10 Adımda Güneydoğu Anadolu Gezisi: Keşfedilmemiş Güzellikler
Güneydoğu Anadolu, tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış, mistik atmosferi, büyüleyici doğal güzellikleri ve efsanevi mutfağıyla gezginlerin gözdesi. Ancak bu bölge yalnızca popüler turistik yerlerden ibaret değil! Eğer derinlemesine bir keşif yapmak istiyorsanız, işte 10 adımda unutulmaz bir Güneydoğu Anadolu gezisi rehberi! Güneydoğu Anadolu'ya Nasıl Gidilir?
Güneydoğu Anadolu, tarihi ve kültürel zenginlikleriyle keşfedilmeyi bekleyen büyüleyici bir bölge. Bu güzel coğrafyaya ulaşım ise oldukça kolay ve çeşitli alternatifler sunuyor.Hava Yolu ile Ulaşım
En hızlı ve konforlu seçeneklerden biri hava yolunu tercih etmek. İstanbul, Ankara, İzmir ve Antalya gibi büyük şehirlerden Gaziantep, Diyarbakır, Şanlıurfa, Mardin ve Batman gibi Güneydoğu’nun önemli şehirlerine düzenli uçuşlar bulunuyor.Ortalama uçuş süreleri:
İstanbul - Gaziantep
Ankara - Diyarbakır
İzmir - Şanlıurfa
Havalimanlarından şehir merkezine ulaşım için HAVAŞ, belediye otobüsleri, taksiler ve araç kiralama seçenekleri mevcut.
Karayolu ile Ulaşım
Türkiye’nin dört bir yanından Gaziantep, Diyarbakır, Mardin, Şanlıurfa ve Adıyaman gibi şehirlere otobüs seferleri mevcut.Ortalama otobüs yolculuk süreleri:
İstanbul - Diyarbakır
Ankara - Gaziantep
İzmir - Şanlıurfa
Gece yolculuklarını tercih ederseniz sabah Güneydoğu’nun mistik havasına uyanabilirsiniz.
Özel Araç ile Ulaşım
Eğer kendi aracınızla güneydoğuya doğru bir yolculuğa çıkmayı planlıyorsanız, yollar genel olarak oldukça iyi durumda ve seyahatiniz boyunca sizi bekleyen pek çok doğal ve tarihi güzellik var. Hem konforlu bir sürüş yapabilir hem de yol boyunca birbirinden ilginç yerleri keşfetme fırsatı yakalayabilirsiniz.Yolculuğunuzun rotasında bazı harika duraklar bulunuyor:
Tuz Gölü
Eğer Ankara üzerinden bir güzergah izliyorsanız, Tuz Gölü yolculuğunuzun başında karşılaşacağınız etkileyici duraklardan biri. Türkiye'nin en büyük ikinci gölü olan Tuz Gölü, özellikle yaz aylarında göz alıcı bir beyazlıkla kaplanır. Burada fotoğraflar çekebilir, gölün tuzlu sularının oluşturduğu doğal yapıları inceleyebilirsiniz. Hem görsel hem de doğa açısından oldukça zengin bir bölge.
Nemrut Dağı
Güneydoğu'nun en dikkat çeken tarihi ve doğal zenginliklerinden biri olan Nemrut Dağı, yolculuğunuz sırasında uğrayabileceğiniz önemli bir destinasyon. Kommagene Krallığı’na ait dev heykelleri ve mezar anıtlarıyla ünlü olan Nemrut, bölgenin en etkileyici tarihi yapılarından birine sahip. Özellikle gün doğumu ve gün batımında, dağın zirvesine çıktığınızda gözlerinizin önünde açılan manzara, unutulmaz bir deneyim sunacak.
Harran Ovası
Yolculuğunuzun güneydoğu kısmında bir diğer keyifli durak Harran Ovası olacak. Burası, tarihi ve kültürel açıdan oldukça zengin bir bölge. Harran’ın ünlü "bal peteği evleri"nin bulunduğu bu alanda, yöresel yaşamı yakından görebilir, geleneksel mimariyi keşfedebilirsiniz. Ayrıca Harran Üniversitesi'nin tarihi kalıntıları da oldukça ilgi çekicidir.
Özel araçla yapacağınız bu yolculuk, sadece varış noktasına ulaşmakla kalmayacak, aynı zamanda güneydoğunun eşsiz doğasını ve zengin tarihini keşfetmek için harika bir fırsat sunacak. Hem rahat bir yolculuk yapacak hem de yol boyunca keşfedeceğiniz güzelliklerle unutulmaz anılar biriktireceksiniz!
Trenle Güneydoğu Anadolu’yu Keşfedin
Demiryolu sevenler için iki harika seçenek var:Doğu Ekspresi (Ankara - Kars)
Güneydoğu Anadolu'ya direkt gitmese de, Türkiye’nin en popüler tren yolculuklarından biri olan Doğu Ekspresi, Kars’a kadar giderek Doğu Anadolu’yu keşfetmek isteyenler için muhteşem bir seçenek!
Ankara’dan hareket eden tren, Kırıkkale, Kayseri, Sivas, Erzincan ve Erzurum üzerinden Kars’a ulaşıyor.
Yolculuk yaklaşık 26 saat sürüyor.
Özellikle kış aylarında karla kaplı dağlar arasında geçen yolculuk, tam bir görsel şölen sunuyor.
Doğu Ekspresi turistik ve normal olmak üzere iki versiyonla hizmet veriyor. Turistik versiyonu daha uzun duraklar yaparak yolcuların bazı noktalarda gezmesini sağlıyor.
Güney Kurtalan Ekspresi (Ankara - Siirt)
Güneydoğu Anadolu’ya direkt trenle gitmek isterseniz, Güney Kurtalan Ekspresi tam size göre!
Ankara’dan hareket eden tren, Kayseri, Sivas, Malatya, Elâzığ, Diyarbakır ve Batman üzerinden Kurtalan’a (Siirt) kadar gidiyor.
