- 16 Ağustos 2010
- 293.103
- 603.050
- 43
Bayrak ve İstiklal Marşı Türk bağımsızlığının simgeleridir. İstiklal Marşı, Mehmet Akif Ersoy tarafından yazılmış; 10 kıta ve 41 dizeden oluşan ölçülü, uyaklı uzun bir şiirdir. Ulusal mücadelenin kazanılmasından sonra Türkiye Büyük Millet Meclisi bir Milli Marş yarışması düzenledi. Bu yarışmaya 724 şiir katıldıysa da, seçici kurul bunların hiçbirini beğenmedi. Mehmet Akif Ersoy, ödüllü bir yarışma olduğu için buna katılmadı. Ödül koşullunun kaldırılması üzerine kırk sekiz saat gibi kısa bir zamanda şiirini yazarak ilgililere verdi. Şiir,1 Mart 1921’de dönemin Milli Eğitim Bakanı olan Hamdullah Suphi Tanrı över tarafından TBMM’de okundu. Alkışlarla karşılanan 12 Mart 1921’de Türk İstiklal Marşı olarak kabul edildi.
Mehmet Akif Ersoy, marş karşılığında kendisine verilen 500 lirayı, çok gereksinimi olduğu halde Türk ordusuna bağışlamıştır.
İstiklal Marşı Bestecisi Anlatıyor
Şiir değişik bestelerle çalınıyordu. Bu beste karışıklığı, 1930’da giderildi Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası Şefi Osman Zeki Üngör‘ün yaptığı beste günümüzdeki biçimiyle benimsendi. Osman Zeki Üngör: ’’İstiklal Marşı’nı bestelerken, Kocatepe’den İzmir’e koşan; kaçan düşmanı kovalayan Türk süvarilerinin coşkusunu ve atlarının nal seslerini ruhumda duydum.’’diyerek besteleme aşamasındaki duygularını dile getirmiştir.
Okulların açılışında, kapanışında; çeşitli nedenlerle yapılan törenlerde; uluslar arası toplantı ve spor karşılaşmalarında İstiklal Marşı okunur. Marş okunması sırasında yüzümüzü bayrağa çevirerek kımıldamadan saygı duruşunda bulunmalıyız. Bu bir yurttaşlık görevidir.
Mehmet Akif Ersoy 1873-1936 yılları arasında yaşamış ünlü bir şairimizdir. Safahat adlı bir yapıtı vardır. İstiklal Marşı‘nı hiçbir yapıtına almamıştır. Nedeni sorulduğunda ’’O benim değil, ulusumun eseridir.’’ demiştir. İstiklal Marşı yeniden yazılamaz mı? Sorusuna da ’’ Tanrı Türk ulusuna bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın.’’ Diye yanıt vermiştir. Özgür, güçlü, çağdaş, mutlu insan olmanın yolu bağımsızlıktan geçer. Türk ulusu, özgür ve bağımsız bir ulus olarak yaşayagelmiştir. Öyle de kalacaktır.
Kabul Edildi İstiklal Marşı
Çarpışıyordu yurdun dört yanında Mehmetçikler
Can veriyordu milleti için birer birer
Nice ocaklar söndü yaşandı nice keder
Kanlarımızla başardık bizimdir bu zafer
Almıştık milletçe bu yurdu memleketi
Anlatılmalıydı bu zafer bu ulu sevgi
Toplandı şairler yazmak için İstiklali
Bütün vatandan yüzlerce şiir geldi
Mehmet Akif yazmıştı en güzelini
Ama istemiyordu o ödülü hediyeyi
Para için mi yazmıştı bu şiiri
Sadece vermek istiyordu millete en iyisini
Ama Mehmet Akif kararından emindi
Bu marşa ödül verilmesi ona uygun değildi
İşe koyuldu sonunda mecburen Hasan Basri
İkna edecekti şiiri vermekte Mehmet Akif’i
TBMM’de okunurken Akif’in şiiri
Heyecanlandırdı dinleyen bütün Meclisi
Ayakta alkışladı bütün milletvekilleri
Anlatıyordu bu şiir kazanılan zaferi
Mehmet Akif’in şiiri coşkuyla karşılandı
Bu yüce Türk Milletinin artık bir marşı vardı
Yankılanacaktı bu zafer unutturmayacaktı savaşı
İnletecekti tüm yurdu inletecekti Türk Halkını
Sahiplenmedi Akif bu şiiri yüce marşı
Millete hediye ettiğini nasıl kendine alırdı
Kitabına da koymadı istese de yapamazdı
Çünkü yüce milletin kalbine gömdü bu marşı
Yoktu bestesi marşını istiyordu Türk Halkı
Kemal Paşa duymuştu Üngör’ü Ankara’ya çağırdı
Ulu marşa güzel bir beste yazdı
Sevmişti Türk Halkı besteyi bağrına bastı
En sonunda marşımız bestesiyle hazırdı
Yıllarca ulusumuzun göğsünü kabarttı
Zor günlerde millete oldu moral kaynağı
Her mısrasında milleti coşkuyla ayağa kaldırdı
Uğur Altay
İstiklâl Marşını Dinlerken
Borazanbaşı, borazanbaşı
Akşamları batan güneşe karşı
Alışılmış bir ibadet gibi
Çaldığınız o İstiklâl Marşı
Yıllardır her kulakta yer etmiş
Gür nağmeleriyle tutanken arşı
Az rastlanır bir huşu içinde
Ayakta dinleriz bütün çarşı
Hayal »gibi, vehim gibi bir şey
Sanki memleketin dağı taşı
En sadık bekçisi tarihimin
Kesilir ansızın şehit naşı.
Bir meçhul askerler mahşeriyle
Hatırlatır o yaman savaşı.
Yanık türkülerinden biliriz
Yemen Çölü’nü, Sarıkamış’ı
Kurduna kuşuna sor söylesin
Neydi Türk’ün o günkü telâşı?
Karalar giymiş Anadolu
Kan bir yandan, bir yandan gözyaşı
Sürmedi çok şükür o(kıyamet
Gecenin ‘birinde fecre karşı
Güneşten evvel doğdu ufukta
Mustafa Kemal’in altın başı.
Cahit Sıtkı TARANCI
İstiklâl Marşı'mız
Her milletin bir milli marşı var fakat bizimkisi ayrı.
Bizimkisi İstiklal Marşıdır, başka yazılamaz gayrı.
Kimisi yazılmış bilmem hangi krala; lorda, barona.
Küçümsemem ama, benzetirim şişirilmiş bir balona.
Marşımız kahramanlar destanı. Gönülden oku, benimse!
İstiklali, hürriyeti, ruhu anlatır bu marş benimse.
Milletin tarih ve ülküsünü bu nesle yansıtan değer.
Dillerin, kalplerin coştuğu bu dizeler her şeye değer.
Bir sestir o, Hakkı; istiklâli, direnci haykıran bir ses.
Bütün zaferlerimizi, mısra mısra soluklayan nefes.
Şahlandırır Milli Mücadele ruhunu, ortaya döker.
Vatanıma saldıran köpeğin dişlerini kökünden söker.
Bedir aslanına denk Mehmetin, Fatihin, Yavuzun sesi.
Bu gönülden kükremeyi duyan hainin kaçar neşesi.
Başka İstiklal Marşını Allah, bu millete yazdırmasın.
Vatanımda düşmanlara kendi mezarını kazdırmasın.
Necmi Ünsal