Akupunktur-İğneli uyarım
--------------------------------------------------------------------------------
Binlerce yıllık bir tedavi yöntemi olan akupunktur, son 20-30 yılda birçok ülkede popüler olmuştur. Bilinen tedavilere dirençli birçok hastalıkta iyileşme sağlaması, ilaç tedavisindeki yan etkilerinin olmayışı, kolay uygulanması, emniyetli, etkili ve ekonomik oluşu nedeniyle modern tıpta önemli bir yer edinmiştir.
Analjezik etki: Ençok bilinen ve kullanılan etkilerden biridir. Baş ağrıları, bel ağrıları, romatizmal ağrılar ve diğer benzer ağrılarda bazı spesifik noktalar kullanılarak ağrı kesici etki sağlanır. Ağrı giderme konusunda en popüler nörolojik açıklama 1965 yılında R. Melzack ve P. D. Wall tarafından öne sürülen “Gate Kontrol Teori” ile izah edilmiştir. Bu teoriye göre bizim ağrı hissetmemiz, merkezi sinir sistemi içindeki fonksiyonel kapı ve kapılar tarafından modüle edilmektedir. Normal şartlar altında bu kapı ardına kadar açık olup ağrı impulsları kolaylıkla hissedilir, fakat akupunktur tedavisi uygulandığında iğne yapılan bölgeden ikinci bir impuls akımı oluşur, ağrılı impulslarla ağrısız impulsların oluşturduğu kapı önündeki duyu karışıklığı bu kapının kapanmasına neden olur ve ağrının duyulmasını engeller. Bir diğer teori ise “Endorfin Sekresyon Teorisi” dir(B. Pommeranz,1976). Endorfin vücudun kendi ürettiği, morfinden çok daha etkili bir ağrı kesicidir. Endorfinler sadece akupunktur analjeziyi değil, aynı zamanda kronik ağrı sendromu mekanizmalarını ve diğer düzensizlikleri gidermede önemlidir. Terrinius Upsala; kronik ağrısı olan hastalarda, Endorfin seviyesinin çok düşük olduğunu göstermiştir.
Sedasyon etkisi: Bazı hastalar tedavi esnasında uykuya dalarlar ve yenilenmiş, canlanmış olarak uyanırlar. Bu hastaların akupunktur tedavisi esnasında alınan EEG’ lerinde delta ve theta dalga aktivitelerinde azalma tesbit edilir. Tedavinin bu etkisinden uykusuzluk, anxiete, ilaç bağımlılıkları, epilepsi ve bazı ruhsal problemlerin tedavisinde yararlanılır.
Homeostazis=Düzenleyici etki: Bunun anlamı vücudun uygun bir dengeye getirilmesidir. Normal olarak Homeostazis otonom sinir sisteminin sempatik ve parasempatik dengelerinin kurulmasını amaçlar. Buna endokrin sistem de dahildir. Bu mekanizmalar birçok hastalıkta ciddi olarak bozulur ve gerekli onarım için akupunktur çok yardımcıdır.
İmmuniteyi yükseltme etkisi: Vücudun hastalıklara karşı direncini arttırır,bağışıklık sistemini kuvvetlendirir. Burada beyaz korpusküllerin çoğaldığı, vücudun dirençgücünü oluşturan gamaglobulinler, antikor ve diğer substansların yükseldiği görülür. Birçok vakada antikor titrasyonunun iki-dört kat arttığı gözlenmiştir. Bu retiküloendoteliyal sistemin aktivasyonu ile ilgilidir.
Psikolojik etki: Bu etki otosuggestionla veya hipnozisle karıştırılmamalıdır. Akupunkturun psikolojik etkisi önden oluşmamakta, akupunktur tedavisini takiben ortaya çıkmaktadır. Hipnozis genel populasyonda sadece % 10-15 etkili olduğu halde akupunktur bütün insanlarda ve hayvanlarda çeşitli derecelerde etkili olmaktadır. Bu etki orta beynin retiküler formasyonu ve beynin diğer önemli yerlerinden sağlanır. Ölçülebilir etkiler beyin dokusunun metabolik kimyasallarının tetkikleri ile saptanmış durumdadır. Ör. Beyin dopamin ve seratonin seviyesi akupunktur uygulamasından sonra artmaktadır.
Motor Tamir etkisi: Oluşmuş paralizilerde motor iyileşme akupunktur ile hızlanmaktadır. Önceleri başka tedavi metodları denenmiş hastaların akupunkturla tedavisiyle motor paralizilerde etkin sonuçlar alınmaktadır. (Motor Gate Teori, A.Jayasuriya
AKUPUNKTUR TEDAVİ YÖNTEMLERİ
Vücut Akupunkturu
Akupunktur tedavisinde sırt, boyun, el, kulak ve vücudun diğer bölümleri kullanılır. Vücuttaki belirli akupunktur noktalarına iğneler yardımıyla yapılan uyarılar vücudun hemen her bölgesine iletilir. Bu iletilen uyarılar, akupunktur noktalarından sinir sistemine ve son olarak da beyne ulaşır. Beyin de bu uyarıyı gerekli bölgeye ulaştırır ve akupunktur uygulanan bölgedeki enerji dengesi düzelir. Böylece hastalık da ortadan kalkmış olur.
Lazer Akupunkturu:
Bazı hastalıkların tedavisinde veya hastanın tercihi doğrultusunda iğne yerine lazer kullanılmaktadır. Bu yöntemde uyarı yapılacak bölgeye lazerle uyarı uygulanmaktadır. Özellikle ameliyat ve kazalardan sonra kalan izleri yok etmek konusunda oldukça başarılı bir yöntemdir. Ayrıca çocuklar için iğne yerine sıkça lazer kullanılır.
Tıbbi Masaj:
Günlük yaşamın veya iş hayatının yarattığı stresten ve var olan bazı rahatsızlıklardan kurtulmak için akupunktur tedavisi ile birlikte veya ayrı olarak uygulanabilir. Tıpkı, akupunkturda olduğu gibi bu tedavi de vücudun kendi kendisini onarmasına yöneliktir.
Bölgesel Zayıflama:
Bölgesel zayıflama ve selülit tedavisi için kullanılan corpus line yöntemi, birbirini tamamlayan üç tekniğe dayanır.
1. İyonoferez: Dokularda birikmiş olan yağları su içerisinde eriterek dokunun yapısında bulunan suyu serbest bırakmak amacıyla yapılır.
2. Kas Sıkıştırma: Selülitli doku altında bulunan kasların uygun bir Elektro Sitimülasyon’a tabi tutulmalarını sağlar