Pompei Sapkınlarının İbret Verici Hikayesini Biliyor musunuz?

askitotomsu

Yiğit Aras_SMA destek
Kayıtlı Üye
31 Mart 2012
10.869
7.473
YAZI TAMAMEN ALINTIDIR

Pompei sapkınlarının ibretlik öyküsü_günümüzde de onların torunları var farkında mısınız

Pompei Sapkınlarının İbret Verici Hikayesini Biliyor musunuz?


$3.jpg $1.jpg

Roma İmparatorluğu, yakın çağın en putperest imparatorluğudur. Vezüv yanardağının eteklerindeki Pompei şehri, Romalı yönetici-aristokrat ve zenginlerinin; sapkınlık, şımarıklık ve debdebe içinde yaşadığı; bağlar, bahçeler ve villalarla çevrili, çok güzel bir yerdi. M.S. 79 da patlayan Vezüv yanardağı, bir kaç saat içinde kenti mezarlığa, orada yaşayan Romalıları da, tapındıkları putlarının benzeri, "taşlaşmış insanlara" dönüştürdü.

24 Ağustos da VEZÜV yanardağından yükselen dumanlar, kısa bir sürede şehri mezarlığa dönüştürdü. 20 000'i aşkın insan yok oldu. İnsanlar, lavların içinde kavrulup 2000 yıl boyunca taşlaşmış olarak kaldılar. İtalyadaki Pompei, Napoli'nin 25 km uzağındaydı. Vezüv yanardağındaki püskürme, 2 gün sürdü. Pompei, bu 2 günün sonunda, 6-7 metre derine gömülmüştü. İlk kazılar, 1709 da Herculaneum da başladı. Uzun çalışmalar sonunda, kent ortaya çıkarıldı. Dönemin en güzel evlerini, eşyalarını ve sanat eserlerini bünyesinde barındıran Pompei, dakikalara sığabilecek bir zaman diliminde, yerle bir olmuştu. Akdeniz'in hafif deniz rüzgarlarını alan bu sevimli kent, Roma'nın tüm zengin, aristokrat ve nüfuzlu insanlarını kendine çekmişti. M.Ö 5000 yıllarında kurulmuş olan şehir, lavlar altında kalmadan 159 yıl önce Romalıların eline geçmişti.

$2.jpg $4.jpg

Pompei' yi, 8 kapılı büyük bir duvar çeviriyordu. Şehrin ortasındaki forumda, her hafta ayrı bir eğlence düzenleniyordu. Eğlenceler, kimi zaman bir kölenin köleyle veya bir aslanla ölümüne dövüşmesi şeklinde oluyordu. Vahşetin her türlüsü, her hafta, Pompeililere sergileniyordu. Pompei'nin en önemli binaları, bu meydana bakıyordu. Bu binalar; 2 tiyatro binası, gladyatör alanı, hamamlar ve tapınaklardır. Yapılan kazılardan anlaşıldığına göre; zenginlik ve debdebenin akıl almaz boyutlara yükseldiği Pompei, günden güne tefessüh ediyor ve şehrin her köşesinde, "fuhuş ve lutilik evleri" boy gösteriyordu. Nitekim bir Roma belgeselinde, Sezar'ın, küçük yaştaki yeğeniyle olan homoseksüel ilişkisinin; oğlanın annesi tarafından teşvik edilerek; bir "şeref"(!) olarak takdim edilebilmesi, dehşet vericidir.

KÜL BULUTUNUN YUTTUĞU ŞEHİR: POMPEİ

Forum, tapınaklar, tiyatrolar, amfitiyatrolar, bazilikalar, caddeler, atölyeler, kenar mahalleler, hamamlar, meyhaneler, çamaşırhaneler, değirmenler, fırınlar, kumarhaneler, batakhaneler, hanlar, şehri gezenler tarafından bugün bile farkedilebiliyor. Ve sonunda da, kenti baştan başa kaplayan lavlardan kaçmaya çalışan insan ve hayvanların, bedenleriyle yüzyüze geliniyor. Burada, tarihin en trajik olaylarından birine tanık oluyorsunuz. Etnograf, prof. Carlo Giardano, 79 yılının 24 Ağustos günün saat 13'ünde Pompei de olup bitenleri şöyle anlatır:

$5.jpg

"O gün öğle vakti, volkanın ağzından aniden yükselen bir kül bulutu, bir kaç saat içinde bütün Pompei'yi kaplamıştı. Böylece şehir, çok uzun bir sessizlik dönemine girdi. Burada yaşayan binlerce insanın, tehlikenin bu kadar yakınında oldukları halde gafil avlanmış olmaları, o tarihlerde Vezüv'ün bambaşka bir manzara altında olmasından ileri gelmiştir."

