Kaybolan Medeniyetin Öyküsü...Endülüs Emevileri.

Yagmurun_kizi

Çocuklarım benim herşeyim...
Kayıtlı Üye
11 Aralık 2015
6.602
8.283
Başlangıcı ihtişamlı, sonu acı ve gözyaşı olan bir medeniyetin, Müslüman Endülüs Devleti?nin öyküsü.
8 Asır zirvede kalan ve Avrupalılara medeniyeti öğreten bir kültür merkeziydi. İnsanların ırk, dil ve din farkı gözetmeden mutlu yaşadıkları bu toraklarda bir tarih yazıldı.Müslümanlar, İspanya da kaldıkları süre içinde, sadece Kurtuba da 80.000 saray, 600 cami, 80 mektep, 50 hastane, 900 hamam ve 600 han inşa ettiler. Kurtuba Kütüphanesi?nde 600.000 cilt kitap toplandı. Burada bir medeniyet yaşandı. Acı sona yaklaşıldığında Kraliçe İzebella, Gırnata?da, el yazması 2 milyon kitabı şehir meydanında yaktı. 800 yılın kayıtları ve ilimleri bir gecede yok edildi. Dünya kültür mirasına en büyük darbe burada vuruldu. Burası Endülüs.
Endülüs, güney İspanya?da bir bölgenin ismidir. Siera Morena dağları ile İspanya yaylasından ayrılmış, verimli tarlaların yer aldığı bir bölge.
Bölgenin ilk sakinleri Tartesiolar, İÖ.2.000 yılında burada bir devlet kurdular. Onları Fenikeliler izledi, İÖ.1.000 yıllarında ticaret kolonileri oluşturdular. İÖ.500 yılda Kartacalılar Tartesos?u yaktılar.
II.Pön savaşından sonra Romalılar Kartaca yerleşim yerlerini ele geçirdi. Kentleri asi mile etmeye çalıştılar. İç kargaşalıklar Müslüman istilasına neden oldu.
Magrip sahillerinden İspanya kıyılarını seyreden komutanların bir tek isteği vardı: ?Allah?ın adını uzak diyarlara götürmek?. Cebal Tarık Boğazına ismi verilen komutan Tarık Bin Ziyad, 711 yılında 4 gemi ve Müslümanlardan oluşan 7 bin kişilik bir ordu ile Endülüs?e doğru hareket etti, fethedecekleri ülkenin kıyılarına yanaştı.
İspanya da hüküm süren Vizigot Krallığı, Yahudileri Hıristiyan yapmak istiyordu. Taht kavgaları ve zorlamalar iç barışı zora sokmuştu. Tarık Bin Ziyad Endülüs sahillerine çıkınca, Vizigot Kralının vekili Todemir Kral Rodrige bir mektup yazarak, ülkelerine bir kavim geldiğini bildirdi. Bu haber Kral sarayında şok etkisi yarattı. Bazı tarihi kaynaklara göre kral 100.000 kişilik bir ordu hazırladı. Tarık Bin Ziyad da Emevi Devletininin Afrika Valisi Musa Bin Musayır?dan destek istedi. Musa ona 5 bin asker gönderdi.
İspanya?nın kaderini değiştiren bu savaş 19 Temmuz 711 yılında, Vadi Lekka denilen yerde oldu. Müslümanların zaferiyle noktalandı.
Endülüs Vizigotların elinden alındı. Sırasıyla Kurtuba ve Gırnata?ya girildi. Fetih, İspanya?nın içlerine doğru sürdü. Endülüs, 756 yılına kadar Suriye?nin Başkenti Şam?a bağlı valiler tarafından yönetildi. Özgür bir dini ortam ve yeni bir toplum düzeni oluşturuldu.
Şam?daki Emevi devletinin yerine, 750 yılında Bağdat Abbasi Halifeliği kurulunca Endülüs yönetiminde karışıklıklar yaşandı. Abbasiler, Emevi hanedanının ileri gelenlerini öldürmeye başladı.
Şam kentinden kaçan Abdurrahman, Endülüs?e geldi, Kurtuba kenti ona biat etti. Abdurrahman Müslüman Emevi Devletini kurdu. Endülüs halkının tamamı okur yazardı. Başkent Kurtuba diplomasi merkezi haline geldi. Sağlanan hoşgörü ortamında Cami-Kilise ve Havra yan yana kavgasız yaşam buldu. Kurtuba Sarayı, alimler, şairler, yazarlar ve bilim adamlarıyla dolup taştı. Avrupa?nın diğer ülkelerinden buraya talebeler geldi.
III. Abdurrahman döneminde, kentlerde abideler ve saraylar yükseldi. Kurtuba, bir çok mimari eserle donatıldı. Dünyanın göz kamaştıran kenti haline geldi. III. Abdurrahmandan sonra başlayan taht kavgaları ve Berberi askerlerin taşkınlıkları, isyanların başlamasına neden oldu. 11 vilayet ayaklandı. Bu olaylardan sonra Baş Kent Kurtuba tam bir karışıklık içine düştü. 1031 yılına gelindiğinde Endülüs Devleti artık yıkılmıştı. Endülüs?ün yerine bir çok ufak devlet kuruldu. Bu şehir devletlerinin valileri merkezi yönetimi tanımadı. Dağlık Astor bölgesinde toplanan Hıristiyanlar, Müslümanlara karşı hücuma geçti. Kuzey Afrika devletlerinden, Muvahitler yardıma geldi ve Endülüs?ü kendilerine bağlı bir vilayet olarak idare ettiler. Muvahitler idaresinin 1228 yılında yıkılması üzerine Hıristiyan İspanya, Müslüman toprakları üzerinde işgal hareketini başlattı. 1236 da Kurtuba Kral Ferdinant tarafından ele geçirildi. Kent baştan sona yakıldı, yıkıldı ve bütün mimari eserler yok edildi. Büyük Camii kiliseye çevrildi. Diğer şehirler de zaman içinde işgal edildi. 300.000 Müslüman ağlayarak Kuzey Afrika?ya çekildi. 1492 yılında Gırnata?nın son hükümdarı Ebu Abdullah kenti düşman kuvvetlerine teslim etti. Müslümanların son kalesi de böylece yok oldu. Memleketi düşmana terk ederek ailesi ve yakınlarıyla Gırnata?dan uzaklaşan Hükümdar Abdullah Sagir, Geriye baktığında muhteşem Elhamra Sarayını gördü. Ağlamaya başladı. Annesi, ona tarihe mal olmuş şu sözü söylemişti: ?Ağla utanmaz ağla. Erkekçesine vatanını, dinini, müdafaa ve muhafaza etmeyenlere, kadınlar gibi ağlamak yaraşır.?
 
X