üniforma tercih etmiyor. Fakat arazi şartları için resmi kaçacak takımlardan veya gayri ciddi kaçacak spor kıyafetlerden uzak duruyor. Bunun yerine nevi şahsına münhasır bir kombin tasarlıyor.
20* Arazi şartlarına uyum için çizme ve hareket kolaylığı bol pantolonla askeri bir görünüm kazanırken beyaz gömleğinin üzerine giydiği yelek ve boynuna taktığı papyonla görünümünü sivilleştiriyor. Böylece askeri bir manevra için ideal yarı-sivil kombin yaratmış oluyor.
21* Ömrü boyunca pek çok savaş ve isyan görmüş, akabinde yeni bir ülke kurarak inkılaplar yapmış hayli yoğun ve meşgul bir liderin tüm bu hengâmede giyimine özel alaka gösterebilmiş ve kendi tarzı yaratabilmiş olması onu sürprizlerle dolu bir insan haline getiriyor.
22* 1914 yılında Sofya’da görevli olduğu günlerde katıldığı bir kıyafet balosunda günün en iyi giyineni seçildikten sonra Bulgaristan Meclis Başkanı’nın söylediği gibi:
Müthiş, müthiş bir adam!
Atatürk'ün maaşı ve harcamaları kayıtlıdır. Kendisinin ve akrabalarının gizli serveti "hiç" olmadı. Üzerine kayıtlı malları ve paraları devlete miras bıraktı.
Bilgisel bitmiştir.
Eklentiler
- F532AA33-566A-4B11-AA07-FB02A92376D1.jpeg543,3 KB · Görüntüleme: 133
- 75FC1F0B-9768-48E0-9C9C-ECEB1D686AB0.jpeg65,3 KB · Görüntüleme: 116
- F8E53B98-34F5-4ED7-AB8C-1A05F74E4740.jpeg242,8 KB · Görüntüleme: 121
- B598BB3E-A72C-4994-A63F-F42094852112.jpeg220,2 KB · Görüntüleme: 126
- 9FE6A095-CCD5-4433-9C0A-900744DA4ED5.jpeg465,2 KB · Görüntüleme: 135
- 241C828F-4EBC-496D-AE38-6FFE8BEB6292.jpeg133,9 KB · Görüntüleme: 124
- 6E870246-F72E-47D1-AF57-AC2F8EE046CD.jpeg619,3 KB · Görüntüleme: 157
- F3C89C20-A166-4D50-BDFB-0E172BCFF4E7.jpeg97,8 KB · Görüntüleme: 129
- 46C5A827-2D81-448F-90B2-7B8840C4D6DF.jpeg104 KB · Görüntüleme: 134
- 733B0CFE-64F6-4CDA-9706-3BA5A1B44FFC.jpeg403,2 KB · Görüntüleme: 141
- 53A53F0C-459D-46E4-AD38-A16FC62F4519.jpeg107,9 KB · Görüntüleme: 134
- EE794A41-8801-47AF-B1E6-0E00D04C0E8C.jpeg425,3 KB · Görüntüleme: 143
- B11A2731-0926-41F8-B124-C0F4217BF60E.jpeg410,5 KB · Görüntüleme: 127
- 8860EA2A-5243-496E-AFB3-9988D87AA7EB.jpeg162,6 KB · Görüntüleme: 194
- CD80C935-D796-4A69-AC2F-325F2CF61053.jpeg124,5 KB · Görüntüleme: 397
- 173326A2-72AD-4481-9A77-05A57E074917.jpeg100,2 KB · Görüntüleme: 129
- 4E3243E2-D3A8-40ED-A3ED-C0A003687B24.jpeg106,1 KB · Görüntüleme: 134