DEPREMLERLE UYANMAYAN ŞEHİR: POMPEİ

Yamaçları, meşhur politikacıların villalarıyla süslü olan Vezüv; bağlar, bahçelerle çevrili ağaçlık bir yerdi. Tepesindeki kalkerleşmiş taşlardan başka eski zamanların dramını hatırlatan herhangi bir hali yoktu. Oysa daha önceleri, Vezüv de yine bir püskürme olmuştu. Daha sonra bu püskürmeyi, Yunan coğrafyacısı Strabon, kraterleri incelemek suretiyle keşfetmişti. Ancak bundan bahsetmemeyi uygun bulmuştu. Aslında söyleseydi de ona kimse inanmazdı. Çünkü insanların gözü, para ve zevkten başka birşey görmüyordu. Belkide, M.S 62 de meydana gelen ve şehri tamamıyla yıkan bir zelzele, bu feleketin habercisiydi. Depremler, o kadar sık oluyordu ki, artık Pompei halkı,bunları önemsememeye başlamıştı. Tıpkı yavaş yavaş ısınan kurbağa gibi..

Vezüv'den dumanlar yükselmeye başladı. Bir patlama olacağını anlayan halk, limana doğru kaçmaya çabaladı. Gemilere binebilenler, bir daha dönmemek üzere kentten uzaklaşmaya başladılar. Sarsıntılar başlayınca, 20 dakika kadar süren bir şaşkınlık yaşandı. Halk paniğe kapıldı ve bir hareketle Sarno nehrindeki 600 metre uzakta olan bir limana atıldılar. Yollarını, bir deniz kabarması kesti. Dev dalgalar, bindikleri gemileri, birer çöp gibi yukarıya kaldırıyor ve şehrin surlarının içindeki kızgın lav denizine doğru fırlatıyordu.

Gökten iri kum taneleri büyüklüğünde, çok kızgın küçük taşlar yağmaya başlamıştı. Hemen arkasındanda da, gaz ve kül yüklü kocaman siyah taşlar düşmeye başladı. Bu sonuncular, yere değer değmez patlıyor ve ilk kayıpların verilmesine sebeb oluyordu. Diğer taraftan evlerinin, volkanın süngertaşı-kül yığınının ağırlığına dayanamayıp çökmesiyle, yok oluyorlardı. Volkandan çıkan zehirli gazları soluyanlar ise anında ölüyordu.Sonra ardı ardına Pompei üzerine kızgın küller yağmaya devam etti. Ve ilk ölenlerin üstünü yorgan gibi örttü. Birkaç saat içinde, "dünya ve zevk cenneti Pompei", büyük bir mezarlığa döndü. 20 000 insan bir anda yok oldu.

SODOM VE GOMORA'YI ÇAĞRIŞTIRAN ŞEHİR: POMPEİ

Gökyüzü kararmış olduğundan, şehirde görüş mesafesi sıfıra düşmüştü. Şehrin insanları, rastgele sağa sola koşup duruyorlardı. İçlerinde farkında olmadan, Vezüv'e doğru koşanlar bile vardı. Kurtuluşu evde görenler, volkandan çıkan müthiş sıcaklık yüzünden; havadaki oksijenin kısmen karbonik gaza dönüşmesiyle boğuluyorlardı.

İnsanlar, taştan tanrılarından, bu ölüm anında can-hıraş yardım diliyorlardı. Kendilerini tanrı ilan eden Romalı yöneticilerin, put-tanrılara ne kadar inandıkları şüpheli olsa da, kendi tanrılıklarını onaylatmak için bu put-tanrılara ihtiyaçları vardı. Kısacası Roma'nın zalim-aristokrat yönetimi, iktidarlarını bu taştan put-tanrılara borçluydu. Bu, Roma'nın akla ziyan putperest halkının, putlarına yakarışları, hiç bir zaman duyulmayacaktı. Zira kendi tarihinden habersiz insanoğlunun, bu kaçıncı aldanışıydı. Bu "dramatik helak"ın uzak veya yakın seyircileri maalesef bu şokla da uyanamayacaklar ve "tanrıların gazabı" diyerek, "dramatik aldanmaları"nı sürdüreceklerdir.

Eski putperest kavimlerin, Elçilerini öldürmeye teşebbüs ederek; helak olmaları burada hatırlanmalıdır. Çağının emperyal gücünü temsil eden paganist Roma imparatorluğunun yöneticileri de, İsa peygamberi "öldürmeye teşebbüs"ün cezasını, acı bir şekilde ödemiş görünmektedirler. İsa peygamberi "öldürmeye teşebbüs" suçu, her ne kadar Yahudi din adamlarının, "tarihsel katletme alışkanlıkları"nın bir tezahhürü isede, zalim Roma'nın bu suçun ortağı olduğu, apaçık ortadadır.

