Doğal mikrop kırıcı Adaçayı
Çay veya ıhlamur gibi demlenip içilen sıradan bir bitki olarak tanıdığımız adaçayı, aynı zamanda çok eski çağlardan beri şifalı bir bitki olarak bilinmektedir. Bitkinin Latince adı, eski çağlardan beri ona ne denli büyük bir değer verildiğini belirtmeye yeterlidir herhalde; Salvia, latincede iyileştirmek, sağlığa kavuşturmak anlamına gelmektedir.
Adaçayının yaprakları, daha çiçeklenmeden mayıs ve haziran aylarında toplanır. Öğle saatlerinde toplanan yapraklar gölgede kurutulmalıdır.
Adaçayı sıkça içildiğinde tüm bedeni güçlendirir, kalp krizi tehlikesini azaltır. Çok iyi bir dezenfektan ve mikrop kırıcı olduğu için gece terlemelerinde; boğaz, bademcik ve diş eti iltihaplarında çok faydalıdır. Birinci Dünya Savaşı, Çanakkale Savaşı ve Kurtuluş Savaşı yıllarında, yeterli ilaç bulunamadığı için yaralıların, kaynatılan adaçayı ile tedavi edildiği ve yaralarına bu su ile pansuman yapıldığı anlatılmaktadır.
Gece terlemesine sebep olan hastalığı iyileştiren adaçayı, bu hastalıkla el ele giden aşırı güçsüzlüğe ve halsizliğe de, canlandırıcı etkisi sayesinde kısa sürede son verir.
Günde iki fincan adaçayını yudumlayarak içmek; kramplarda, omurilik rahatsızlıklarında, beze hastalıklarında ve organ titrekliklerinde büyük fayda sağlamaktadır.
Adaçayı, hasta karaciğeri de çok olumlu etkiler, onunla ilgili rahatsızlıkları giderir. Mide ve bağırsak gazlarını giderir, sindirim sisteminin düzenli çalışmasını sağlar. Mide bulantısını giderir. İştah açıcıdır.
Maria Treben İlahi Eczanedeki Sağlık adlı kitabında, adaçayının bademcik, diş eti, yutak ve ağız boşluğu iltihapları ile boğaz hastalıklarında ne kadar etkili olduğunu şu cümlelerle anlatmaktadır: Eğer zamanında adaçayı kullanılmış olsa, pek çok çocukta ve yetişkinde bademcik ameliyatına gerek kalmazdı. Bedenimizin polisleri olarak zehirli maddeleri yakalayan ve zararsız hale getiren bademcikler alındığında, ağızdan giren zararlı maddeler, böbreklere kadar ulaşırlar
5 litre suya 50 gram adaçayı koyup kaynatarak bu su ile banyo yapmak vücuda zindelik, cilde de canlılık verir.
Uzunca süre hasta yatağından kalkamayan kişilerin vücuduna adaçayı sirkesi ile masaj yapmak onları çok rahatlatır ve canlandırır. (Adaçayı sirkesi şöyle yapılır: Geniş ağızlı bir şişe, ağzına kadar adaçayı çiçeği ile doldurulur, içine bir miktar yaprak da konabilir. Çiçeklerin üstüne çıkacak kadar doğal üzüm sirkesi eklenir. Şişe 15 gün güneşte veya sıcak bir yerde bekletilir. İnce bir tülbentten süzüldüğü zaman adaçayı sirkesi hazırdır.)
Defne ve adaçayı bilimsel onay aldı
Halk arasında bazı hastalıklara iyi geldiğine inanılan defne, adaçayı, sığır kuyruğu gibi doğal ürünlerin faydaları, bilimsel çalışmayla ispatlandı. Mustafa Kemal Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Moleküler Biyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mahmut Çalışkan, bölgede yetişen defne, adaçayı ve sığır kuyruğunu 2 yıl süresince incelediklerini ifade etti. Çalışkan, Soğuk algınlığı, öksürük ve balgam söktürücü olarak kaynatılıp içilen sığır kuyruğunun; mideyi rahatlattığı ve idrar söktürücü özelliği olduğuna inanılan adaçayının; kozmetik sanayisinde kullanılan ve ağrılara iyi geldiği belirlenen defnenin, antibakteriyel özelliklerinin bulunduğu ve faydalı olduğu sonucuna ulaştık dedi.