- 28 Mart 2012
- 8.170
- 2.003
Önümüzdeki zamanları anlayabilmek için gündeme gelen astrolojik kombinasyonları ve gezegenler arasındaki ilişkileri daha yakından değerlendirebiliriz. Satürn artık Akrep burcunda ilerliyor ve bu transitini 2015 yılında tamamlayacak. Son zamanlarda farkedilen o ki herkes kendi hayatını yenileme ve değiştirme yönünde daha kararlı adımlar atmaya başladı. Satürn Akrepte, yüksek bir konsantrasyonu, mücadeleyi ve kendini dönüştürme uğraşını anlatıyor. Teraziden sonra Akrep, artık karar vermeyi ve sonuna kadar gitmeyi açıklar. Çoğunlukla, bu dönemde bizi bağlayan ilişkiler, ortaklıklar, maddi ve manevi açıdan son derece belirleyici ve önemli bir rol oynamakta. Bağlı kaldığımız bu ilişkilerin bizi hırpalayan, huzursuz eden yönleri de olabilir. Kuşkusuz Akrep burcundaki Satürn, kendimizi yenileme ve daha fazla güç kazanma uğraşımızda bu ilişki ve ortaklıkları ne ölçüde kontrol edebildiğimiz yönününde bizi test etmekte. 2013 yılında, Satürnle, Oğlak burcundaki Plutonun arasındaki açı son derece güçlü, derin, mücadele içeren bir yenilenme içinden geçtiğimizin diğer bir göstergesi. Bu kombinasyon yeniden yapılanmayı, hayatımızdaki gereksiz ve artık anlamı kalmamış olan şeylerden ayrılmayı, ne kadar zor olsa da, dayanıklılık göstererek şimdiye kadar sağlam ve değişmez olarak kabul etttiğimiz şeyleri bir kenara bırakabilmeyi anlatıyor.
2013te değişim ve yenilenme sürekli bir hal almakta. Satürn kendimiz için yeni bir gelecek inşa etmeye başladığımızı, bunu yaparken güçlü bir kararlılık göstermemiz gerektiğini anlatırken, bir diğer önemli açı, Uranüs ve Pluton arasında devam etmekte. Daha önceki yazılarda da değindiğimiz gibi, Uranüs ve Pluton arasındaki kare açı 2015 yılına kadar etkin olmaya devam edecek. Bu dönüştürücü ve aniden değiştirici yeni koşullar altında beklediğimiz kararlı dengeyi bulamayız. Tam tersine, içinde bulunduğumuz dönemde sert sallantılar, sürekli değişen koşullar ve kendimizi yenileme, süregelen değişimin bir parçası haline gelmemiz gerekiyor. Bu açı altında değişime ve kendimizi yenilemeye ne kadar direnirsek, o kadar büyük gerilimler ve tersine durumlarla karşılaşacağız. Doğum haritanızda Uranüs ve Plutonun hangi evlerde olduğuna bakarak, sizi yenilenmeye iten koşulların özellikle hangi alanlarda yaşandığını görebilirsiniz. Özellikle yükselen burçları Koç, Yengeç, Terazi ve Oğlak olanlar bu güçlü değişim rüzgarını çok daha fazla yaşamaktalar.
Sözünü ettiğimiz yenilenme ihtiyacı Jüpiterin İkizler burcunda kaldığı yılın ilk yarısında daha dengesiz ve kaygan bir zemin oluşturmakta. Jüpiter 26 Hazirana kadar İkizlerde kalacak ve bu tarihten sonra Yengeç burcuna ilerleyecek. Jüpiter İkizlerdeyken kendimizi çok emin ve değişim yönünde istikrarlı bulabilmemiz kolay olmayabilir. Bu nedenle, yılın ilk yarısında daha esnek ve uyumlu bir çaba içerisinde kalmamız gerekebilir. Ancak yılın ikinci yarısında aradığımız güven ve duygusal destekler konusunda daha şanslı ve kararlı bir yön içerisine girebileceğiz. Jüpiter Yengeç burcuna ilerledikten hemen sonra, Temmuz ayında Satürnle ve Neptünle üçgen açılar kuracak. Su elementi burçlarda kurulacak bu büyük üçgen, hayal ettiğimiz, sezgilerimizle farkına vardığımız pek çok konuda ve özellikle yaratıcı konularda hayallerimizi somut hale getirebileceğimiz dikkat çekici imkanların gelişeceğini anlatıyor. Özellikle haritalarında su elementinin burçları, Yengeç, Akrep ve Balık güçlü olan kişiler kendilerini yenileme ve daha verimli bir dengeye ulaşma konusuna kolaylıklar kazanabilirler.