Yaklaşık 2000 yıl o görkemli villalar, heykeller, duvar resimleri, mozaikler, tapınaklar ve pazarlar dokunulmadan gömülü olarak kaldı. Arkeologlar, kenti keşfettiklerinde, son gün pişmiş ekmeği bile fırında buldular. Pompei'nin üzerine düşen kızgın küller, 3 gün siyah kar gibi yağmaya devam etti. Ve arkasından Pompei, tamamen sessizliğe gömüldü. Pompeililer, taş olarak çıkarıldıkları vakit, ölüm anında ne yapıyorlarsa o halde bulundular.

Bir duvarın üstündeyse bugün bile görülebilecek; Sodom ve Gomora yazısı bulunmaktaydı. Tarihçilere göre; Pompei de yaşayan Yahudi köleleri, bu yazıyı, Pompei'nin "putperest, sapkın ve şımarık hayatı"na işaret etmek için yazmışlardı.

"İbret Dağı" olarak adlandırılan Vezüv'ün bu şekilde tanımlanması boşuna değildir. Ünlü Sodom ve Gomorra kentlerinin başına gelen felaketle, Pompei'de yaşananlar birbirine çok benzemektedir.

Kuran'da, Allah'ın kanunlarında hiçbir değişiklik olmadığı haber verilir. Allah'ın kurallarına aykırı giden, O'na başkaldıran herkes, aynı ilahi kanunla karşılık görür. Roma İmparatorluğu'nun dejenerasyonunun sembolü olan pompei kavmi de, aynı Lut kavmi gibi, cinsel sapkınlıklara batmıştı. Sonu da Lut kavmiyle benzer oldu. Allah bu konuyla ilgili olarak Kuran'da şöyle buyurmuştur:

"... Onlara uyarıcı-korkutucu geldiğinde, nefretlerinden başkasını arttırmadı. (Hem de) Yeryüzünde büyüklük taslayarak ve kötülüğü tasarlayıp düzenleyerek. Oysa hileli düzen, kendi sahibinden başkasını sarıp-kuşatmaz. Artık onlar öncekilerin sünnetinden başkasını mı gözlemektedirler? Sen, Allah'ın sünnetinde kesinlikle bir değişiklik bulamazsın ve sen, Allah'ın sünnetinde kesinlikle bir dönüşüm de bulamazsın." (Fatır Suresi, 42-43)

Pompei'nin böyle bir felaketle yeryüzünden silinmesinde elbette ders çıkarılabilecek bir yön vardı. Tarihi kayıtlar, şehrin yok olmadan önce tam bir sefahat ve sapkınlık merkezi olduğunu gösteriyor. Şehrin en belirgin özelliği ise, fuhuşun çok yaygın olmasıydı.

pompei faciası öyle ani olmuştu ki, Vezüv'ün lavları bir anda tüm kenti haritadan sildi. Olayın en ilginç yanı ise, kentin günlük yaşantısı içinde, Vezüv'ün korkunç patlamasına rağmen, kimsenin kaçamaması ve adeta büyülenerek felaketin farkına bile varamamış olmasıydı. Yemek yiyen bir aile, sofradaki halleriyle aynen taşlaşmıştı. pompei kalıntılarından çıkarılan taşlaşmış insan cesetlerinin, bazılarının yüzleri hiç bozulmadan kalmıştı. Cesetlerin yüzlerinde ise şaşkınlık ifadelerini görmek mümkündür.
Aslında günümüze kadar gelmesi insanlara ibret vericidir...yorum sizin.........

Kaynak:

1) Carlo Giordano,"The Jews in Pompeii, Herculaneum and in the cities of Campania Felix".
2) Büyük Larousse, c.18.
3) AnaBritannica, c.25.
4) Wikipedia.org
5) bbc.co.uk

ALINTIDIR...
 
Son düzenleme:
Ne kadar saçmalık bir yazı. Şunu yazanın eminim resimde gördüğümüz taşlaşmış insanlar kadar kafası çalışmıyordur ki bu cümleleri yazmış.

