- 14 Ağustos 2009
- 53.296
- 42.836
Amerikan Yahudi Kongresi , 2004te Erdoğana terörizmle savaş, İsrail ve Filistin sorununa barışçıl bir çözüm bulma çabalarından dolayı verdikleri ödülü geri istedi
Başbakan Tayyip Erdoğan ın İsrailin Gazzeye yönelik saldırı nedeniyle Tel Aviv Yönetimini Filistinlilere yönelik soykırım suçu işlemekle suçlamasının ardından, 2004te Erdoğana terörizmle savaş, İsrail ve Filistin sorununa barışçıl bir çözüm bulma ve Türkiyedeki Yahudileri koruma çabalarından dolayı ödül veren Amerikan Yahudi Kongresi (ACJ) ödülü geri istedi.
Tolga Tanışın Hürriyette yer alan haberine göre, 1918de kurulan ve ABDdeki İsrail lobisinin en etkin örgütlerinden biri kabul edilen AJCnin, 23 Temmuz 2014te başkanı Jack Rosenın imzasıyla Erdoğana yollanan mektubunda şöyle denildi:
Size bu ödülü vermemizden 10 yıl sonra, siyasi kazanç ve Türk halkını Yahudilere karşı şiddete tahrik etmek için tehlikeli bir retorik kusarak dünyada en nefret dolu biçimde İsrail karşıtı kişi oldunuz. Bu ay hedef ayrımı gözetmeyen roket saldırılarına karşı İsrailin kendini savunmasına cevaben İsrail devletini soykırım suçu işlemek ve barbarlıkta Hitleri geçmekle suçladınız. Bu tür zehirli açıklamalar sadece Türk-Yahudi ilişkilerine tamiri imkânsız zararlar verip masum insanları riske atmakla kalmıyor, İsrail ve Hamas arasındaki mevcut ihtilafı sona erdirmede masada meşru bir arabulucu olarak çalışma imkanı sunan koltuğunuzu da size kaybettiriyor. Ortadoğudaki tek demokrasi İsraili yanlış biçimde Hitler ile karşılaştırmak yerine, ki bu sadece sizin uluslararası arenadaki itibarınızı zedeliyor, Türkiyenin liderliği, Haması İsrailli sivillere karşı şiddeti sona erdirmeleri için etkilemede daha iyi kullanılabilirdi. Bizim ödülümüz, Yahudiler, Amerikalılar ve daha barışçıl bir dünya isteyen herkes için önemli konularda aldığı pozisyonla gerçek bir cesaret sergileyen ve bu nedenle Yahudi toplumu tarafından tanınmayı hak eden bir kişi içindi. Şimdiki poziyonunuz, medyadan anlaşıldığı biçimde, nefret yayıcı ve Yahudilere yönelik saldırılarınız sizi onurlandırdığımız her şeyi sorgulamayı gerektiriyor. Bu yüzden ödülümüzü geri vermenizi istiyoruz.
Başbakanın İsraile yönelik sert eleştirileri sonrası 2004te aldığı bu ödül Türkiyede de tartışma yaratmış ve muhalif çevreler Başbakanı İsrail eleştirisinde samimi olmamakla suçlayıp hem bu Cesaret ödülü hem de ondan bir yıl sonra başka bir Yahudi örgüt tarafından sunulan benzer bir ödülü örnek göstermişti. Başbakanlık Kamu Diplomasisi Koordinatörlüğü ise önceki gün bu türden bir dizi eleştiri konusunda yayınladığı bilgi notunda, Başbakan Erdoğanın, bu ödülleri iade etmemesinin bir tutarsızlık göstergesi olup olmadığı konusunda şöyle demişti:
Hayır. Başbakan Erdoğana tevdi edilen ödüllerden biri, 2. Dünya Savaşında Hitler Almanyasında soykırıma uğratılan Yahudileri kurtaran kahraman Türk diplomatların anısına Haziran 2005 yılında verilmiştir. Ödülle beraber, diplomatlarımızın adının yazılı olduğu bir plaket Başbakanımıza takdim edilmiştir. Diğer ödül ise, Kasım 2003´te İstanbulda yabancı bir banka şubesine ve Musevi vatandaşlarımızın ibadetlerini yerine getirdiği iki sinagoga yapılan terör saldırılardan kısa bir süre sonra, Ocak 2004 tarihinde ülkemizin demokratik değerlere bağlılığı ve teröre karşı cesur mücadelesi nedeniyle verilmiştir. Bu tartışmayı, esası itibariyle ülkemizin ve Başbakanımızın ilkeli duruşunun bir teyidi olarak görüyoruz. Bu ödüller, Türkiye-İsrail ilişkilerinin farklı bir mahiyette olduğu dönemde arz edilmiştir. Türkiye Cumhuriyeti gerek, İslamofobi gibi ırkçılık olarak gördüğü antisemitizm konusunda gerekse teröre karşı mücadele konusunda pozisyonunu aynen korumaktadır. Bu sebepten dolayı, Türkiye Cumhuriyeti İsrailin devlet terörüne karşı çıkmaktadır. Bu iki konunun birbirine karıştırılması ve Sayın Başbakanımıza ve Hükümete karşı bir kara propaganda aracı haline getirilmek istenmesi kabul edilemez.
T24