Yolculuk süresi yaklaşık 25 saat.
Özellikle Malatya-Elâzığ-Diyarbakır hattında eşsiz manzaralar sunuyor!
Hangisini Seçmeli?
Manzara & Turistik Deneyim: Doğu Ekspresi
Direkt Güneydoğu’ya Gitmek: Güney Kurtalan Ekspresi
Hangi ulaşım yolunu seçerseniz seçin, Güneydoğu Anadolu sizi muhteşem doğası, eşsiz lezzetleri ve tarihi güzellikleriyle karşılamaya hazır!
Hazırsanız, keşfetmeye başlayalım!
Şanlıurfa: Peygamberler Şehri ve Saklı Güzellikleri
Türkiye’nin güneydoğusunda yer alan, tarihi ve kültürel zenginlikleriyle göz kamaştıran Şanlıurfa, sadece Balıklıgöl ve Göbeklitepe ile değil, keşfedilmeyi bekleyen birçok güzelliğiyle de büyüleyici bir şehirdir. Efsanelerle iç içe geçmiş bu şehir, hem tarihi hem de doğal güzellikleriyle ziyaretçilerine unutulmaz anlar sunar.Tarihi ve Kültürel Zenginlikleri
Göbeklitepe: İnsanlık tarihinin bilinen en eski tapınağı olarak kabul edilen Göbeklitepe, tarihin akışını değiştiren bir keşif oldu. MÖ 9600-9500 yıllarına tarihlenen bu tapınaklar, avcı-toplayıcı toplumların inanç sistemleri hakkında önemli ipuçları veriyor.Balıklıgöl ve Halil-ür Rahman Camii: Hz. İbrahim’in ateşe atıldığı yer olduğuna inanılan Balıklıgöl, kutsal sayılan sazan balıklarıyla ünlüdür. Hemen yanında yer alan Halil-ür Rahman Camii, Osmanlı döneminden kalma muhteşem bir eserdir.
Soğmatar Antik Kenti: Ay Tanrısı Sin’e adanmış tapınaklarıyla ünlü olan bu antik kent, mistik atmosferiyle ziyaretçilerini büyülüyor. Burada yer alan kaya mezarları ve antik yazıtlar, dönemin inanç sistemleri hakkında önemli bilgiler sunuyor.
Halfeti ve Batık Köyler: Fırat Nehri kıyısında yer alan Halfeti, sakin ve huzurlu atmosferiyle tam bir doğa harikasıdır. Tekne turlarıyla sular altında kalmış Savaşan Köyü’nü keşfedebilir, yarısı suyun altında kalan minaresiyle meşhur camiyi görebilirsiniz. Burası, “Saklı Cennet” olarak da bilinir ve siyah gülleriyle ünlüdür.
Harran: Konik kubbeli evleri, Harran Üniversitesi kalıntıları ve tarihi Ulu Camii ile tam anlamıyla bir açık hava müzesidir. Hz. İbrahim’in burada yaşadığına inanılır ve bölge, tarih boyunca önemli bir bilim merkezi olmuştur.
Birecik ve Kelaynak Kuşları: Nesli tükenmek üzere olan kelaynak kuşları, Birecik’teki koruma alanında özenle yaşatılmaktadır. Mart aylarında göç eden bu kuşları görmek isterseniz en iyi zaman ilkbahar aylarıdır.
Şanlıurfa Mutfağı: Damak Çatlatan Lezzetler
Urfa mutfağı, baharatları ve et yemekleriyle Türkiye’nin en zengin mutfaklarından biridir. Şehirde her köşe başında nefis bir lezzetle karşılaşabilirsiniz.Denemeniz Gereken Yemekler:
Tirit Kebabı: Et suyunda ıslatılmış ekmeklerin üzerine bol et ve yoğurt eklenerek hazırlanan bu kebap, Urfa’nın en özel lezzetlerinden biridir.Ciğer Kebabı: Urfalılar için kahvaltıda bile yenebilecek kadar sevilen ciğer kebabı, közde pişirilip baharatlarla servis edilir.
Urfa Kebabı: Adını şehirden alan bu meşhur kebap, bol baharatlı ve közde pişirilen nefis bir et yemeğidir. Acılı ve acısız seçenekleri mevcuttur.
Lebeni Çorbası: Yoğurt, pirinç ve nohutla yapılan serinletici bir çorbadır. Yaz aylarında hafif ve besleyici bir başlangıç yemeği olarak tercih edilir.
Ağzı Açık ve Ağzı Yumuk: Urfa’ya özgü bir tür içli köfte çeşididir. Ağzı açık olan, üstü açık bir hamur içinde kıymayla hazırlanırken, ağzı yumuk olan kapalı şekilde sunulur.
Şıllık Tatlısı: Urfa mutfağının en özel tatlılarından biri olan şıllık, incecik açılan hamurun arasına ceviz serpilip şerbetle tatlandırılmasıyla yapılır. Hafif ve lezzetli bir tatlıdır.
Şanlıurfa’da Yapılacak Aktiviteler
Gümrük Hanı’nda Mırra İçin: 16. yüzyıldan kalma bu tarihi han, Urfa kahvesi mırra ve menengiç kahvesi içmek için harika bir mekandır.Yerel Çarşılarda Alışveriş: Urfa’nın tarihi çarşılarında el yapımı bakır eşyalar, kilimler, baharatlar ve şifalı bitkiler bulabilirsiniz.
Sıra Gecesi Deneyimi: Urfa’da sıra gecesine katılmadan dönmek olmaz! Bu geleneksel eğlencelerde, çiğ köfte yoğrulur, türküler söylenir ve yöresel müzikler eşliğinde keyifli vakit geçirilir.
Tek Tek Dağları Milli Parkı: Doğayla iç içe bir deneyim yaşamak isteyenler için bu bölge, hem yürüyüş yapmak hem de tarihi keşifler yapmak için harika bir yerdir.
