Evimi işgal ettiler boşaltmıyorlar, yıkıp dağıtırız diye tehdit ediyorlar. yardım

09.01.2013 tarihinde satın almış olduğum konutumda, konutun eski sahibinin arkadaşının arkadaşı sözleşmesiz olarak oturmaktaydı. Konutun adıma 09.01.2013 tarihinde satışı esnasında en geç Mart yada Nisan 2013 aylarında boşaltacağını taahhüt etti. Bende adamı zor durumda bırakmamak için sözlü taahhüdünü kabul ettim. Ancak taahhüt süresi dolduğunda 1 ay ek süre istedi. Ben tekrar adamı sıkıntıya sokmamak için kabul ettim. Mayıs 2013 tarihinde tekrar 1 ay ek süre istedi ben gene adamı sıkıntıya sokmamak için kabul ettim. Haziran 2013 tarihinde tekrar 1 ay ek süre istedi ve 01 Temmuz 2013 tarihinde evi boşaltacağını belirtti ve ben gene adamı sıkıntıya sokmamak için kabul ettim. 01 Temmuz 2013 tarihinde bana hiç bilgi vermediği gibi 2 hafta süresince sürekli aramama rağmen telefonlarımı açmadı. Geçen 2 haftanın ardından “Telefonumu neden açmıyorsun” yazılı gönderdiğim kısa mesajımın ardından ateş püskürerek ne bu mesajı sen yollamış ol ne de ben görmüş olayım ifadelerini kullandı. Halbuki mesajın içeriğinde yukarda görüldüğü gibi en küçük bir itham yada hakaret yer almamakta. Bu görüşmelerden sonra bana Ramazan Bayramı’na kadar (08 Ağustos 2013) çıkacağını taahhüt etti. Ben yine adamı sıkıntıya sokmamak için kabul ettim ve ameliyat olacağım için üstelik adama 30 Ağustos 2013 tarihine kadar da ek süre verdim. Süre sonunda yine 2 gün boyunca telefon ile aramama rağmen adama ulaşamadım. 3. gün ise telefonu açıp 15 Ekim 2013 tarihinde evden çıkacağını beyan etti. Yukarda belirtilen ve yerine getirilmemiş onca taahhütten sonra ve konutun işgaline yönelik hiçbir bedel ödemeden, ayrıca sorguladığım konut aidatlarının ve su faturalarının en son Mayıs 2013 tarihinde ödendiğini ve bu tarihten itibaren hiçbir ödeme yapılmadığını gördükten sonra taahhüdü kabul etmek mümkün değildi. Ben yine de bunca yapılana rağmen adama taşınacak konut bulabilmesi için 1 aylık ek süre verdim ve 30 Eylül 2013 tarihinde evimi boşaltın dedim. Bunu gerçekleştirmediği durumda artık yasal işlemlere başlayacağımı belirttim. Bu söylemime “Beni tehdit mi ediyorsun?” diye bağırarak karşılık verdi. Tehdit etmediğimi ve artık adamla ve yalan taahhütleriyle uğraşmaktan bıktığımı belirttim. Buna karşılık telefonda bağırmaya başladı ve ben de telefonu kapattım. Tekrar tekrar arayınca açıp artık benimle değil yasal mercilerle muhatap olacağını söyledim. Daha sonra kayınbiraderi irtibata geçti ve ona olayları aktardım. Evin işgal masraflarını hemen ya da hafta sonuna kadar ödeyin ve 30 Eylül 2013 tarihinde de konutumu boşaltın, yasal işlemlere başlayıp sizi daha zor durumda bırakmak istemiyorum dediğimde “çıkınca hesaplaşırız” ifadesiyle teklifimi reddettiler. Ayrıca yapılan telefon görüşmelerinde şahsıma adam “adi yalancı, lan” ve eşi de “şerefsiz” gibi ifadeler sarfetti. Adamın keyfi hareketlerine aykırı hareket etmem durumunda konutuma ciddi zararlar vereceğini söyleyerek beni açıkça tehdit ettiler.

Bu aşamada ben bu işgalcileri konuttan nasıl çıkarabilirim. en acil olarak ne yapmalıyım. savcılığa suç duyurusunda bulunup evden polis nezaretinde attırabilir miyim? Yada çilingirle gidip kapıyı açtırıp kilidi değiştirip eşyalarını kapının önüne koysam ve eve yerleşsem haneye tecavüz olur mu, suç işlemiş olurmuyum? Memur halimizle krediyle bir ev alalım dedik bu adam burnumuzdan getirdi. Şu an hem kredi ödüyorum hem kira. evin fatura, aidat borçları 1400 liraya ulaşmış durumda. elektrik ve su faturası evi satan kişinin adına. eve taşınamadığım için üzerime alamadım. kredi, kira ve ikamette olduğum evin aidatı her ay 2000 tlyi buluyor. pazara arkadaşlardan borç alarak gidebilir hale geldim. Çocukların okulu açılacak hayatım alt üst olmuş durumda. birde bu adamı defedebilirsem ordanda bir sürü masraf çıkacak başıma. Mahkemeye dava açsam, avukata gitsem borçlardan elde avuçta para yok. Avukat bir zorunlulukmu yoksa kendi başıma dava açabiliyor muyum? Herşeyi en ince ayrıntısına kadar anlatmaya çalıştım nolur Allah rızası için bana izleyebileceğim yöntemler konusunda yardım edin.

Keske bilgim olsada yardimci olabilsem...
umarim yardimci olanlar cikacaktir....

Türk hukukunda tarafların avukatla temsil edilmesi gibi bir zorunluluk yoktur ancak yargılamanın hızlı ve etkili bir şekilde yürütülebilmesi için avukata ihtiyaç duyulmaktadır. zira her alanda olduğu gibi hukuk işleri de bir uzmanlık gerektirir. uzman kişilerce yargılamanın seyri değişir. En önemlisi iyi bir avukat hakimi yönlendirir.
mevcut olaya geldiğimizde zilyetliğin gasbı söz konusu. bu halde gasbeden hukuka aykırı olarak zilyedin zilyetliğine son vermiştir. "zilyetliğin geri verilmesi davası" açılmalıdır. davacı eşyanın zilyedi olduğunu ve eşya üzerindeki fiili hakimiyetin rızası olmaksızın son verildiğini ispat etmelidir. bu davada amaç gasbın varlığıdır. gasbın varlığı saptanırsa eşyanın zilyedine geri verilmesine karar verilir. aynı zamanda bu yüzden uğradığınız zararların da giderilmesini talep edebilirsiniz. ancak tazminat istenebilmesi için gasbedenin kusurlu olması şarttır. ki olayda da kusurlu olduğu açık. tabi burda rol oynayan delillerdir, delillerle yargılama bir sonuca varacaktır. tüm delillerinizi sunmayı ihmal etmeyin. sürekli sizden süre istemişler, tehdit etmişlr bunları belirtin. malınız üzerinde savunma hakkınız var, malınız gasbedildiğinde,savunma hakkınızı durumun haklı göstermediği cebir ve şiddet kullanmaktan kaçınmanız gerekir. kişileri evden çıkarmanız mümkün kanımca. karşı taraf da üstün bir hakkı olduğunu ileri sürebilir ve bunu derhal kanıtlamalıdır, kanıtlayamazsa (örneğin delil bulmak için süre isterse) malı geri vermeye mecbur kalır

not: araştırmalarım doğrultusunda bu davanın açılabileceğini düşündüm. henüz öğrenciyim. tecrübeleriyle benden daha iyi cevap veren avukatlar olacaktır:)