Anneme küstüm, tüm şehir bana küstü

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Merhaba. Bu siteye yeni kaydoldum. Gören olur mu bilmem ama dertleşecek birilerine ihtiyacım var. Birkaç gündür annemle konuşmuyorum. Devamlı ağlama emojileri atıyor. Engelledim. Instagram üzerinden, çok üzüldüğünü yazdı. Cevaplamadım. Bir kez, iyiyim merak etme yazdım daha da yazmadım. 5 yıldır onu görmeye sadece 1 kez 1 günlüğüne gittim. Kınayacaksınız...
Babam ve küçük abimden küçükken eziyet gördüm. Daha 11 yaşımda kendimi öldürmeyi deneyecek kadar. Evde arkalarından klozette sifonu çekmeye, oturacakları zaman arkalarına sandalyelerini çekmeye varıncaya dek her şeylerini yaptırmak ister, yapmayınca döverlerdi, baba oğul bir olup küfürler ederek evden kovmaya kalkarlardı. Babam yumruklarla hele küçük abim kafama sert cisimlerle ya da yumruklarla ama özellikle kafama vururdu başka yerime vurduğunu hatırlamam. Bir gün kendini kaybetmişçesine tutmasalar kafamı ezerek öldürecek raddede beni altına alıp durmaksızın kafamı yumrukladı. Arkasından sifonu çekmediğim için. Polise gittim babam gelip sinirden söylediğimi öyle olmadığını filan söyledi ben de onu sinirlenip git başımdan diye ittirince bana işte sen de bana yaptın yaa işte dedi. Yine de polise şikayet ettim. Açıkça, ben daha 10 yaşımda filanken, beni sevmediğini çünkü ona bir şey vermediğimi söylemişliği de var. Çalışmazdı da. Maddi manevi hiç bakmadı. Dikkatini çekmek içn neler yapardım çocukken yine de çekemezdim. Annemi de döverdi annem kaç kere intihara kalkışmıştı onun yüzünden. Neyse. Aradan yıllar geçti. Ne babam artık böyle biri. Yılda bir arayıp halimi sorar, ayaklarından hasta olmuş. Ne de ben yıllardır onları görüyorum. Küçük abim, ilkokul mezunu kaldı, o zamanlar şiddet bağımlısıydı ve tam bir kadın düşmanıydı, şizofren oldu, çalışamıyor, şimdi kolunu kaldıramıyor, yıllardır ağır tedavi görüyor. Sevgilisi olunca ilk bana söyleyen, bana masallar anlatan, parklarda sohbet edip çekirdek çitleyerek gezdiğim, alışveriş yaptığım, sinemaya gittiğim, her maaş günü beni dondurmacıya götüren, aldatıldığında ağlarken dizimde uyuttuğum en büyüğümüz olan büyük abim ise, aileden komple uzak kalıp kendine yeni hayat kurabilmek için evlendi, çocukları oldu, Kıbrıs'a taşındı ve benim haberimin bile olmadığı bir konuda bana iftira atarak eşiyle aramı bozdu ve eşinin, (onlara maddi yardım yaptığım halde) yapmıyormuşum gibi düşünmesine ve aramızın bozulmasına sebep oldu. Görüşmeyi de kesti. Arada borç ister. Vermem daha da konuşmaz. Zaten isteğinin hiçbirimizle görüşmemek olduğunu söylemişti. Annem her zaman çok çalışan taraf oldu ama ona kızgınım. Çalışabildiği halde boşanmayıp beni yıllarca bunlara maruz bıraktığı için. Çalışmaktan ve küçük abime zaman ayırmaktan benim derdimi bile dinlemediği için. O yıllarda dışarıdan da zorbalık görüyordum çünkü. Onların ve başka herkesin özel gününü kutlayıp benimkini kutlamadığı, ona verdiğim hediye ve mektupları atarken abimin eşinin verdiğini sakladığı için. Abimi o erkek diye diye sınırsız bir özgürlükle yetiştirip b.k gibi bir insan yarattığı için. Bayramda aradığımda, kendi elim ekmek tutana kadar ped bile alamayan biri olan, ayda yılda bir verdikleri harçlıklarımı biriktirip onunla eve peynir ekmek alan bana, bir şey mi istiyorsun ne var diye telefonu açtıkları için. Beni cesaretlendirerek değil sen yapamazsın sen edemezsin seni döverler sen sus diye yetiştirdiği için. Fikrimi sormadığı için. Babamla akrabalarla görüşmek istemiyorum diye, bulaşıcı hastalıği olan anneannemin yanına gitmesini istemedim diye kötü niyetli ve gaddar olduğumu düşündüğü için. Evet geçmiş zaman. Artık yapılabilecek bir şey yok. Belki onlar da pişman. Abimin doktoru kinci olduğumu söylüyormuş ama benim panik atağım, sinir hastalığım, anksiyetem, titremelerim, hiç olmayan ve olmayacak sosyal hayatım, benim geri gelmeyecek olan ergenliğim, güvenim, gençliğim, ruh sağlığım ne olacak? Yıllardır iyileşmeye çalışıyorum ben. Bir sürü kursa gittim. Okullar okudum. Para biriktirdim. Yıllardır İstanbul'da tek başıma yaşıyorum çalışıyorum ama en küçük şeyde patlak veren herhangi bir sinir sorunum her şeyi göze çarpıyor ve insanları benden uzaklaştırıyor. Benim hayatım ne olacak? Her şeyi affetmemi istiyorlar. Vefa besleyeyim, gözyaşlarına kıyamayayım. Bana kıyanlar ne olacak? Bir kedim bile yok. Anlıyor musun?
Seni mutsuz eden herkesi hayatından çıkar...
 
Asla kınamadım böyle bir durumu kınayan kişininde önce vicdanından sonra aklından şüphe ederim. Her ne yapıyorsanız doğru yapıyorsunuz. O kadar kırgınlık, kızgınlık varken zaten başka türlüsü mümkün olamazdı. Kendinizi zorlayıp görüşseniz de kendinize adaletli ve saygılı olmamış olurdunuz. Helal olsun size gerçekten şu anlattıklarınızın yarısını yaşayan birisi yitirilmiş bir hayata sahip olurdu ama siz başarmışsınız. Kendinizi korumayı ve güvene almayı. Bundan sonrası inşallah istediğiniz gibi olur ama o aileden kimse ile görüşmemek sizin hayrınıza. Olanlar olmuş geri alamayız ne yazık ki bundan sonrasında hayatınızda olmasınlar çünkü bir üyeninde dediği gibi bakıcıları olursunuz ve iyice üzülürsünüz. Abinizin psikologu bir diğerinin eşi vs bunlar istediğini desin yapsın. Şunları yaşayan hangi insan kin tutmaz? Ki siz zarar da vermiyorsunuz sadece kendinizi koruyorsunuz.
 
Yaşadıklarınız son derece ağır. Çocukluk travmalarınızı tek tek çalışmanız şart. Bilinçaltınızın temizlenmesi, sizi yeniden doğmuş gibi bir hale getirecektir.

Çok fazla yöntem var ama destek olunması lazım size. Bir EFT yöntemi var mesela. Yelpaze çalışması. Ailenin tüm bireylerine toplu olarak öfke çalışması yapıyorsunuz. Bunları yabana atmayın lütfen.

Ruhsal olarak baktığımda ise müthiş bir bilinç sıçraması görüyorum. Neyse bu konu çok derin. Küçücük bir kız çocuğuna yapılanlar çok korkunç. Bu arada içindeki çocuğu iyileştirme meditasyonları var. Ona da bir göz atın bence. Mutlaka şifası ulaşır size.
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
X