Fırat Nehri’nde Tekne Turu: Halfeti’de Fırat Nehri boyunca yapacağınız tekne turuyla su altındaki antik köyleri görebilir, doğanın tadını çıkarabilirsiniz.
Şanlıurfa, tarihi zenginlikleri, eşsiz mutfağı ve doğal güzellikleriyle unutulmaz bir gezi deneyimi sunuyor. Eğer yolunuz bu büyüleyici şehre düşerse, yukarıdaki önerileri mutlaka listenize ekleyin!
Mardin: Taşın ve Tarihin Dansı
Güneydoğu Anadolu’nun incisi Mardin, adeta bir açık hava müzesi gibi. Taş evleri, mistik atmosferi ve farklı kültürlerin buluşma noktası olan yapılarıyla ziyaretçilerini büyüleyen bu şehir, tarih boyunca pek çok medeniyete ev sahipliği yapmıştır.Daracık taş sokaklarında dolaşırken zamanın yavaşladığını hissedebilir, her köşe başında sizi geçmişe götüren bir hikâye ile karşılaşabilirsiniz. Eğer Mardin’e yolunuz düşerse, aşağıda önerdiğimiz yerleri mutlaka görmeli ve yöresel tatları denemelisiniz.
Mardin’de Gezilecek Yerler
Dara Antik KentiMezopotamya’nın en büyük yer altı şehirlerinden biri olan Dara Antik Kenti, Roma döneminden kalma etkileyici bir yapıdır. Kaya mezarları, su sarnıçları ve devasa taş işçiliğiyle sizi geçmişe götüren bu antik şehir, tarih meraklıları için eşsiz bir durak.
Kasımiye Medresesi
Mardin’in en önemli yapılarından biri olan Kasımiye Medresesi, taş işçiliği ve muhteşem avlusuyla dikkat çeker. Özellikle gün batımında buraya geldiğinizde, Mezopotamya Ovası’na karşı izleyebileceğiniz manzara gerçekten nefes kesicidir.
Midyat Konuk Evi
Mardin denince akla gelen Süryani kültürünü yakından tanıyabileceğiniz en güzel yerlerden biri Midyat’taki Konuk Evi’dir. Dizi ve filmlerde sıkça yer alan bu taş konak, Süryani mimarisinin en zarif örneklerinden biridir. Burada hem kültürü yakından tanıyabilir hem de harika fotoğraflar çekebilirsiniz.
Ulu Cami
Mardin’in sembollerinden biri olan Ulu Cami, Artuklu dönemine ait eşsiz bir yapıdır. Tek minaresi ve etkileyici mimarisiyle şehrin tarihi dokusuna önemli bir katkı sunar.
Mardin’in tarihini, kültürünü ve arkeolojik mirasını yakından görmek için Mardin Müzesi’ni ziyaret edebilirsiniz. Müzedeki eserler, kentin binlerce yıllık geçmişine ışık tutuyor.Mardin’de Ne İçilir?
Menengiç KahvesiTürk kahvesinden farklı olarak menengiç ağacının meyvesinden yapılan bu kahve, yumuşak içimi ve fındıksı aromasıyla oldukça lezzetlidir. Özellikle Mardin’in tarihi çarşılarında, taş kahvelerinde içmek ayrı bir keyif!
Süryani Şarabı
Mardin’in köklü Süryani kültürünün bir parçası olan Süryani şarapları, yüzyıllardır bölgede üretilmektedir. Midyat’taki bağlarda yetiştirilen üzümlerden yapılan bu şaraplar, Mardin’e gelen ziyaretçilerin mutlaka denemesi gereken tatlar arasında.
Mardin’e gittiğinizde sadece tarihi yapıları görmekle kalmayıp, mistik atmosferi içinize çekmeli, otantik sokaklarında kaybolmalı ve buranın ruhunu hissetmelisiniz. Bir fincan menengiç kahvesi eşliğinde Mezopotamya Ovası’na bakarken, taşın ve tarihin dansına şahit olacaksınız.
Hazırsanız, Mardin sizi bekliyor!
Diyarbakır: Surlarla Çevrili Tarih ve Lezzetler
Diyarbakır, tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış, kültürel zenginlikleri ve eşsiz mutfağıyla Türkiye'nin en özel şehirlerinden biridir. Mezopotamya’nın bereketli topraklarında yer alan bu kadim şehir, binlerce yıllık geçmişiyle ziyaretçilerine büyüleyici bir deneyim sunuyor.Görülmesi Gereken Yerler
Diyarbakır Surları ve Keçi BurcuDiyarbakır Surları, dünyanın en uzun ikinci surları olarak bilinir ve şehri çepeçevre saran bu devasa yapılar, tarih boyunca pek çok uygarlık tarafından korunmuş ve güçlendirilmiştir. Surlar, günümüze kadar sağlam bir şekilde ulaşmış olup, mistik atmosferiyle büyüleyici bir manzara sunar. Surlarda bulunan Keçi Burcu, surların en yüksek noktalarından biri olup, buradan Dicle Nehri ve Hevsel Bahçeleri’nin muhteşem manzarasını seyredebilirsiniz.
On Gözlü Köprü
Dicle Nehri üzerine inşa edilen bu tarihi köprü, mimarisiyle büyüleyici bir görsellik sunar. 1065 yılında Selçuklu döneminde yapılan köprü, 10 gözlü yapısıyla şehre ayrı bir karakter katar. Burada gün batımını izlemek veya çayınızı yudumlayarak eşsiz manzarayı seyretmek unutulmaz bir deneyim olacaktır.
