Bende de bu sorun var. Eskiden 8-10 saat bir şey yeme ihtiyacı hissetmeden durabilir-çalışabilirdim. Yapmam gereken başka işler varsa yemek yemeyi unutur, işler bittiğinde "aa, ben bugün öğle yemeği yemedim galiba"diye kendi kendime konuştuğum çok olmuştur. taa ki geçen yaza kadar. İlk belirtiler yemek saati geçtiğinde sabırsızlık-sinirlilik ortaya çıkmasıyla başlamıştı. Normalde öğrencilerine karşı -ne yaparlarsa yapsınlar- son derece sabırlı olan, ve bu özelliğiyle öğrencilerinin ve meslektaşlarının dikkatini çeken ben, artık bambaşka biri olmuştum. kahvaltının üzerinden 3,5-4 saat geçmiş, dersin sonlarına yaklaşmışız, ben içimden "uff bu ders ne zaman bitecek, niye anlamıyo ki bu öğrenci,ufff" diye konuşmaya başlıyorum. Ya da iş yerimden herhangi bir konuda yemek öncesi bir not almışım, ya da bana bir şey söylenmiş. Aman allahım,bu nasıl olur, ne diyor bunlar vb. şeklinde sinir küpü oluyor, yemekten sonra kendime geldikten sonra aynı konu gündeme geldiğinde son derece anlayışlı, olaya espriyle yaklaşabilen biri oluyorum. Ben dahil çevremdeki herkes için bu durum gerçekten şaşırtıcı. Bazen film gibi geliyor. Sanki ruh değiştiriyorum. Uzun süre aç kaldıktan sonra yemek yediğimde,yemeğin ardından hafif baş dönmesi, sersemleme hissiyle karşılaşıyorum. Bu arada tabi bazen birlikte yemek yediğim kişiler yemeğin dokunduğunu sanıp,"eyvah yemek bozuk muydu,zehirlendik mi şimdi hepimiz?" gibi paniğe de kapılabiliyorlar.
Ama işin komik yanları da var. Mesela bir porsiyon profiterolle 2-3 bira içmişten daha fazla sarhoş gibi oluyorum:)
Şaka bir yana bu hastalık-şu anda reaktif hipoglisemi- insanın yaşam tarzını kökten değiştirmesini gerektiriyor. Bir çok alışkanlığınızı değiştirmeniz gerekebiliyor.
Mesela: eskiden toplu taşıma araçlarında bir şey yiyemeyen ben, akşam saatinde otobüste şekerimin düşmesi sonucu, ya otobüsten indiğimde yere yığılacaktım-tabi inebilirsem- ya da çantamdaki kepekli bisküviden 2-3 tane yiyecektim. 2. söylediğimi yaptım. O anda hayatımda yediğim en lezzetli en mucizevi besindi. Zaten poşetin içinde küçük küçük kırarak lokma lokma ağzıma attığım için kimse fark etmemişti bile... Ama ben olası kötü bir durumu önlemiş olmuştum ve eve güven içinde ulaşmıştım.
Hipoglisemi- reaktif hipoglisemi-şeker düşüklüğü vb hastalığı olan arkadaşlar deneyimlerini-hastalıkla baş etmek için buldukları pratik yöntemleri paylaşırlarsa çok sevinirim.
Sağlıklı günler...