Türkiye'de Gıda Hijyeni

NILBERA

SeVGi KeLeBeĞi
Kayıtlı Üye
12 Temmuz 2006
6.086
95
37
Türkiyede gıda hijyeni



Gıda hijyeniyle ilgili genel kurallar bilinen bir gerçektir. Bu kurallar iki şeyi önlemek üzere oluşturulmuştur.

1) Gıdaya mikrobun bulaşmasını önlemek.

2) Mikrobun gıdada çoğalmasını önlemek.

ışim gereği Türkiyede birçok firmada ISO 9000 kalite yönetim ya da gıda güvenliği (HACCP) sistemleri konusunda uluslararası bir firma adına, denetimler yaptım.

Farkettiğim en belirgin özellik, eğer gıda firması sadece yurtiçine üretim yapıyorsa, hijyenle ilgili alt yapısı ve kurallara uyma ya hiç yok, ya da bazı asgari gereksinimleri karşılayacak seviyede kalıyor. Ama, gıda üreten firma eğer yurtdışına ihracat yapıyorsa, fabrikadaki hijyen kurallarına uyum ve bununla ilgili alt yapı çok üst seviyede.

Bu konudaki en tipik örnek de yurtdışına ihraç yapan Karadenizdeki fındık işleme kuruluşları. Fındığı kırıyorlar, ayıklıyorlar, kavuruyorlar, çeşitli büyüklüklerde (dilim, granül, toz...) kesiyorlar, püre yapıyorlar. Müşterileri de, genellikle çikolata üreticisi olan uluslarası büyük firmalar.

Hijyenle ilgili uygulamalarda üst seviyede olmalarının en önemli nedeni ise, yabancı müşterinin, fındık işleyen firmayı gıda güvenliği ve hijyenle ilgili alt yapısı, uygulamaları, kayıtları, çalışanların bu konudaki eğitimleri gibi konularda oldukça sıkı denetlemesi ve olumsuz bir bulguda da önemli yaptırımları olması.

Çifte standart niye?

Sebeplerden birisi, gıda kuruluşlarıyla ilgili, devlet kuruluşlarının denetimlerinde çok başlılığın halen ortadan kaldırılmamış olması.

(Sağlık Bakanlığı, Tarım Bakanlığı ve Belediyeler) Bir diğer sebep, yeni gıda maddeleri tüzüğü yayınlanmış ve içinde gıda emniyet sistemi (HACCP) ile ilgili yaptırımlar da olmasına rağmen, henüz ilgili uygulama ve denetimlerin tam olarak başlatılamamış olması.

Buradaki sıkıntılardan birisinin, denetimleri yapacak kişilerin önce bu sistem ve uygulamaları konusunda eğitilmeleri gerek. Ama, bence en önemli sebep, yabancı müşterinin bilinç ve yaptırımının yerli müşterilerde henüz tam olarak gelişmemiş olması.

Satın almada nelere dikkat edilmeli?

Hepimiz bir şekilde gıda ürünlerininmüşterileriyiz. Ambalajlanmışveüretildiği yerden değil de, marketlerden aldığımız gıdaların işlendiği yerleri, her birimizin ayrı ayrı denetlemesine imkan yok.

Dünyada genel kabul görmüş gıdaemniyetsistemini (HACCP) kurmuş, bu konuda bizim adımıza yetkililerce periyodik olarak denetlenmekte olan kuruluşların ürünleri bize güven vermez mi?

Keşke, toplumsal olarak, hijyen konusundaki bilincimiz daha iyi olsaydı.
Dondurmacı, dondurmayı külaha koyarken, eliyle değerek düzeltmese...
Markette peynir, zeytin, hazır yemek gibi porsiyonları hazırlayan, tatmak için müşteriye parça uzatan kişi, eliyle değmese...
Restoranda, işyerinde salata yapan, servis yapan kişiler ağız-burun maskesi, eldiven ve saç bonesi taksalar... Artan yemekler, mezeler ertesi günü başka bir kılıfla tekrar müşterinin önüne gelmese... (Artan pilavlar genellikle dolma içi olur.)
Pazarlarda, sokaklarda açık olarak, satıcının eliyle teraziye koyarak tarttığı, yenmeye hazır (peynir, zeytin, turşu, çeşitli tatlılar gibi alıcının artık pişirme gibi mikrop öldürücü bir şey yapamayacağı gıdalar) gıda satışı, müşteri almadığı için kendiliğinden dursa...
Televizyon dizilerinde, yıldız ünlü de olsa, kebap ya da meze yaparken, ellerinde eldiven olsa, saçları, gıdaya düşmeyecek şekilde kapatılmış olsa...
Bu tip işlerde çalışanlara örnek olmaz mıydı? Bütün bunlara ilave olarak, keşke yaşadığımız yerin temizliğine de biraz özen göstersek.
Keşke içtiği sigaranın izmaritini, kolanın, meyve suyunun kabını, burnunu sildiği kağıt mendilleri, çok sıradan, normal bir şey yapıyormuş gibi insanlar arabadan dışarı atıvermese...

alıntıdır
 
Son düzenleme:
X