Son olarak, 2013 yılındaki güneş tutulmalarına bakarsak, bu tutulmaların Boğa/Akrep ekseninde gerçekleşeceklerini görüyoruz. Güney ay düğümü Boğa, varolan birikimlerimize bağlı kalmak ya da hareketsiz kalmak yerine, sahip olduğumuz potansiyel gücü harekete geçirmemizin doğru bir adım olacağını göstermekte. Bu nedenle, 10 Mayısta gerçekleşecek olan tutulma özellikle maddi konularda önemli bir mücadele getirmekte. Bahar aylarında elimizdekilere sıkı sıkıya bağlanmak yerine, istikrarımızı tehdit eden durumlar karşısında daha cesur davranmak durumundayız. Bu dönemde özellikle parasal konularda, birikimlerimiz yönünde sarsıcı değişimler yaşayabiliriz. Eğer bu yönde kendimizi yenileme yönüne girerek yeni riskler alabilirsek, 3 Kasımda gerçekleşecek diğer Güneş tutulması altında sözünü ettiğimiz değişimi çok daha rahat yönetmeye başlayabiliriz.
2013te değişim ve yenilenme sürekli bir hal almakta. Satürn kendimiz için yeni bir gelecek inşa etmeye başladığımızı, bunu yaparken güçlü bir kararlılık göstermemiz gerektiğini anlatırken, bir diğer önemli açı, Uranüs ve Pluton arasında devam etmekte. Daha önceki yazılarda da değindiğimiz gibi, Uranüs ve Pluton arasındaki kare açı 2015 yılına kadar etkin olmaya devam edecek. Bu dönüştürücü ve aniden değiştirici yeni koşullar altında beklediğimiz kararlı dengeyi bulamayız. Tam tersine, içinde bulunduğumuz dönemde sert sallantılar, sürekli değişen koşullar ve kendimizi yenileme, süregelen değişimin bir parçası haline gelmemiz gerekiyor. Bu açı altında değişime ve kendimizi yenilemeye ne kadar direnirsek, o kadar büyük gerilimler ve tersine durumlarla karşılaşacağız. Doğum haritanızda Uranüs ve Plutonun hangi evlerde olduğuna bakarak, sizi yenilenmeye iten koşulların özellikle hangi alanlarda yaşandığını görebilirsiniz. Özellikle yükselen burçları Koç, Yengeç, Terazi ve Oğlak olanlar bu güçlü değişim rüzgarını çok daha fazla yaşamaktalar.
Sözünü ettiğimiz yenilenme ihtiyacı Jüpiterin İkizler burcunda kaldığı yılın ilk yarısında daha dengesiz ve kaygan bir zemin oluşturmakta. Jüpiter 26 Hazirana kadar İkizlerde kalacak ve bu tarihten sonra Yengeç burcuna ilerleyecek. Jüpiter İkizlerdeyken kendimizi çok emin ve değişim yönünde istikrarlı bulabilmemiz kolay olmayabilir. Bu nedenle, yılın ilk yarısında daha esnek ve uyumlu bir çaba içerisinde kalmamız gerekebilir. Ancak yılın ikinci yarısında aradığımız güven ve duygusal destekler konusunda daha şanslı ve kararlı bir yön içerisine girebileceğiz. Jüpiter Yengeç burcuna ilerledikten hemen sonra, Temmuz ayında Satürnle ve Neptünle üçgen açılar kuracak. Su elementi burçlarda kurulacak bu büyük üçgen, hayal ettiğimiz, sezgilerimizle farkına vardığımız pek çok konuda ve özellikle yaratıcı konularda hayallerimizi somut hale getirebileceğimiz dikkat çekici imkanların gelişeceğini anlatıyor. Özellikle haritalarında su elementinin burçları, Yengeç, Akrep ve Balık güçlü olan kişiler kendilerini yenileme ve daha verimli bir dengeye ulaşma konusuna kolaylıklar kazanabilirler.
Son olarak, 2013 yılındaki güneş tutulmalarına bakarsak, bu tutulmaların Boğa/Akrep ekseninde gerçekleşeceklerini görüyoruz. Güney ay düğümü Boğa, varolan birikimlerimize bağlı kalmak ya da hareketsiz kalmak yerine, sahip olduğumuz potansiyel gücü harekete geçirmemizin doğru bir adım olacağını göstermekte. Bu nedenle, 10 Mayısta gerçekleşecek olan tutulma özellikle maddi konularda önemli bir mücadele getirmekte. Bahar aylarında elimizdekilere sıkı sıkıya bağlanmak yerine, istikrarımızı tehdit eden durumlar karşısında daha cesur davranmak durumundayız. Bu dönemde özellikle parasal konularda, birikimlerimiz yönünde sarsıcı değişimler yaşayabiliriz. Eğer bu yönde kendimizi yenileme yönüne girerek yeni riskler alabilirsek, 3 Kasımda gerçekleşecek diğer Güneş tutulması altında sözünü ettiğimiz değişimi çok daha rahat yönetmeye başlayabiliriz.