- 15 Temmuz 2006
- 737
- 5
- 40
Bir gün Delilik yakın dostlarını kahve
içmek üzere evine davet etmiş. Herkes gelmiş.
Kahveler içildikten sonra Delilik dostlarına
saklambaç oynamayı önermiş.
- Saklambaç mı? O da nedir? diye sormuş Merak.
- Saklambaç bir oyundur. Sizler saklanırken
ben yüze kadar sayacağım. Saymayı bitirdiğimde
ilk bulacağım kişi benden sonraki ebe olacaktır.
Korku ve Tembellik dışındakiler Delilik'in
önerisini derhal kabul etmişler.
- 1..., 2..., 3... diye yüksek sesle saymaya
başlamış Delilik.Acelecilik, ilk bulduğu yere
kendini atıvermiş. Utangaçlık, her zamanki
alışkanlığıyla bir ağacın gölgesine ilişmiş.
Neşe, bahçenin orta yerine doğru yönelmiş.
Hüzün, saklanacak yer bulamadığından ağlamaya
koyulmuş. Kıskançlık, Başarı'nın peşinden giderek
yanı başındaki bir kayanın ardına sığınmış.
Delilik saymayı sürdürmüş...
Umutsuzluk, Delilik'in doksan dokuza geldiğini
duyduğunda iyiden iyiye umutsuzluğa kapılmış.
- YÜZ ! diye haykırmış Delilik, Saklanmayan ebedir,
aramaya başlıyorum.....İlk sobelenen Merak olmuş.
Birinci kurbanın kim olacağını o kadar merak
ediyormuş ki, saklanmayı ihmal etmiş. Bahçe
duvarına baktığında, Delilik Kararsızlık'ı
fark etmiş; üzerine tünemiş olduğu duvarın hangi
tarafına saklanacağını düşünmekle meşgulmüş.
...Ve hemen ardından Neşe'yi, Hüzün'ü, Utangaçlık'ı
sobelemiş. Herkes yeniden bir araya geldiğinde
Merak sormuş:
-Aşk nerede? Hiç Aşk'ı gören oldu mu?
Delilik, Aşk'ı aramaya koyulmuş. Dağlara çıkmış,
nehirlerin yataklarına bakmış ama Aşk'ı hiçbir
yerde bulamamış. Çaresiz arayışını sürdüren Delilik,
bir gül ağacı ile karşılaşmış. Eline geçirdiği bir
çalıyla ağacın dallarını, yapraklarını yoklamış.
Aniden tiz bir çığlıkla irkilmiş. Acıyla bağıran
Aşk, diken batan gözünü tutuyormuş. Delilik ne
yapacağını bilememiş. Özür dilemiş, yalvarmış
yakarmış Aşk'a kendisini affetmesi için. O kadar
üzülmüş ki bir daha hayat boyu yanından
ayrılmayacağını bile vaat etmiş. Acısı biraz
dinen Aşk sonunda özürleri kabul etmiş.
O günden beri Aşk'ın gözü kördür ve Delilik
hep yanı başındadır.
_________________
içmek üzere evine davet etmiş. Herkes gelmiş.
Kahveler içildikten sonra Delilik dostlarına
saklambaç oynamayı önermiş.
- Saklambaç mı? O da nedir? diye sormuş Merak.
- Saklambaç bir oyundur. Sizler saklanırken
ben yüze kadar sayacağım. Saymayı bitirdiğimde
ilk bulacağım kişi benden sonraki ebe olacaktır.
Korku ve Tembellik dışındakiler Delilik'in
önerisini derhal kabul etmişler.
- 1..., 2..., 3... diye yüksek sesle saymaya
başlamış Delilik.Acelecilik, ilk bulduğu yere
kendini atıvermiş. Utangaçlık, her zamanki
alışkanlığıyla bir ağacın gölgesine ilişmiş.
Neşe, bahçenin orta yerine doğru yönelmiş.
Hüzün, saklanacak yer bulamadığından ağlamaya
koyulmuş. Kıskançlık, Başarı'nın peşinden giderek
yanı başındaki bir kayanın ardına sığınmış.
Delilik saymayı sürdürmüş...
Umutsuzluk, Delilik'in doksan dokuza geldiğini
duyduğunda iyiden iyiye umutsuzluğa kapılmış.
- YÜZ ! diye haykırmış Delilik, Saklanmayan ebedir,
aramaya başlıyorum.....İlk sobelenen Merak olmuş.
Birinci kurbanın kim olacağını o kadar merak
ediyormuş ki, saklanmayı ihmal etmiş. Bahçe
duvarına baktığında, Delilik Kararsızlık'ı
fark etmiş; üzerine tünemiş olduğu duvarın hangi
tarafına saklanacağını düşünmekle meşgulmüş.
...Ve hemen ardından Neşe'yi, Hüzün'ü, Utangaçlık'ı
sobelemiş. Herkes yeniden bir araya geldiğinde
Merak sormuş:
-Aşk nerede? Hiç Aşk'ı gören oldu mu?
Delilik, Aşk'ı aramaya koyulmuş. Dağlara çıkmış,
nehirlerin yataklarına bakmış ama Aşk'ı hiçbir
yerde bulamamış. Çaresiz arayışını sürdüren Delilik,
bir gül ağacı ile karşılaşmış. Eline geçirdiği bir
çalıyla ağacın dallarını, yapraklarını yoklamış.
Aniden tiz bir çığlıkla irkilmiş. Acıyla bağıran
Aşk, diken batan gözünü tutuyormuş. Delilik ne
yapacağını bilememiş. Özür dilemiş, yalvarmış
yakarmış Aşk'a kendisini affetmesi için. O kadar
üzülmüş ki bir daha hayat boyu yanından
ayrılmayacağını bile vaat etmiş. Acısı biraz
dinen Aşk sonunda özürleri kabul etmiş.
O günden beri Aşk'ın gözü kördür ve Delilik
hep yanı başındadır.
_________________