- 12 Temmuz 2006
- 35.016
- 30.372
- 60
krizinin ortaya çıkmasında ruhsal etkenlerin rolü artık kabul edilmiştir. Ama alerjik görüntülerle özellikleri arasındaki ilişki günümüzde de aydınlatılamamıştır. Bu alanda yapılmış bazı çalışmalar histerik ve dengesiz kişilerde daha fazla astım görüldüğünü ortaya koymuştur. Daha yeni bazı çalışmalar astımı olan kişilerle sağlıklı kişiler arasında bazı ka*rakter farklılıkları olduğunu doğrulamıştır. Ama alerjik kişilerde ortaya konan kişilik bozuklukları olgudan olguya farklı olduğundan bunları bir tabloda top*lamak ve ortak ruhsal özellikleri saptamak zordur. Gene de, bu değişik kişilik*lerde ortak olan bazı noktalar vardır ve bunlar başlıca üç başlıkta özetlenebi*lir:
• doymak bilmez bir açgözlülük, hırslılık
• saldırganlık
• ruhsal çöküntü.
Bu psikolojik özelliklerin bilinmesi, hekim ile hasta arasında doğru bir ilişki kurulması ve başarılı bir tedavi olanağı açısından büyük önem taşır. Astımlı hasta hekimden bir destek arar. Hekim hastaya karşı güven verici ve ikna edi*ci bir tutum almalıdır.
Ağır astım krizi geçiren ve bu nedenle hastanelerin reanimasyon servislerine kaldırılmaları gereken hastalar, tipine ve hastanın hastalığa karşı tu*tumuna göre iki gruba ayrılırlar: İlk gruptaki hastalar astıma karşı büyük bir güçle savaşırlar, tıkalı olan solunum yollan aracılığıyla en fazla havayı solu*yabilmek amacıyla büyük bir enerjiyle solurlar; ötekiler İse aksine boğulma (asfiksi) sendromuna hiç direnmezler. Bu hastalar için soluma biçimi gerçek bîr ifade yöntemi oluşturur.
Astmatik kişiler genellikle, üyeleri arasında değişik bir ilişki olan aüelerden gelirler. Bazen hasta aile üyelerinin kurbanıdır ve onların istemlerine uyar, ba*zı durumlarda ise anne baba astımlı hastanın kurbanıdır. Hasta, başta annesi olmak üzere tüm aile üyelerini, hastalığını kullanarak ha*rekete geçirir. Bazı hastalar ise bulunduktan ortamın, aşırı koruyucu ve otori*ter annelerin kurbanı olabilirler
• doymak bilmez bir açgözlülük, hırslılık
• saldırganlık
• ruhsal çöküntü.
Bu psikolojik özelliklerin bilinmesi, hekim ile hasta arasında doğru bir ilişki kurulması ve başarılı bir tedavi olanağı açısından büyük önem taşır. Astımlı hasta hekimden bir destek arar. Hekim hastaya karşı güven verici ve ikna edi*ci bir tutum almalıdır.
Ağır astım krizi geçiren ve bu nedenle hastanelerin reanimasyon servislerine kaldırılmaları gereken hastalar, tipine ve hastanın hastalığa karşı tu*tumuna göre iki gruba ayrılırlar: İlk gruptaki hastalar astıma karşı büyük bir güçle savaşırlar, tıkalı olan solunum yollan aracılığıyla en fazla havayı solu*yabilmek amacıyla büyük bir enerjiyle solurlar; ötekiler İse aksine boğulma (asfiksi) sendromuna hiç direnmezler. Bu hastalar için soluma biçimi gerçek bîr ifade yöntemi oluşturur.
Astmatik kişiler genellikle, üyeleri arasında değişik bir ilişki olan aüelerden gelirler. Bazen hasta aile üyelerinin kurbanıdır ve onların istemlerine uyar, ba*zı durumlarda ise anne baba astımlı hastanın kurbanıdır. Hasta, başta annesi olmak üzere tüm aile üyelerini, hastalığını kullanarak ha*rekete geçirir. Bazı hastalar ise bulunduktan ortamın, aşırı koruyucu ve otori*ter annelerin kurbanı olabilirler