Şimdi İstanbul çok büyük bir deprem tehlikesi altında. Bu şehirde zevk zenginlik sapkınlık yok mu var. İnsanlar bunu bilmiyor mu biliyor. Bu durumun pompeiden ne farkı var? Yarın bir gün istanbulda büyük bir deprem olsa, bu yazıyı kaleme alan insanın annesi kardeşi göçük altında kalıp ölse bu insan(?) Tanrı'nın gazabı mı diyecek? Yemin ederim içim sızlamaz şunu yazanın ailesine bir şey olsa. Sapkınca diye kınadığı şey kendi beyni, yazık. Acıyorum şu sapkın beyinlilere.
 
Ne kadar saçmalık bir yazı. Şunu yazanın eminim resimde gördüğümüz taşlaşmış insanlar kadar kafası çalışmıyordur ki bu cümleleri yazmış.

Şimdi İstanbul çok büyük bir deprem tehlikesi altında. Bu şehirde zevk zenginlik sapkınlık yok mu var. İnsanlar bunu bilmiyor mu biliyor. Bu durumun pompeiden ne farkı var? Yarın bir gün istanbulda büyük bir deprem olsa, bu yazıyı kaleme alan insanın annesi kardeşi göçük altında kalıp ölse bu insan(?) Tanrı'nın gazabı mı diyecek? Yemin ederim içim sızlamaz şunu yazanın ailesine bir şey olsa. Sapkınca diye kınadığı şey kendi beyni, yazık. Acıyorum şu sapkın beyinlilere.

istanbulla niye kıyasladınız ki
bahsedilen şehirde insanlar zevk ve para için aslanların önüne atılıp parçalatılıyorlarmış
köleler de aynı şekilde
masum, güçsüz, yoksul hunharca eziyet görüyormuş
bizim ülkemizle ne alakası var Allah korusun
bizim ülkemizde tam tersine depremde ölen masum insanlara şehit gözüyle bakıldı
biraz önyargılı okumuşsunuz galiba, yazan kişi sizin söylediğiniz şeyleri söylememiş, haksızlık olmuş kaleme alana
bir de Batı sineması bunun filmini çekti, bu ara gösterimde
Batılılar özellikle masumlara yapılan zulümler karşısında bu azabın gönderildiğini vurgulamışlar
 
Son düzenleme:
Arkeoloji okudum. Bu konuyu gayet iyi biliyorum.
Alakası yok yazılanlarla. Alt tarafı doğal afet, illa anlam yüklemeye gerek yok.
Sapkınlık müthiş bir şey o zaman, normalde öldüremeyeceğin insanlar doğal afetle ölünce olayın ekmeğini yiyorsun. :KK51:
 
Arkeoloji okudum. Bu konuyu gayet iyi biliyorum.
Alakası yok yazılanlarla. Alt tarafı doğal afet, illa anlam yüklemeye gerek yok.
Sapkınlık müthiş bir şey o zaman, normalde öldüremeyeceğin insanlar doğal afetle ölünce olayın ekmeğini yiyorsun. :KK51:

sen böyle yazınca aklıma okul yıllarım geldi canım :KK1:
bir gün üniversitede derste dil teorilerini işliyoruz
tabii bu teorileri ortaokuldan beri duyuyorduk ama yüksek öğretimde de bu şekilde tekrarlanacağını bilmiyordum
çünkü, insanlar aya bakarak dil üretmişler teorisini bile çok ciddi işledik
ben de konuya eleştirel bakarak demiştim ki: hocam, ilk insan hz Adem dil biliyordu :KK52:
 
Bir de mesela aynı şeyleri Hz Lut peygamberin kavmi de yaşamış ve bunların o insanlara ceza, sonrakilere ise ibret olmasını ayetler açıkça belirtiyor
Bu konu hakkında ayet varken başka söze gerek var mı

Bu hususta Kur’ân-ı Kerîm’in Kamer sûresi 38. âyet-i kerîmesinde meâlen: “Celâlim hakkı için, bir sabah vakti devamlı bir azâb onları bastırıverdi.”
Hicr sûresi 73-74-75. âyetlerde
de: “Nihâyet onları güneşin doğma vaktinde korkunç gürültü yakalayıverdi. Hemen şehirlerinin üstünü altına geçirdik ve üzerlerine de çamurdan pişmiş taş yağdırdık. Elbette bunda keskin anlayışlılar için ibret alâmetleri var.” buyrulmaktadır.
 
Son düzenleme:
Doğa kanunlarını yaratan da Allah'tır.

Al-i İmran Suresi 137. Sizden önce, Allah'ın koymuş olduğu hayat kanunlarına uygun olarak, nice olaylar, ümmetler geçti... İsterseniz dünyayı gezip dolaşın da dîni yalan sayanların âkıbetlerini görün!