Hevsel Bahçeleri
Diyarbakır’ın doğal güzelliklerinden biri olan Hevsel Bahçeleri, UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alır. Dicle Nehri kıyısında uzanan bu yeşil cennet, yaklaşık 8.000 yıldır tarımsal faaliyetlerin yapıldığı verimli topraklardan oluşur. Şehrin gürültüsünden uzaklaşıp doğayla iç içe bir yürüyüş yapmak isteyenler için harika bir yerdir.
Diyarbakır, sadece tarihiyle değil, mutfağıyla da ünlü bir şehir. Buraya gelip yöresel tatları denemeden dönmek büyük bir eksiklik olur! İşte Diyarbakır’ın en meşhur lezzetleri:
Kaburga Dolması
Diyarbakır mutfağının en özel yemeklerinden biri olan kaburga dolması, iç pilavla doldurulmuş kuzu kaburgasının uzun saatler boyunca ağır ateşte pişirilmesiyle hazırlanır. Etin lokum gibi yumuşak olması ve içindeki baharatlı pilavın lezzeti, bu yemeği unutulmaz kılar.
Ciğer Kebabı
Diyarbakır denince akla ilk gelen sokak lezzetlerinden biri ciğer kebabıdır. Sabah kahvaltısında bile tüketilen bu lezzet, şişlere dizilen ciğerlerin közde pişirilmesiyle hazırlanır ve bol sumaklı soğan, maydanoz ve lavaşla servis edilir. Üzerine serpiştirilen isot biberi ile tam bir lezzet şöleni sunar.
Karpuz
Diyarbakır’ın bereketli toprakları, meşhur Diyarbakır karpuzunu yetiştirir. Ağırlığı 50 kiloya kadar çıkabilen bu dev karpuzlar, hem lezzeti hem de büyüklüğüyle dikkat çeker. Yaz aylarında buz gibi bir dilim Diyarbakır karpuzu yemek serinletici bir deneyim olacaktır.
Burma Kadayıfı
Tatlı severler için Diyarbakır mutfağının en özel lezzetlerinden biri olan burma kadayıfı, ince tel kadayıfın ceviz veya fıstık ile harmanlanarak sıkıca sarılması ve tereyağıyla fırınlanmasıyla hazırlanır. Üzerine dökülen şerbet, tatlıya eşsiz bir kıvam kazandırır. Yanında dondurma veya kaymakla servis edildiğinde tadına doyum olmaz!
Diyarbakır’da Kültürel Etkinlikler
Diyarbakır, sadece tarihi yapıları ve mutfağıyla değil, kültürel etkinlikleriyle de ilgi çeken bir şehirdir. Şehirde yıl boyunca Diyarbakır Kültür ve Sanat Festivali, Uluslararası Diyarbakır Karpuz Festivali gibi etkinlikler düzenlenir. Ayrıca şehrin sokaklarında gezerken yerel müzisyenlerin çaldığı müzikler, size otantik bir atmosfer sunar.Diyarbakır’dan Ne Alınır?
Diyarbakır’dan hatıra olarak alabileceğiniz bazı şeyler:
El dokuması şallar ve ipek kumaşlar
Gümüş işçiliğiyle ünlü Diyarbakır telkârisi takılar
Biber salçası, baharatlar ve otantik bakır kaplar
Sonuç olarak…
Diyarbakır, tarihi dokusu, büyüleyici doğal güzellikleri ve lezzetli mutfağıyla mutlaka keşfedilmesi gereken şehirlerden biri. Şehri keşfederken tarihi surlar arasında dolaşıp, Dicle Nehri’nin huzur verici manzarasını izleyebilir, eşsiz lezzetlerle damaklarınızı şenlendirebilirsiniz. Eğer yolunuz Güneydoğu Anadolu’ya düşerse, Diyarbakır’ı ziyaret etmeyi unutmayın!Gaziantep: Gastronomi Cenneti
Türkiye’nin lezzet başkenti olan Gaziantep, zengin mutfağı ve köklü tarihiyle hem damakları hem de ruhu doyuran bir şehir. 2015 yılında UNESCO tarafından Dünya Gastronomi Şehri ilan edilen Gaziantep, birbirinden eşsiz tatları ve kültürel zenginliğiyle adeta bir açık hava müzesi gibi!Burada sadece yemek yemek bile başlı başına bir deneyim! Ama Gaziantep, sadece lezzetleriyle değil, tarihi ve kültürel mirasıyla da göz kamaştırıyor. Eğer yolunuz bu güzel şehre düşerse, hem sokaklarını keşfetmeli hem de ünlü lezzetlerinin tadına bakmalısınız. Peki, Gaziantep'te gezilecek yerler ve mutlaka tatmanız gereken lezzetler neler? İşte detaylar!
Gaziantep’te Gezilecek Yerler
Zeugma Mozaik MüzesiDünyanın en büyük mozaik müzelerinden biri olan Zeugma Mozaik Müzesi, eşsiz mozaikleriyle büyüleyici bir atmosfer sunuyor. Burada, ünlü Çingene Kızı mozaiğini yakından görebilir, Roma dönemine ait birbirinden değerli mozaiklerle adeta zamanda yolculuğa çıkabilirsiniz.
Bakırcılar Çarşısı
Gaziantep denince el sanatlarını unutmamak gerek! Bakırcılar Çarşısı’nda geleneksel bakır işçiliğini izleyebilir, el yapımı bakır eşyalar ve süslemeler satın alabilirsiniz. Çekiç sesleri arasında gezmek bile ayrı bir keyif!
Yesemek Açık Hava Müzesi
Gaziantep’in en ilginç noktalarından biri olan Yesemek Açık Hava Müzesi, antik dönem heykel atölyelerinden biri. Burada yüzlerce heykel kalıntısını görebilir, geçmişin izlerini sürebilirsiniz.
Gaziantep Kalesi
Şehrin kalbi sayılan Gaziantep Kalesi, görkemli görüntüsüyle ziyaretçilerini etkiliyor. Kaleye çıktığınızda tüm şehri kuşbakışı izleyebilir, içinde yer alan Gaziantep Savunması ve Kahramanlık Panoraması Müzesi’ni ziyaret edebilirsiniz.
