Sperm Bankasına Aileden Onay Çıktı

Ünlü oyuncu Özgü Namal, "Evli değilim ama anne olmayı da ertelemem" diyor.

Ünlü oyuncu Özgü Namal Hürriyet gazetesinin "aykırı" yazarı Ayşe Arman'a cesur açıklamalarda bulundu. İşte o röportajdan bir bölüm:

BEKÂR ANNE OLABİLİRİM

Evlilik...

-Evlilik kurumuna da takığım. Eskidiğine, yenilenmesi gerektiğine inanıyorum. Bir önceki jenerasyondan bize miras. Tamam güzeli çok güzel. Ama bu biraz da şans işi. Hayatımın sonuna kadar kendimi adayabileceğim, çok sevebileceğim birini tabii ki bulduğum zaman bir dakika bile düşünmem. Fakat evli değilim diye anne olmayı da ertelemem...

Bekâr anne olabilirsin yani...

-Olabilirim. Ailem de bu konuda tamam. Anneme, “Sperm bankasından sperm alsam ya da evlat edinsem” dedim, “Özgücüm, yeter ki sen evlat sahibi ol, biz de yardımcı oluruz” dedi. Oralar da tamam yani.

AYIP, GÜNAH YOK BENDE!

Sosyal kodlarda, “Arkadaşının sevgilisiyle yatmayacaksın”, “Sevgilinin arkadaşıyla yatmayacaksın”, “Askerdeki sevgilini aldatmayacaksın” gibi şeyler var. Senin düşüncen nedir?

-Benim etik anlayışım farklı. Takılmıyorum oralara. Hayatta her şey olur. Hayat, bildiği gibi gelir, sana bir tane çarpar, içinden geçer ve gider. Şeffafsan, yırttın. Değilsen yandın. Direnç gösterip, “Öyle olmaz, böyle olacak” deyip egosantrik durumlara girdiğinde ayvayı yiyorsun! Hayatın önünde eğilip teslim olmak, en kıymetlisi. Yoksa canına okuyor. Benim etik anlayışım, toplumsal normlar gibi değil. Ayıp, günah yok bende. Yaş ilerledikçe iyice kalktı. Her şey olabilir. Kalp bu. Kalbin enerjisi, beynin enerjisinin beş bin katıymış. Allah aşkına, seninle benim aramda “kalpsel” bir şey varsa, kim buna engel olabilir? Bazen bir kadından da hoşlanırsın, çünkü “ruhtan” hoşlanırsın. Ruhani bir şey bu. Kimse bana maval okumasın. Beden geçici, madde geçici. Ruhum seninle bütünleşirse, ne etiği Allah aşkına! Bunu sıkıştırdığın zaman yaratıcı enerji içe dönüyor, alkol bağımlısı, uyuşturucu bağımlısı, seks bağımlısı oluyorsun. Serbest bırakmadığın için...

Fotoğraflarda acayip dişi bir kadın var...

-Çünkü 35, hakikaten kadınlığıma, dişiliğime ve ruhuma çok iyi geldi. Kendimi daha çok seviyorum şimdi. Korkularım, tedirginliklerim bitti. E bu da bakışlarıma yansıyor galiba...

valla hem güzel hem özgür hem zengin.... istese 140 bin kere evlenirdi... ne çekecek erkek kahrı... ne yapsa on numara olur valla....

annelik doğurmakla olmaz ne yazık ki..evlat sahibi olmak isterse evlat edinsin hem çocuğun hayatı kurtulmuş olur..

Evlat sahibi olmak istiyorsa evlatlık alsın ama sperm bankasını onaylamıyorum babasının kim olduğu belli olmayan bir çocuğun psikolokisinianne olmak isteyen biri neden hesaba katmıyor okulda sosyal hayatta baban kim dediklerinde ne cevap verecek soyunu sopunu merak etmez mi eksikliğini ömür boyu hissetnez mi sırf anne olma duygusunu yaşamak için bir çocuğa bunlar yaşatılmaz ölmüş olsa öldü dersin soyadı kalır resmi kalır anlatılacak hikayeler kalır ama bu çok özgürce hatta bencilce

Niye öyle düşünüyorsunuz sperm bankasından alınan spermle dünyaya gelen çocukta %50 soyunu sopunu biliyorsun kaldıki ordaki vericilerde inceleniyor ha evlalık olma durumunun çeşitli sebeplerden annesiz babasız kalmış çocuğa annelik yaptıgından dolayı onun sevabı daha fazladır öteki daha bencil ama doğal bir duygu... ben evlat sahibiyim ama yine doğurmak o anı yaşamak küçücük bir bebeğe daha doğum anından itibaren kolkanat germe duygusu isteği var küçücük kanından canından bir insanda kendi yansımalarını görmekte harika bir duygu bunu tercih etmiş olabilir. Evlatlık almanında sevap yönü tartışılamaz onada saygım büyük ama tercih meselesi...Allah kimseyi evlatsız bırakmasın evladıyla sınamasın...İşler yolunda gitmemiştir cocuğumun babası kocam diyeceği biri karşısına çıkmamıştır evlenip boşandığında hayat boyu kendine problem çıkaracak biri yerine bu şekilde tüm sorumluluğu üstlenerek çocuk sahibi olmuştur o kadını anlayabilirim kınamam..