Her şeyi maddede arayanların akılları gözlerindedir, göz ise maneviyatta kördür. (Bediüzzaman Said Nursi)
 
Son düzenleme:
Ne kadar saçmalık bir yazı. Şunu yazanın eminim resimde gördüğümüz taşlaşmış insanlar kadar kafası çalışmıyordur ki bu cümleleri yazmış.

Şimdi İstanbul çok büyük bir deprem tehlikesi altında. Bu şehirde zevk zenginlik sapkınlık yok mu var. İnsanlar bunu bilmiyor mu biliyor. Bu durumun pompeiden ne farkı var? Yarın bir gün istanbulda büyük bir deprem olsa, bu yazıyı kaleme alan insanın annesi kardeşi göçük altında kalıp ölse bu insan(?) Tanrı'nın gazabı mı diyecek? Yemin ederim içim sızlamaz şunu yazanın ailesine bir şey olsa. Sapkınca diye kınadığı şey kendi beyni, yazık. Acıyorum şu sapkın beyinlilere.


Biz de istanbul sapkinlari diye geceriz tarihe fena mi. B.k yoluna gitmemis oluruz. Adimiz kalir:KK53:

Deprem oldugunda da boyle cok hikaye yazmislardi ya sapkinlar olmus din adamlari olmemis falan. Olumden de neden bu kadar korkuluyor anlamiyorum. Afet gelir olursun bir anda. Yapacak bir sey yok. :)
 
Taslasarak olmek ne kadar ibret verici bilmiyorum. Beni korkutmadi. Huzunlendirdi sadece. Sapkinliklari degil de cocuklari dusundum. Evleri, aile yasantilarini dusundum. Bu kadar da acimasiz olmayin, ibret almayiverin canim..

Pompeide sapkinlik diye anlatinlar tum roma imparatorlugunun ortak ozelligi. Neden sadece pompei yerle bir olmus?
 
Biz de istanbul sapkinlari diye geceriz tarihe fena mi. B.k yoluna gitmemis oluruz. Adimiz kalir:KK53:

Deprem oldugunda da boyle cok hikaye yazmislardi ya sapkinlar olmus din adamlari olmemis falan. Olumden de neden bu kadar korkuluyor anlamiyorum. Afet gelir olursun bir anda. Yapacak bir sey yok. :)

yok balım ya öyle kıyaslama yapma ne olur
depremde ölen tertemiz insanlarla onları bir tutmasın kimse
onları manevi şehitler olarak biliyoruz
ama pompeilileri kendi toplumları bile bu şekilde tanıttı pompei 2 filminde
izlersen nasıl zalim olduklarını görürsün
aksi halde alıntı yazıyı bazıları amacının dışına çıkarabilir, kargaşa olmasın lütfen :KK17:
 
Kur'an okumayanların yorumları yukarıdakiler herhalde !(yani Kuran'da âyet var bu vakaya ilgili ...)kimsede Kuran'ı yalanlayamaz ..
Konuyu açan arkadaşım nekadar sabırlısın .ne diyim .maşallah cnm ,
 
Kur'an okumayanların yorumları yukarıdakiler herhalde !(yani Kuran'da âyet var bu vakaya ilgili ...)kimsede Kuran'ı yalanlayamaz ..
Konuyu açan arkadaşım nekadar sabırlısın .ne diyim .maşallah cnm ,

Allah razı olsun canım
inan amacım kimseyi üzmek kırmak değil
bu film vizyona girdi
izledim
bizim inandıklarımıza çok benziyor
yani adamlar kendi inançlarına da uygun yapmışlar, bu yazıyı da görünce paylaşmak istedim
mesela nuh filmi de vizyona girdi
ama o çok sapıkça bir film
velhasıl konu nasıl geliyor İstanbul depremine...
neden konu saptırılarak insanların acıları deşiliyor
kışkırtma yapılıyor ben de anlamıyorum
 
Allah razı olsun canım
inan amacım kimseyi üzmek kırmak değil
bu film vizyona girdi
izledim
bizim inandıklarımıza çok benziyor
yani adamlar kendi inançlarına da uygun yapmışlar, bu yazıyı da görünce paylaşmak istedim
mesela nuh filmi de vizyona girdi
ama o çok sapıkça bir film
velhasıl konu nasıl geliyor İstanbul depremine...
neden konu saptırılarak insanların acıları deşiliyor
kışkırtma yapılıyor ben de anlamıyorum


Aynen cnm bende şaşırdım bu duruma ...tepkini normal şekilde belli edebilirsin ,istediğinizde düşünmekten özgürsün !istersen krem peynire tap babane !
Ama üslup bu olmamalı ,yahu bayan hakaret ediyor ,madem okadar rahatsız oldun yazma ,
 
X