Emine Göğüş Mutfak Müzesi
Gaziantep mutfağına dair her şeyi öğrenmek istiyorsanız burası tam size göre! Geleneksel Gaziantep yemeklerinin yapımını anlatan bu müze, yemek kültürüne dair keyifli bir deneyim sunuyor.
Gaziantep’te Ne Yenir?
Gaziantep mutfağı, baharatları, et yemekleri ve tatlılarıyla Türkiye’nin en özel mutfaklarından biri. İşte mutlaka denemeniz gereken lezzetler:Beyran Çorbası
Sabah kahvaltısında çorba içmeye ne dersiniz? Beyran çorbası, kuzu eti, pirinç ve bol baharat ile hazırlanan oldukça doyurucu ve lezzetli bir çorba. Enerji depolamak için birebir!
Yuvalama
Gaziantep’in geleneksel bayram yemeği olan yuvalama, yoğurt, nohut, küçük et köfteleri ve tereyağıyla hazırlanan nefis bir lezzet. Oldukça zahmetli bir yemek olsa da, tadına doyum olmuyor!
Simit Kebabı
İnce çekilmiş kıymanın içine bulgur eklenerek hazırlanan simit kebabı, Gaziantep’e özgü en lezzetli kebaplardan biri. Yanında közlenmiş biber ve taptaze salatayla harika gidiyor.
Nohut Dürümü
Gaziantep sokak lezzetlerinin başında gelen nohut dürümü, haşlanmış nohut, kimyon ve baharatların lavaşa sarılmasıyla hazırlanıyor. Hem ekonomik hem de inanılmaz lezzetli!
Katmer
İçinde bolca fıstık ve kaymak bulunan incecik hamurun pişirilmesiyle yapılan katmer, kahvaltıda bile yenebilecek kadar hafif ama lezzetiyle tam bir tatlı şöleni!
Baklava
Ve tabii ki Gaziantep denince akla ilk gelen tatlı: Baklava! İncecik hamuru, bol fıstığı ve çıtır çıtır dokusuyla, buraya gelip de baklava yemeden dönmek olmaz.
Gaziantep, lezzetleriyle olduğu kadar misafirperver insanlarıyla da unutulmaz bir şehir. Eğer hala bu gastronomi cennetine gitmediyseniz, bir an önce plan yapmanın tam zamanı!
Peki, sen en çok hangi Gaziantep lezzetini tatmak isterdin?
Adıyaman: Nemrut’un Heykelleri ve Tarihi Köprüler
Adıyaman, tarihi zenginliği ve doğal güzellikleriyle Güneydoğu Anadolu’nun en etkileyici şehirlerinden biridir. Özellikle Nemrut Dağı’ndaki devasa heykeller, UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne girmiş ve şehrin simgesi haline gelmiştir. Ancak Adıyaman, sadece Nemrut ile sınırlı değil! Cendere Köprüsü’nden Karakuş Tümülüsü’ne kadar birçok tarihi ve kültürel zenginliği de içinde barındırır. Gelin, Adıyaman’ı daha yakından keşfedelim! Nemrut Dağı: Tanrıların Zirvesi
Adıyaman denilince ilk akla gelen yer, şüphesiz Nemrut Dağı’dır. Kommagene Krallığı’na ait olan bu tarihi alan, devasa heykelleriyle ziyaretçilerine büyüleyici bir manzara sunar. M.Ö. 1. yüzyılda Kral I. Antiochos tarafından yaptırılan bu heykeller, Doğu ve Batı teraslarında yer alır. Gün doğumu ve gün batımı sırasında oluşan etkileyici manzarasıyla ünlü olan Nemrut, fotoğraf tutkunları için eşsiz bir yerdir.
Heykellerin Hikayesi: Tanrı Zeus, Apollon, Herakles ve Kral Antiochos’un devasa taş başları, zamanla gövdelerinden ayrılmıştır. Bu mistik görüntü, buraya ayrı bir gizem katmaktadır.
Nasıl Gidilir?
Nemrut Dağı’na Adıyaman merkezden Kahta ilçesine ulaşıp, oradan minibüslerle veya özel araçla çıkabilirsiniz. Zirveye ulaşmak için ise kısa bir yürüyüş yapmanız gerekirCendere Köprüsü: Roma’nın Mirası
Roma İmparatoru Septimius Severus tarafından M.S. 2. yüzyılda yaptırılan Cendere Köprüsü, dünyanın en eski taş köprülerinden biri olarak bilinir. Üstelik hala kullanılabilir durumda!
İlginç Bilgi: Köprü, devasa taş bloklardan yapılmış olup, hiçbir harç kullanılmadan inşa edilmiştir.
Nerede?
Adıyaman’ın Kahta ilçesinde, Kahta Çayı üzerinde yer almaktadır.
Karakuş Tümülüsü: Kommagene Kadınlarına Adanmış Mezar
Adıyaman’ın tarihi hazinelerinden biri de Karakuş Tümülüsü’dür. Adını, tepesinde yer alan kartal heykelinden alan bu anıt mezar, Kommagene Krallığı’nın kadın üyeleri için inşa edilmiştir.
Kimler yatıyor?
Kraliçe Isias ve Prenses Antiochis burada yatmaktadır.Görülmeye değer mi?
Kesinlikle! Gün batımında oluşan muhteşem manzarasıyla ziyaretçileri büyüler.
Adıyaman, tarihi ve doğal güzellikleriyle Türkiye’nin keşfedilmeyi bekleyen hazinelerinden biridir. Nemrut’un zirvesinde tarihe tanıklık edebilir, Cendere Köprüsü’nde Roma dönemine yolculuk yapabilir ve Karakuş Tümülüsü’nün mistik havasını soluyabilirsiniz. Eğer tarihe ve doğaya meraklıysanız, Adıyaman mutlaka rotanızda olmalı!
