- 12 Temmuz 2006
- 643
- 9
- 48
Hep duyarız gündelik hayatımızın alışıla gelmiş, dilimize pelesenk olmuş bir deyimdir. Yapan nasıl yapıyor? Anasının karnında mı öğrendi?
Asıl bu deyim nereden ve nasıl türedi onu araştırmak gerekli.
Nereden mi? Yaşayarak öğrenme huyumuzdan. Huyumuz kurusun. Balıklama dalarız mevzuya, ne bir araştırma ne bir strateji, ne bir fizibilite. Derler ya hani kervan yolda düzülür. Sorunları işin içine girince görürüz. Başka bir planımız olmadığı içinde elimiz ayağımıza dolaşır. Ya verimli sonuç alınamaz yada işi tamamlamdan başarısızlığı kabul ederiz.
Ama derler ya en azından tecrübe etmiş olduk. Bu sayede çok güzel öğrenilir, öğrenilen de akılda kalır. "Bugün ne öğrendim biliyor musun? Araba da kriko bulundurmak gerekliymiş. -Neden ki? -Teker patlayınca lazım oluyor"
-Bilgisayar almak istiyorum.
-Bu konuda bilginiz var mı?
-Öğreniriz yahu bilen anasının karnında mı öğrendi?
-Nasıl bir sistem kurmak istiyorsunuz?
-Ne bileyim işte şöyle uygun birşey.
-Ne maksatla kullanacaksınız?
-İşte oyun müzik filan.
Buradan sonrasını tahmin edebilirsiniz koltuk altında taşınan kasalar görmüşsünüzdür. Onların aslında hava almaya ihtiyaçları yok yada aksesuar olarak tasarlanan objeler değiller.
-Ne oldu
-Sistem çöktü.
-Oyunu açmadı
-programı kuramadım.
Bunlar basit örnekler asıl şimdikileri görün; Yaşayarak öğrenmenin kötü sonuçları da var tabi ki
-Deniz kumunu inşaatta kullanmamak gerekliymiş
-Neden?
-içerisindeki tuz metal ve çimentoyu bozuyor.
-Hadi yahu bu yüzden mi yıkıldı bu kadar bina boşuna mı öldü bu insanlar?
-Ne diyelim Kader
İşin kötü boyutu bu kendi beceriksizliğimizi kadere bağlarız.
Araştırmalı günler...
Asıl bu deyim nereden ve nasıl türedi onu araştırmak gerekli.
Nereden mi? Yaşayarak öğrenme huyumuzdan. Huyumuz kurusun. Balıklama dalarız mevzuya, ne bir araştırma ne bir strateji, ne bir fizibilite. Derler ya hani kervan yolda düzülür. Sorunları işin içine girince görürüz. Başka bir planımız olmadığı içinde elimiz ayağımıza dolaşır. Ya verimli sonuç alınamaz yada işi tamamlamdan başarısızlığı kabul ederiz.
Ama derler ya en azından tecrübe etmiş olduk. Bu sayede çok güzel öğrenilir, öğrenilen de akılda kalır. "Bugün ne öğrendim biliyor musun? Araba da kriko bulundurmak gerekliymiş. -Neden ki? -Teker patlayınca lazım oluyor"
-Bilgisayar almak istiyorum.
-Bu konuda bilginiz var mı?
-Öğreniriz yahu bilen anasının karnında mı öğrendi?
-Nasıl bir sistem kurmak istiyorsunuz?
-Ne bileyim işte şöyle uygun birşey.
-Ne maksatla kullanacaksınız?
-İşte oyun müzik filan.
Buradan sonrasını tahmin edebilirsiniz koltuk altında taşınan kasalar görmüşsünüzdür. Onların aslında hava almaya ihtiyaçları yok yada aksesuar olarak tasarlanan objeler değiller.
-Ne oldu
-Sistem çöktü.
-Oyunu açmadı
-programı kuramadım.
Bunlar basit örnekler asıl şimdikileri görün; Yaşayarak öğrenmenin kötü sonuçları da var tabi ki
-Deniz kumunu inşaatta kullanmamak gerekliymiş
-Neden?
-içerisindeki tuz metal ve çimentoyu bozuyor.
-Hadi yahu bu yüzden mi yıkıldı bu kadar bina boşuna mı öldü bu insanlar?
-Ne diyelim Kader
İşin kötü boyutu bu kendi beceriksizliğimizi kadere bağlarız.
Araştırmalı günler...