Peki, sen Adıyaman’a gittin mi? En çok hangi tarihi yeri görmek isterdin?
Batman ve Hasankeyf: Sular Altında Kalan Tarih
Hasankeyf, tarih boyunca farklı medeniyetlerin izlerini taşıyan ve bu nedenle büyük bir kültürel mirasa sahip olan bir bölgeydi. Ancak 2019 yılında Ilısu Barajı'nın tamamlanmasıyla, bu kadim şehir büyük oranda sular altında kaldı. Yine de Hasankeyf, batık tarihine rağmen, bölgeyi ziyaret edenleri büyülemeye devam ediyor. Batman il sınırlarında yer alan Hasankeyf, tarih, kültür ve doğal güzelliklerin birleşimiyle kendini keşfetmek isteyenlerin rotasında yer alıyor.Hasankeyf'in Tarihi
Hasankeyf, MÖ 12. yüzyıldan günümüze kadar pek çok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Romalılar, Bizanslılar, Eyyubiler, Selçuklular ve Osmanlılar gibi büyük uygarlıkların etkisi altında şekillenen Hasankeyf, sadece tarihi yapılarıyla değil, aynı zamanda yerleşim yeri olarak da oldukça önemli bir konumdaydı.
Bu tarihi alan, Diyarbakır ile Batman arasında yer alarak, Dicle Nehri'nin batı kıyısında yer alıyordu. Özellikle Ortaçağ’da büyük bir kültürel ve ticari merkez olarak kullanılmıştır. Şehirdeki pek çok yapı, kaya oyma evler ve mağara yerleşimlerinden oluşuyor. Bu özellikleriyle Hasankeyf, adeta bir açık hava müzesini andırıyor.
Ilısu Barajı ve Hasankeyf’in Geleceği
Ilısu Barajı'nın yapımına başlanmasıyla, Hasankeyf’in büyük bölümü su altında kaldı. Barajın tamamlanmasıyla birlikte, bölgedeki tarihi yapılar, kalıntılar ve mağaralar da sulara gömüldü. Bu durum, tarih severler için büyük bir kayıp anlamına gelse de, bazı yapılar taşınarak yeni bir alana yerleştirildi. Hasankeyf'in taşınan yapıları arasında, Hasankeyf Kalesi ve Artuklu Hamamı gibi önemli yapılar da bulunuyor. Yine de, sular altında kalan bu kadim şehri gezmek ve bu tarihi yerlerin izlerini sürmek, Hasankeyf’i özel kılmaya devam ediyor.
Hasankeyf’in yalnızca tarihî açıdan değil, doğal güzellikleriyle de büyük bir önemi vardır. Dicle Nehri’nin çevresindeki muazzam manzara, bölgenin huzurlu atmosferini tamamlar. Hasankeyf, doğa severler için trekking, fotoğrafçılık gibi aktiviteler için mükemmel bir alan sunuyor. Ayrıca, bölgeyi çevreleyen dağlar ve vadiler, bölgenin doğal zenginliklerini gözler önüne seriyor.
Ne Yenir?
Hasankeyf ve Batman’a özgü yemekler, ziyaretçilere bölgenin kültürel dokusunu daha yakından tanıma fırsatı verir. İşte bu bölgenin meşhur lezzetlerinden bazıları:
Sason Balı: Batman il sınırlarında üretilen ve coğrafi işaret almış Sason balı, bölgenin en meşhur ürünlerinden biridir. Kendine has aroması ve tatlılığıyla, Hasankeyf’te tatmanızı tavsiye ettiğimiz lezzetlerdendir.
Perde Pilavı: Hasankeyf’in geleneksel yemeklerinden birisi olan perde pilavı, ince açılmış yufkanın içinde pilav, kuzu eti ve iç baharatlarla hazırlanır. Bu yemek, genellikle düğünlerde ve özel günlerde ikram edilir.
Köfte: Hasankeyf bölgesinde, özellikle köfteler oldukça lezzetlidir. Bu yöreye özgü etli köfteler, baharatlarla zenginleştirilmiş ve şişlere dizilmiş şekilde servis edilir.
Çörek: Hasankeyf’e özgü olan ve özellikle kahvaltılarda tercih edilen çörek, doğal malzemelerle yapılan nefis bir tatlı hamur işidir.
Gezilecek Yerler
Hasankeyf’te gezilecek pek çok tarihi yer ve doğal alan bulunmaktadır:Hasankeyf Kalesi: Yüksek bir kayalık üzerine inşa edilmiş olan Hasankeyf Kalesi, bölgenin tarihini simgeleyen önemli yapılardandır. Kale, Ilısu Barajı nedeniyle su altında kalmadan önce oldukça büyük bir turistik çekim alanıydı.
Zeynel Bey Türbesi: Bu türbe, Selçuklu döneminden kalma ve Zeynel Bey'e ait olduğu söylenmektedir. Yapı, bölgenin mimari dokusunu yansıtan önemli bir örnektir.
Artuklu Hamamı: 13. yüzyıldan kalma olan Artuklu Hamamı, Hasankeyf'in en eski yapılarından biridir. Dönemin önemli yapılarından biri olarak, hem mimarisi hem de tarihi önemiyle dikkat çeker.
Rızk Camii: Bu camii, Hasankeyf’in en eski camilerinden biridir ve mimari açıdan oldukça etkileyicidir.
Hasankeyf, zengin tarihi, kültürel mirası ve doğal güzellikleriyle dikkat çekmeye devam ediyor. Ilısu Barajı nedeniyle büyük bir değişim geçirmiş olsa da, bu kadim bölge hala tarih meraklılarını kendine çekiyor. Eğer bir gün bu bölgeyi ziyaret etmeyi planlıyorsanız, hem tarihi hem de doğal güzellikleri bir arada keşfetmek için harika bir fırsatınız olacak. Hasankeyf’i gezmek, zamanın bir parçası olmak gibidir; sular altına gömülen bu tarihi şehir, geçmişin izlerini su yüzeyine çıkarıyor.
Siirt: Botan Vadisi ve Büryan Kebabı
Siirt, güneydoğuda yer alan, tarihi ve doğal zenginlikleriyle dikkat çeken bir şehir. Hem doğa severler hem de kültürel mirasa ilgi duyanlar için unutulmaz bir deneyim sunan bu şehir, özellikle Botan Vadisi ve Büryan Kebabı ile ünlüdür. Siirt’in bu iki ikonik öğesi, burayı ziyaret etmek için harika sebepler sunuyor.Botan Vadisi: Doğanın Kalbine Yolculuk
Siirt'in en dikkat çeken yerlerinden biri olan Botan Vadisi, büyüleyici doğasıyla huzur arayanların uğrak noktası. Vadinin derinliklerinde doğanın sesini dinlerken, temiz hava ve yeşillikler arasında kaybolmak mümkündür. Vadinin en güzel aktivitelerinden biri, zipline yapmaktır. Yüksek bir platformdan kendinizi salarak vadiyi uçarken görmek, gerçekten heyecan verici bir deneyim. Doğanın içinde böyle bir adrenalin yaşamak, unutulmaz anılar bırakacaktır.
Botan Vadisi’nde yürüyüş yaparak doğanın güzelliklerini daha yakından keşfetmek de mümkün. Vadinin derinliklerinde, yerel halkın da yaşadığı küçük köyler bulunuyor. Bu köylerde, geleneksel yaşamı gözlemleyebilir, insanlarla sohbet edebilir ve bölgenin özgün kültürünü daha yakından tanıyabilirsiniz. Ayrıca Delikli Taş gibi doğal oluşumlar da bölgeyi keşfedenlerin ilgisini çeker. Bu taş, doğal bir oluşum olup, hem fotoğraf çekmek hem de doğayla iç içe olmak için mükemmel bir noktadır.
Büryan Kebabı: Siirt’in Lezzet Durağı
Siirt denince akla gelen bir diğer ünlü öge ise Büryan Kebabı. Bu eşsiz lezzet, Siirt mutfağının en önemli temsilcilerinden biridir. Büryan, kuzu etinin, taş fırınlarda, odun ateşinde pişirilmesiyle hazırlanır. Etin içi yavaş yavaş pişerken dışı çıtırlaşır ve tüm baharatlar etin içine nüfuz eder. Sonuç olarak, son derece lezzetli, yumuşak ve aromatik bir kebap ortaya çıkar.
Büryan Kebabı'nın sırrı, pişirme yönteminde ve kullanılan malzemelerde gizlidir. Siirt’te kebabın en lezzetli hali, yerel ustalar tarafından yapılır ve genellikle pilav, salata ve yoğurtla servis edilir. Siirt’e gidip de Büryan Kebabı yemeden dönmek, eksik bir gezi sayılabilir. Bu lezzet, şehri ziyaret eden herkesin mutlaka tatması gereken bir deneyim.
Siirt’te Bir Gün: Macera ve Lezzet Bir Arada
Siirt, sadece doğal güzellikleriyle değil, aynı zamanda tarihi ve kültürel zenginlikleriyle de sizi kendine hayran bırakacak bir yer. Botan Vadisi’ni keşfettikten sonra, şehrin sokaklarında yürüyüp yerel lezzetleri tatmak, bölgenin sıcak atmosferini yaşamak için harika bir fırsat.
Siirt’te geçireceğiniz bir gün, hem macera hem de huzur dolu anlarla dolu olacaktır. Zipline yaparken adrenalinin zirveye çıkacağı, lezzetli Büryan Kebabı’yla damakların şenleneceği bir keşif sizi bekliyor.
Kilis: Sessiz ve Lezzetli Bir Durak
Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin incisi, Gaziantep’e komşu olan Kilis, adını pek duyurmasa da lezzetleriyle büyüleyici bir keşif sunuyor. Tarihi dokusu ve kültürel zenginliğiyle de dikkat çeken bu küçük şehir, mutfağıyla büyüleyen bir durak. Eğer yola düşüp Kilis'e gitme fırsatınız olursa, işte kaçırmamanız gereken tatlar ve yapmanız gerekenler!Kilis Tava: Efsane Lezzet
Kilis denilince akla gelen ilk yemeklerden biri, hiç şüphesiz Kilis Tava. İsminden de anlaşılacağı üzere, bu yemek Kilis’e özgü. İnce ince doğranmış kuzu eti, baharatlarla harmanlanarak özel bir usulle pişirilir. Yumuşacık etin üzerine, taze soğan, biber ve domates gibi malzemeler eklenir ve sıvı yağda kavrulur. Kilis Tava, genellikle pilav eşliğinde servis edilir ve lezzetinin sırları, kullanılan baharatlarda gizlidir. Özellikle etin doğallığı ve pişirme tekniği, onu bu kadar özel kılar.
Zahter Salatası: Sağlıklı ve Lezzetli
Kilis’in mutfağında hafif ve sağlıklı seçeneklerden biri de zahter salatası. Zahter, dağlarda yetişen ve genellikle kekik, sumak ve çeşitli otlar karıştırılarak hazırlanan bir çeşit karışımdır. Kilis’te bu karışım, nar ekşisi, zeytinyağı ve taze sebzelerle harmanlanarak nefis bir salata haline gelir. Lezzetli olduğu kadar sağlıklı da olan bu salata, öğle yemeğinizin yanı sıra akşam yemeğinde de rahatlıkla tercih edilebilir.
Kilis mutfağı sadece etli yemeklerle değil, aynı zamanda tatlılarıyla da ünlüdür. Kilis künefesi, Gaziantep’in künefesinden farklı olarak daha hafif ve daha şerbetlidir. Yumuşacık kadayıfın arasına kaymak yerleştirilir ve üzerine sıcak şerbet dökülerek servis edilir.
Ayrıca, Kısır ve Beyran Çorbası gibi yöresel tatlar da Kilis’te mutlaka tatmanız gereken lezzetlerden. Kısır, özellikle sıcak yaz günlerinde ferahlatıcı bir seçenek sunarken, Beyran Çorbası, soğuk kış günlerinde iç ısıtan bir seçenek olarak tercih edilir.
Kilis’te Gezilecek Yerler
Lezzetli yemekleriyle olduğu kadar tarihi zenginlikleriyle de dikkat çeker Kilis. Şehirdeki Kilis Kalesi, antik dönemin izlerini taşıyan tarihi yapılarıyla ziyaretçilerini büyüler. Ayrıca, Habib-i Neccar Camii gibi dini yapılar, şehri keşfetmek isteyenler için harika bir gezi rotası oluşturur.Kilis'te Ne Zaman Gidilmeli?
Kilis’e gitmek için en uygun zaman, ilkbahar ve sonbahar aylarıdır. Havanın sıcaklıkları bunaltıcı olmadan, şehri daha rahat keşfedebilirsiniz. Ayrıca, bu dönemde birçok yerel festival de düzenlenir, bu sayede yerel kültürü daha yakından gözlemleyebilirsiniz.Kilis, sessiz sakin bir şehir olmasına rağmen sunduğu lezzetler ve kültürel zenginlikleriyle tam bir keşif noktası. Yola çıktığınızda bu güzel şehri mutlaka listenize eklemeyi unutmayın!
Bölgeye Özel Hediyelikler: Ne Almalı?
Güneydoğu Anadolu, tarihi ve kültürel zenginliğiyle sadece gezilecek yerler değil, aynı zamanda el emeği göz nuru hediyeliklerle de ünlüdür. Bu eşsiz bölgeden alacağınız hediyeler, sevdiklerinize unutulmaz bir hatıra bırakacak. İşte Güneydoğu Anadolu gezinizden dönerken alabileceğiniz en özel hediyelikler:Bakır İşçiliği Ürünleri
Güneydoğu Anadolu'nun en dikkat çeken el sanatlarından biri bakır işçiliğidir. Gaziantep, Mardin ve Şanlıurfa gibi şehirlerde, geleneksel bakır ürünleri üretilir. Özellikle bakır tepsiler, tabaklar, kandiller ve süs eşyaları, hem şık hem de kültürel bir hediye seçeneği sunar. El işçiliğiyle üretilen bu ürünler, bölgenin sanatını ve geleneklerini evlerinize taşıyacaktır.
Mardin Sabunu
Mardin, sabun üretimiyle ünlü bir şehirdir. Doğal malzemelerle üretilen Mardin sabunları, cilt bakımına olan faydalarıyla bilinir. Zeytinyağlı, gül sabunu ve kekik sabunu gibi çeşitleriyle Mardin sabunu, hem doğal hem de sağlıklı bir hediye olarak tercih edilebilir.
Urfa İskenderi ve Pul Biberi
Şanlıurfa'nın mutfağını keşfettiğinizde, en çok karşınıza çıkacak baharatlardan biri kesinlikle Urfa isotudur. Hem lezzetli hem de eşsiz bir aromaya sahip bu baharat, yemeğe tat katmanın ötesinde, yöreye özgü bir hatıra olacaktır. Aynı zamanda Urfa'dan alabileceğiniz pul biber, sadece yemeklerde değil, sofrada da kullanabileceğiniz keyifli bir hatıra.
Siirt Battaniyesi
Siirt'in ünlü battaniyeleri, hem geleneksel hem de modern tasarımlarıyla dikkat çeker. El dokuması olan bu battaniyeler, bölgenin soğuk kışlarında sıcak tutarken, aynı zamanda evinize geleneksel bir dokunuş katacaktır. Farklı renklerdeki bu battaniyeler, her türlü dekorasyona uyum sağlar ve şık bir hediye seçeneği sunar.
Diyarbakır Karpuz Desenli Süs Eşyaları
Diyarbakır, geleneksel el sanatlarını ve zanaat ürünlerini yaşatan bir şehirdir. Özellikle karpuz desenli süs eşyaları, bu bölgenin simgelerinden biri haline gelmiştir. Karpuz figürleriyle süslenmiş seramik ürünler, magnetler, tabaklar veya vazolar, hem renkli hem de yaratıcı hediyeliklerdir. Bu tür hediyeler, Diyarbakır’ın kültürünü evinize taşıyacaktır.
Güneydoğu Anadolu’dan Alınacak Diğer Hediyeler:
Şanlıurfa Tesbihi: El yapımı tesbihler, özellikle Urfa'nın geleneksel el sanatları arasında yer alır. Hem manevi değeri yüksek hem de zarif bir hediye seçeneğidir.Gaziantep Antep Fıstığı ve Tahin: Gaziantep, mutfağının yanı sıra, fıstık ve tahin üretimiyle de ünlüdür. Bu lezzetler, bölgenin tatlarını sevdiklerinize taşımanın harika bir yoludur.
Midyat Telkari Takılar: Mardin’in Midyat ilçesi, telkari takılarıyla ünlüdür. İnce işçilikle yapılan gümüş takılar, zarif ve şık hediyeliklerdir.
Güneydoğu Anadolu'dan Alınacak Hediyelikler ile Dönün
Bu bölgeden alacağınız hediyelikler, sadece hatıra olmanın ötesinde, zengin bir kültürel mirası da beraberinde getirecektir. Her biri, hem geleneksel hem de modern dünyada değerini koruyan el sanatlarıdır. Güneydoğu Anadolu'nun mutfak kültürünü, sanatsal mirasını ve tarihini taşıyan bu hediyeler, hem sizler hem de sevdikleriniz için uzun yıllar boyunca unutulmaz anılar yaratacaktır.